12 Eylül de bir Ergenekon mu idi?.. Evren de yargılansın.

Türkiye'de, Ergenekon dâvâsından sonra, dokunulmaz gibi gözüken, bir çok kişi ve kurumun, artık dokunulabilir hâle gelmesi çok memnûniyyet verici bence. Vatandaş nezdinde büyük saygıya mazhar olmuş, bâzı güzîde kurumumuzun arkasına saklanıp, bu millet ve bu memleket aleyhine, nice akılalmaz fırıldaklar çeviren zevatın, iplikleri pazara çıktıkça kanımız donuyor...

Hayret ve dehşetle izliyoruz gelişmeleri...

Ergenekon gibi, daha 20-25 çete olduğu söyleniyor. Kanımızı donduran iddialar bunlar!..

12 Eylül yaklaştıkça, 1980'de yapılan darbe ile alakalı yazılar da gündeme gelmeye başladı.

Bence 12 Eylül Darbesi, başlı başına bir Ergenekon gibi geliyor bana. Çünkü 11 Eylül günü oluk oluk akan kan, 12 Eylül günü bıçak gibi kesilmişti.

O zaman'ın darbecilerinden, hâlâ yaşıyanlar var. 12 Eylül'ün Darbecibaşı Kenan Evren bile hayatta...

Süleyman Demirel bunu seçim meydanlarında çok kullandı. Biz de, ''Demokrasi uğruna(!)'' O'nun peşinden koştuğumuz yıllarda, Demirel''in;

''11 Eylülde akan kaaan!.. 12 Eylül'de ''şak'' diye nasıl durduuu?.. Asker aynı asker... Ordu, aynı orduuu!.. 12.Eylül'den önce oluk oluk akan kanı durdurmak için; 'silah istiyorsanız silah, para istiyorsanız para!... durdurun şu kan'ı ' dedik... Durmadı...'' şeklindeki konuşmalarının hedefinde, gerek îmalı gerek alenî, hep darbeler ve darbeciler vardı. Ondan nemalanıyordu çünkü...

Darbelerden sonraki siyasî oluşumlarda hep kazançlı çıkan, 28 Şubat Süreci'nde de Cumhurbaşkanı olan, Demokrasi Kahramanı(!) Sayın Demirel'in Demokratlığı, 28 Şubat Süreci'nden sonra ''FOSS!..'' çıktı.

Benim ve benim gibi avanakların, taaa Lise yıllarından beri(1974-1977), sırf Demokrat diye peşinden koşmalarının da; 28 Şubat Sürecinden sonra, Sayın Demirel'in ''Böyyüük Demokratlığı'' tam mânâsı'yla ortaya çıktıktan sonra, boşa gittiği, gâyet güzel anlaşılmıış oldu. Fakat bizim, o güzelim yıllarımız geri gelmiyor işte!... Her ne'yse...

Bura'ya kadar, bu konunun başka bir boyutu idi...

Bu güzel vatanımızı yıllarca geriye götürdüğü, apaçık bir gerçek olan; Darbecilerle birlikte, Darbeye maruz kalmış olan Sayın Demirel'in bile sorgulanması, bu hususta konuşturulması gerektiğine inanıyorum...

Bu milletin ve memleketin, çağdaş medeniyetler seviyesine çıkmasına mâni olanların, darbeciler ve Darbelere çanak tutanlar olduğuna inanıyorum. Bunlar, şu anda kaç yaşında olursa olsunlar, toplanıp, hepsinden hesap sorulmalı.

Milletimizin, Memleketimizin ve Demokrasimizin çağdaş medeniyetler seviyesine çıkabilmesi için, bunun çok elzem olduğunu düşünüyorum...

Bu darbeler de, ciddii olarak soruşturulacak olursa eğer; bunun altından, bugünkü Ergenekon gibi, çok dehşetli şeyler'in çıkacağına inanıyorum...

Bakalım buraya da dokunan olur mu?..

Ben, buna inanıyorum...

Göreceğiz bakalım!...

Bektaş Azizoğlu
26.08.2008, salı
Üsküdar-İSTANBUL