Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Ağustos '16

 
Kategori
Güncel
 

15 Temmuz Darbe Girişimi nedeniyle;kim ne dedi, neler söylendi, neler konuşuldu - 9

15 Temmuz Darbe Girişimi nedeniyle;kim ne dedi, neler söylendi, neler konuşuldu - 9
 

15 Temmuz Demokrasi Şehitlerimiz


2016 Türkiye askerî darbe girişimi ya da darbecilerin verdiği adıyla Yurtta Sulh Harekâtı, 15 Temmuz 2016 tarihinde Türk Silahlı Kuvvetleri bünyesinde kendilerini Yurtta Sulh Konseyi olarak tanımlayan bir grup asker tarafından gerçekleştirilen askeri darbe teşebbüsü başarısızlıkla sonuçlandı.

Bu kanlı darbenin başlangıcından itibaren darbe girişimi için kimler neler söyledi bununla ilgili bir yazı dizisi oluşturarak sizlerin bilgisine sunmaya devam ediyorum.

Bugün de Yenikapı konuşmalarına devam etmek istiyorum.

15 Temmuz 2016 gecesi Demokrasi ve milletin iradesi uğruna can veren şehitlerimizin yakınlarının sözlerine kulak verecek olursak, şu ifadelerle karşılaşıyoruz:

Şehit Astsubay Ömer Halisdemir:

Özel Kuvvetler Komutanlığında görevliyken, Özel Kuvvetler Komutanı Korgeneral Zekai Aksakallı, emriyle darbeci Tuğgeneral Semih Terzi'yi öldürdükten sonra cuntacılar tarafından şehit edilen koruma astsubayı Piyade Astsubay Başçavuş Ömer Halisdemir’in cenazesi Niğde'nin Bor ilçesine bağlı Çukurkuyu beldesinde son yolculuğuna uğurlandı.

Ömer Halisdemir'in babası herkesi ağlattı. Çekmeköy Belediyesi’ne ait okul binası Milli Eğitim Bakanlığına devredilerek, okula yeni eğitim-öğretim yılından itibaren Şehit Astsubay Ömer Halisdemir’in adı verildi. Taşdelen Meydanı'ndaki demokrasi nöbetine katılan Şehit Ömer Halisdemir’in babası Hasan Hüseyin Halisdemir'in konuşması sırasında vatandaşlar duygulu anlar yaşadı.

Hasan Hüseyin Halisdemir de konuşmasına meydandakilerin "Hepimiz Ömer Halisdemiriz" sloganlarıyla başladı.

"Ben, Ömer Halisdemir'in babası olarak devletine, milletine, bayrağına sahip çıktığı için, evladım bu namussuz darbecileri tek kurşunla vurduğu için çok mutluyum, evladıma çok teşekkür ederim." dedi.

Ömer Halisdemir'in 20 yıllık askerliğini güneydoğuda, Kuzey Irak'ta, Afganistan'da geçirdiğini anlatan Halisdemir, şunları söyledi:

"Rahmetli çocuğum, çok güçlü, çalışkan, devletini, milletini seven bir çocuktu. Çarşamba günü tekrar yurtdışına 6 aylığına gidecekti. Özel Kuvvetler'den, arkadaşlarından aldığımız ifade 'Müsterih olun, intikamını aldı'... Üzerindeki kendine ait beylik silahıydı, kendi silahını almamıştı. O haini vurduktan sonra 3-5 kişi daha vurmuş, tabii ne kadar gücü yeterse, sonra şehit olmuştur. O tek kurşunu ABD'deki o sakallı hocaya da attı. Ben ona 'Hoca' demiyorum, ismiyle konuşmuyorum, sadece 'O hain' diyorum."

Halisdemir, rüyasında oğlunun kendisine nöbette olduğunu söylediğini aktararak, "1 ay oluyor cuma gününden beri, 1 aydır ben onun yerine nöbet tutuyorum. Kendisi de nöbet tutuyor." diye konuştu.

Özel Kuvvetler Komutanı Korgeneral Zekai Aksakallı, cuntacılar tarafından şehit edilen koruma astsubayı Piyade Astsubay Başçavuş Ömer Halisdemir'in Niğde'nin Bor İlçesi'ndeki ailesini ziyaret edip başsağlığı diledi.

Karayoluyla Bor İlçesi'ne bağlı Çukurkuyu Beldesi'ne gelen Korgeneral Zekai Aksakallı, ilk olarak belde mezarlığına giderek Ömer Halisdemir'in mezarını ziyaret etti. 'Bunun sonunda şahadet var. Hakkını helal et' diyerek darbeci generali öldürme emrini verdiği, 20 yıllık askeri Ömer'in kabri başında dua eden Aksakallı, mezarlıkta yaklaşık 1 saat kaldıktan sonra baba evine geçti.

Şehidin babası Hasan Hüseyin, annesi Fadimeana Halisdemir ve kardeşlerine başsağlığı dileyen Zekai Aksakallı, daha sonra karayoluyla kentten ayrıldı. (DHA)

Polis Memuru ikiz kardeşler Ahmet ve Mehmet Oruç

Henüz yeni Polis  memuru olan tek yumurta ikizi Ahmet ve Mehmet Oruç (25), 7 ay önce eğitim almak üzere Ankara’nın Gölbaşı ilçesine gitti.Darbe  girişimi nedeniyle genç ikizler, darbeci askerlerle çatışmaya girdi. Çatışmada iki kardeş de şehit oldu.Şehit polislerin silah arkadaşlarına sarılan bir yakını, uzun süre ağıt yaktı. Şehitlerin babası Hacı Ali Oruç, "Baboşlarım nerede? Evlatlarımı getirin" şeklinde gözyaşı döktü. Şehitlerden Ahmet Oruç’un eşi Emine Oruç’un 7 aylık hamile olduğu, Mehmet Oruç’un ise eşi Kübra Oruç ile yeni evlendiği öğrenildi.

Şehidin annesi Sanem Oruç, "Sizin adınıza şanınıza kurban olayım" diye ağıt yaktı. Baba Hacı Ali Oruç  ise "Oğullarım. Beni bırakıp nereye gittiniz? Ben sizsiz ne yapacağım." diye gözyaşı döktü.

İkizlerinin "Anne hakkını helal et" dediğini belirten Sanem Oruç, "İkisi de çok neşeliydi. Yüzlerinden gülücük eksik olmazdı. Sesleri, kokuları bile aynıydı. Telefonda sadece gülüşlerinden ayırt ederdim. Benden helallik aldıktan sonra telefonu kapattılar. Sonra şehit haberlerini aldım. Ciğerim yanıyor. Ama bu vatana ikizlerim değil uzman çavuş olan oğlum da feda olsun. Kanları yerde kalmasın" dedi.
Çocukları ile arkadaş gibi olan baba Hacı Ali Oruç, "İkisi de hayat doluydu. Çok istedikleri helikopter teknisyenliği için sınava girdiler ve kazandılar. Yaklaşık 7 aydır eğitim görüyorlardı. Bayramda hep birlikteydik. 3 hafta sonra tayinleri çıkacaktı. Hatta birbirlerinden ayrılacaklar diye üzülüyorlardı. 10 dakika bile yalnız kalsalar birbirlerini çok özlüyorlardı. Şimdi yan yana uyuyorlar" diye konuştu.
28 Ocak 2015'de evlenen şehitlerden Mehmet Oruç'un 7 aylık hamile eşi Emine Oruç ile doğum günü 24 Ağustos 2015'te evlenen Ahmet Oruç'un eşi Kübra Oruç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan eşlerinin adlarının ölümsüzleştirilmesini istedi. Şehit eşleri, "Onlar her zaman  camiye gider vatanı ve milleti için dua ederlerdi. Pınar Mahallesi'nde yapılan yeni bir camiye şehit eşlerimizin isimlerinin verilmesini istiyoruz. Camiye gidenler onlara dua eder" şeklinde konuştular.

Prof. Dr. İlhan Varank

Yıldız Teknik Üniversitesinden (YTÜ) yapılan açıklamada, dün akşam  yaşanılan hain darbe girişimi esnasında ülkesinin geleceğine sahip çıkmak  amacıyla irade gösteren Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlhan Varank'ın  da şehit olduğu hatırlatıldı.

Açıklamada, "İlhan hocamızın şehit edilmesi üniversitemizi ve ülkemizi  büyük bir üzüntüye boğmuştur. Bizlere düşen onun uğruna kendisini feda ettiği  ülkemize, değerlerimize ve ailesine sahip çıkmaktır. İlhan hocamız cennetteki  yıldızımız olarak her zaman bizlere ve öğrencilerine yol gösterecektir. Değerli  hocamıza Allah'tan rahmet, tüm Yıldız ailesine ve yakınlarına başsağlığı dileriz.  Ruhu şad, mekanı cennet olsun." denildi.

Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü İsmail Yüksek yaptığı konuşmada, "Ülkesinin birbirine kurşun sıkan askeri ve polisi arasında kalan ve çözüm arayan bir bilim adamının şehit olmasına anlam vermek gerçekten çok zor. Kendi  halkınasilah  sıkacak kadar gözü dönmüş, vatanı ve kıblesi belli olmayan bu hainlerin hesap verme zamanı gelmiştir" dedi. Törenin ardından Prof. Dr. İlhan Varank'ın cenazesi Fatih Camii'ne götürüldü.

KTÜ Senatosu, Yıldız Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Oflu Demokrasi Şehidi Prof. Dr. İlhan Varank'ın adını KTÜ Of Yerleşkesi'ne verdi.

Şehit Polis Memuru Hasan Gülhan

FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Emniyet Genel Müdürlüğüne düzenlenen saldırıda şehit düşen polis memuru Hasan Gülhan'ın Çankırı'nın Eldivan ilçesindeki babaevinde büyük üzüntü yaşanıyor. Şehit Gülhan'ın (46) baba evine Türk bayrakları asıldı. Vatandaşlar, ailenin yaşadığı eve gelerek şehit ailesine destek veriyor. Şehidin annesi Hatice ve kendisiyle aynı ismi taşıyan babası Hasan Gülhan'ın yaşadığı ilçenin dört bir yanına Türk bayrakları asıldı.İlçe meydanında bir araya gelen vatandaşlar FETÖ'nün darbe girişimine tepki gösterdi. Daha sonra polis memuru Gülhan ve tüm şehitler için dua etti. 

Türk Kızılayı Küçükesat Şube Müdürü Serhat Önder

Şehit Serhat Önder'in babası İsmet Önder  torunları Aytuğ ve Hilal Önder ile birlikte çıktığı kürsüde evladını kaybettiği için taşıdığı hüznün yanı sıra milletin vatana yapılan ihaneti püskürtmesinin sevincini taşıdıklarına değindi. 

Millet olarak bundan sonra hainlere göz açtırmamak gerektiğini, uyanık olmak gerektiğini belirten Önder, "Hainlerin el ovuşturmalarına fırsat vermeyelim." dedi.

Baba Önder, bütün şehitlere Allah'tan rahmet, yakınlarına ve Türk milletine baş sağlığı diledi. 

Kazan'ın Ahi Köyü Muhtarı Ali Anar (35) ve askere gitmeye hazırlanan Ömer Takdemir (20)

Türk Silahlı Kuvvetleri'nde bir grub adına darbe girişiminde sırasında Akıncı Ana Jet Üs Komutanlığı'ndan kalkan F-16'lardan darbeci askerler tarafından çocuk, yaşlı, kadın, erkek demeden kalabalık üzerine rasgele ateş açılması sonucu hayatını kaybeden 6 çocuk babası Kazan'ın Ahi Köyü Muhtarı Ali Anar (35) ve askere gitmeye hazırlanan Ömer Takdemir (20) son yolculuklarına uğurlandı. Cenaze namazında İlçe Müftüsü Halil Karagöz, FETÖ terör örgütüne lanet yağdırdı.

Her iki şehidin de anne feryatları yürek dağladı.

Muhtar Anar için Ahi Köyü'nde kılınan cenaze namazında vatandaşlar, darbecilere lanet okudu. Cenaze namazını kıldıran Kazan Müftüsü Halil Karagöz, "Tankın altına alıp ezecek kadar içinde nefret duyguları besleyen bütün vatan hainlerini, şerefsizleri, fetöcüleri paralelcileri Allah'a havale ediyoruz. Allah kahretsin. Bu şehitlerimiz sayesinde milletimiz, vatanımız uçurumun kenarından dönmüştür. Allah böyle acılarla bizleri imtihan etmesin bir daha. Biz, şehitlerimizden razıyız, Allah da razı olsun, makamları cennet olsun" şeklinde beddua etti.
Ömer Takdemir için de Yakuphasan Köyü'nde cenaze namazı kılındı. Cenaze namazına Takdemir'in ailesi ve yakınlarının yanı sıra Kazan belediye Başkanı Lokman Ertürk ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Şehit Polis Memuru Akif Altay

Darbe girişimi sırasında şehit düşen Polis Memuru Akif Altay'ın ateşi Burdur'a düştü. Isparta Emniyet Müdürlüğü Özel Harekat Şube Müdürlüğü'nden geçici görevle Ankara Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığı'na gönderilen Burdurlu Polis Memuru Akif Altay, darbe girişimi sırasında çıkan çatışmalarda ağır yaralandı. Gazi Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alınan Altay, sabah saatlerinde şehit oldu.

Cumhurbaşkanlığı koruma polisi Mehmet Çetin (39),

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ayrılmasının ardından Marmaris'te konakladığı otele yapılan saldırıda şehit olan Cumhurbaşkanlığı koruma polisi Mehmet Çetin (39), memleketi Uşak'ta yolculuğuna uğurlandı.

Şehit polis Çetin'in cenazesi, Şekerevleri Mahallesi'ndeki evinin önüne helallik alındıktan sonra kalabalığın doldurduğu kent meydanına getirildi.

Cenaze namazını Uşak Müftüsü Fuat Altıntaş'ın kıldırdığı şehit polis Çetin'in cenazesi, daha sonra Yoncalık köyüne götürüldü.

Şehit polis Ferhat

Bir süre önce nikah masasına oturan ve 31 Temmuz'daki düğün törenleri için gün sayan Ferhat-Gizem Koç çiftinin mutluluğu, FETÖ'ye bağlı darbeci askerlerin Özel Harekat Daire Başkanlığına attığı bombalarla yarım kaldı.

Bombalı saldırıda, "eşim, nişanlım, sevgilim, aşkım, her şeyim" diye nitelendirdiği polis memuru Ferhat Koç'u kaybeden ve nişanlısının hediyelerini, fotoğraflarını bir an olsun yanından ayırmayan Gizem Koç, yaptığı açıklamada, nişanlısıyla aralarındaki aşkın, sevginin kelimelerle anlatılamayacak kadar tarifsiz olduğunu ve 15 Temmuz gecesinin, çok sevdiği Ferhat ile kendisini ayırdığını söyledi.

2012'de bir arkadaşının düğününde gönlünü kaptırdığı şehit polis memuru Ferhat Koç ile 15 Temmuz akşamı gelinlik provaları olduğunu ifade eden Gizem Koç, çevresinde merhamet ve cömertliğiyle tanınan nişanlısının, o gece ısrarla nöbet tutmak istediğini vurguladı.

Koç, cuma akşamı gelinliğini almayı planladıklarını, 20.00'de randevuları olduğunu belirterek, şöyle konuştu: 

"Onu iptal etmemi istedi, ben de 'nöbet yazdırma ertelemeyelim' dedim. Çorum'da Hitit Üniversitesi Makine Mühendisliğini kazanmıştı ve sık sık oraya gidiyordu. O yüzden 'tutmam gerekiyor, onlar bana o kadar yardımcı oldular okula giderken, bunun karşılığında bırak bugün nöbet tutayım' dedi. Ben de gelinlik ve damatlık randevusunu cumartesiye aldım.

Balıkesirli özel harekat polisi Turgut Solak

15 Temmuz akşamı darbe girişimi olaylarında Ankara Gölbaşı Özel Harekat Merkezi'ne yapılan saldırıda şehit düşen Balıkesirli özel harekat polisi Turgut Solak, son yolculuğuna uğurlandı. Demokrasi şehidinin memleketi olan Balıkesir'deki cenazesine binlerce kişi katıldı.

Evinin önünde helallik alınan şehit Solak'ın eşi Aynur Solak'ın metanetini koruduğu gözlenirken, şehit eşi sık sık çocuklarına telkinde bulundu. Demokrasi şehidinin naşını silah arkadaşları olan özel harekat polisleri taşıdı.

Demokrasi şehidinin cenazesi Altıeylül ilçesine bağlı Ovabayındır Kırsal Mahallesi'nde öğle namazını müteakip kılınan cenaze namazının ardından toprağa verildi. Vali Ersin Yazıcı ve Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur ile protokol üyeleri, şehidin ailesini ziyaret ederek başsağlığı diledi.

Polis memuru Minur Alkan

İstanbul'da düzenlenen saldırılarda hayatını kaybeden polis memuru Minur Alkan'ın (41) cenazesi, Tekirdağ'da toprağa verildi.

Alkan'ın Bolu'daki görevinin ardından İstanbul'a atandığı ve burada İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan'ın koruması olduğu belirtildi.

Polis memuru Alkan'ın, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında çıkan çatışmada Çalışkan'ı korumak isterken şehit olduğu öğrenildi.

Polis memuru Eker Aydın

Muğla'nın Marmaris ilçesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konakladığı otele helikopterlerden ateş açılmasıyla çıkan çatışmada şehit düşen 42 yaşındaki polis memuru Nedip Cengiz Eker, memleketi Aydın'da son yolculuğuna uğurlandı.

Aydın Müftüsü Ömer Kocaoğul'un kıldırdığı cenaze namazının ardından, Adnan Menderes Bulvarı'nda bir süre omuzlarda taşınan şehidin ay yıldızlı bayrağa sarılı cenazesi, Kemer Mezarlığı'nda toprağa verildi.

Niğde şehitlerini uğurladı

İstanbul'da şehit düşen polis Kemal Tosun ile Ankara'da şehit olan Varol Tosun'un cenazeleri, memleketleri Niğde'de toprağa verildi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın motosikletli eskortu olan ve Boğaziçi Köprüsü'nde ateş açılması sonucu şehit düşen 49 yaşındaki Kemal Tosun ile Ankara Gölbaşı Özel Harekat Daire Başkanlığına yapılan bombalı saldırıda şehit olan 44 yaşındaki özel harekat polisi Varol Tosun'un Türk bayrağına sarılı tabutları, Niğde Belediyesi önüne getirildi. Şehitlerin aynı soyadını taşıdığı ancak akraba olmadığı öğrenildi.

Şehitlerin cenazeleri, Niğde Belediyesi önünde düzenlenen tören ve öğle namazının ardından kılınan cenaze namazından sonra Derbent Şehit Mezarlığı'nda defnedildi.

Reklamcı Erol Olçak ve oğlu Abdullah Olçak

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve beraberindeki bakanlar Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Camisi'nde reklamcı Erol Olçak ve oğlu Abdullah Olçak'ın cenazesine katıldı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Erol Olçak ve oğlunun cenazesinde konuşurken gözlaşlarını tututamadı.

Erdoğan "Erol benim bir yol arkadaşımdı" sözlerini söylediği sırada gözyaşı da dökmeye başladı. Cumhurbaşkanı gözyaşları arasında sürdürdüğü, konuşmaşında şöyle dedi:

"Abdullah pırlanta bir yavrumuzdu. Rabbim cennetiyle cemaliyle müşerref kılsın. Mustafa kardeşimizi de aynı şekilde rahmetiyle tecelli eylesin. Daha fazla konuşamayacağım. Milletimizin başı sağ olsun. Fakat bu haşhaşilere, bu malum terör örgütüne, Fetullahçı terör örgütüne 'biz bu yolda kefenimizle yürüyoruz ve bunların hakkında gelecek evvel Allah bu ülkemizi birlik beraberlik içerisinde geleceğe taşıyacağız. Rabbim rahmet eylesin kusura bakmayın."

5 aylık ikizlerin babası Ömer İpek Ankara'da şehit oldu

35 yaşındaki Ömer İpek, Sincan'da esnaflık yapıyordu. Eşi Zeynep ile 10 yıldır evli olan Ömer, çocuk özlemi çekiyordu. Tüp bebek tedavisiyle ikiz bebek sahibi olan Ömer, yıllardır hasretini çektiği çocuklarının kokusuna doyamadan vatan, millet uğruna sokaklara düştü ve 15 Temmuz gecesi Ankara İl Emniyet Müdürlüğü'ne atılan bombalarla şehit oldu. Gözü kırpmadan ve geriye dönmeyi düşünmeden darbecilere karşı sokağa çıkan Ömer, babası Talip İpek'e son olarak, "Baba çocuklar sana emanet" dedi.
BabaTalip İpek, "Söylenecek her şey burada söyleniyor. Bu hainler, böyle kahramanlar olduğu müddetçe başaramayacak. Bunlar Allah'ın aslanı... Bunlar sadece vatan ve İslam için canını koydu. Bunun iki tane yavrusu var. Daha 4 aylık... Benim yavrum 34 yaşındaydı. 2 yavrusunu ve eşini ardında bırakıp sırf vatan, millet uğruna şehit oldu. Ben 'Yavrum ne olur gitme' dedim. Bana ne dedi biliyor musunuz giderken? "Baba ben çocuklarım için gidiyorum. Şehit olacağım. Çocuklarım sana emanet' dedi. Ben çok şükür şehit babası oldum. Bahtiyarım" şeklinde konuştu.

ETÖ'nün darbe girişimine karşı durmak için Ankara Emniyet Müdürlüğünün önüne giden ve çıkan olaylarda şehit olan 34 yaşındaki Ömer İpek'in ablası Döndü İpek, yaşananları  şöyle anlattı:

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısını duyduktan sonra kardeşiyle telefonda konuştuklarını ve meydanlara çıkmaya karar verdiklerini aktaran abla İpek, "Kardeşim de arkadaşlarının aradığını ve konvoy halinde Zırhlı Birlikler'e gideceklerini iletti." dedi. Abla İpek, şunları kaydetti:

"Çocuklarıma güzel bir ülke bırakmak istiyorum. Devleti, bu çapulculara mı bırakacağız? Ben, şehit olmaya gidiyorum, çocuklarım size emanet. Dışarıda olanların çocukları yok mu? Herkesin çocukları var. Ben, güzel bir ülke, güzel bir gelecek bırakacağım' diyerek Ankara Emniyet Müdürlüğünün önüne gitti. Kardeşimi bu sözlerinin ardından aradık, ancak cevap alamadık. Saat 02.00'de telefonunu açan birisi, bulundukları yerin çok karışık olduğunu ve az evvel durumu ağır bir polisi hastaneye taşıdığını ve telefonunun da kendisinde olduğunu söyledi."

Kardeşinin ismine Numune Hastanesi'nde kayıt olup olmadığını sorduklarını aktaran İpek, "Giriş olduğu, ancak işlem gözükmediği ifade edildi. Bütün servisleri babam gezdi ama kardeşimi bulamadı. Sonra, 'Baba, bir de morga bak, belki oradadır' dedim. Sonra, telefonda çıkan kişiyi aradım ve 'Götürdüğün adam üniformalı polis miydi?' dedim. O da 'Sivildi' dedi. Kardeşimi tarif ettik 'gidip hastaneye bakayım' dedi. Sonra, bizi aradı ve 'Bilmiyorum nasıl denir ama başın sağolsun' dedi. Vatan sağ olsun demekten başka bir şey diyemedik. Kardeşim, 'vatan sağ olsun' diyerek gitti." ifadelerini kullandı.

İpek, kardeşinin olay gecesi görüntülerini. "Bazı görüntülerde var. Zaten, öne çıkmış ve 'durun, yapmayın, ne yapıyorsunuz?' diyerek kendi etrafında dönüyor. Arkadaşı söylüyor, kardeşim 'Siz, Türk askeri değil misiniz, biz de Türk askeriyiz. Bu vatan bizim, bize mi kurşun sıkacaksınız?' diyormuş. Kamera kayıtlarında gözüküyor, o asker kıyafetli terörist gitti, uzaklaştı, geri döndü ve nişan aldı ve vurdu, şehit etti kardeşimi." sözleriyle anlattı. 

Baba Talip İpek de oğlunun 8 yıl sonra tüp bebek yöntemiyle kucağına aldığı ve Talha ile Yağmur adını verdiği ikizlerinin, şu anda yaklaşık 5 aylık olduklarını belirterek, "Sen gitme, ben gideyim" dediği oğlunun bu sözleri dinlemediğini, "Ben şehit olacağım. Çocuklarım ve eşim sana emanet" diyerek, darbecilere karşı durmaya gittiğini aktardı.

Şehit ablası Döndü İpek:”Bir canım var benim canım da feda olsun .Tankın önüne dururz,silahın önüne dururuz.Ama yine de namusumuzu çiğnetmeyiz.Vatan bizim namusumuz,biz namusumuzu çiğnetmeyiz.

Ordu Korganlı Emrah Sapa

FETÖ’nün darbe girişimini engellemeye çalışırken Ankara’da vurularak şehit olan Ordu Korganlı Emrah Sapa’yı son yolculuğuna binlerce kişi uğurladı.
Cenaze namazı öncesi acılı anne Feride Sapa basın mensuplarına yaptığı açıklamada, “O anlar savaşı yaşadık, bizim askerimiz bizleri vurdu. Oğlumu kaybettim” dedi. Demokrasi şehidinin eşi Ayşe Sapa ise,“Telefon açtılar bize hastaneye acil gelin diye. İlk olarak bana eşimin trafik kazası yaptığını söylediler. Durumun iyi olduğunu söylediler. Sonra öğrendim ki eşim hayatını kaybetmiş” diye konuştu. Anneanne Rabia Öztepe ise,“Halkımızdan Allah binlerce kez razı olsun. Sokaklara çıktılarda bizleri kurtardılar. Öyle olmasıydı bizleri esir alırlardı, ülkemiz elden giderdi” şeklinde konuştu. "Vatanımız sağ olsun" diyen baba İsmail Sapa da, “Oğlumun trafik kazası yaptığını ilk söylediler bana. Sonra vefat ettiğimi söylediler çok üzgünüm. En son işten eve gelmiş ve arkadaşı ile dışarı çıkıyor. Daha sonra olaylarda oğlumun arkadaşı ayaklarından vurulurken oğlumda vücuduna gelen kurşun sonucu hayatını kaybetmiş” dedi.

Şehit Fazıl Gürs

Şehit Fazıl Gürs için Karşıyaka Mezarlığı'nda, öğle namazını müteakip cenaze namazı kılındı.
Gürs'ün 6 yaşındaki oğlu Ömer, namaz öncesi Türk bayraklı tabuta sarılarak babasının fotoğrafını öptü.
Fazıl Gürs'ün annesi Neriman Gürs, cenaze namazından sonra, "Bu vatana feda olsun canımız. Bu vatan dimdik ayakta duracak. Vatan sağ olsun." dedi. 
Yakınları, Fazıl Gürs'ün darbeci askerlerin kullandığı tankların sıkıştırması sonucu çıktığı Sıhhiye Köprüsü'nden düşerek hayatını kaybettiğini belirtti.  

Taksi şoförü Akın Sertçelik

Eşi "şehit olduğu için gururlu olduğunu" söylüyor Sema Sertçelik, o gün yaşadığı, tanık olduğu başka kareleri anlatıyor: "Ben orada cenazemizi alırken, 20 yaşında gencimizi de gördüm. Yaşlı amcamızı da gördüm. Kadınımızı da gördüm. Bu vatan sahipsiz değil. Bu vatan için üç can daha var verilecek seve seve."

 "Allah'ım korudu. Rabbim oyunlarını bozdu. Ben inanıyorum ki kanları yerde kalmayacak. Bunları yapanların yanına kar kalmayacak. Bizim şehidimiz cennette bizi bekleyecek, onlar iki cihanda cehennemde ateşleri bol olsun diye dua edeceğiz."

Pazarlı Demokrasi Şehidi Erhan Dural'ın bilinmeyen hikayesi

Erhan DURAL

Irmak Köyünün hamuru vatan sevgisi ile yoğrulmuş çocuğu;

Pazar’ın,Rize ’nin,Karadeniz’in, Türkiye’nin yiğit evladı,

1983 yılının Haziran  ayının onunda dünyaya geldi, Ailenin ikinci çocuğu olarak;

O doğduğunda Anne ve babasının yüzlerinde sevinç ve mutluluk vardı, iki kardeşi daha oldu.

Erhan İlkokula Ankara’da başladı. Çocukluk yıllarında yüreğinde filizlenen Millet ve vatan sevgisini şehit olmadan önce şöyle kaleme almıştı

Düşman sarmış vatanın her yanını

Bu yolda ne şehitler dökmüş kanını

İncitme sen yazıktır vatanı

Sana Yardım edecek binlerce şehit yatmış.

Bu duyguları besledi yıllarca yüreğinde Erhan. İlkokulda İstiklal Marşı söylenirken bayrağın direğe çekilişini büyük bir heyecanla izlerdi. Bir gün öğretmenine ;” Daha uzun bir bayrak direği bulalım Bayrağımızı daha yükseklerde dalgalansın deyince öğretmeni; Erhan çok çalışıp sizler bayrağımızı daha yükseklere çekeceksiniz” demişti.

Liseyi bitirip Askere gitti vatani görevini İzmir Foça’da yaptı, Ama bu vatan görevinin bittiği anlamına gelmediğini biliyordu.

Yine şehit olmadan yüreğindeki vatan sevgisini “Bir düşün hele o muhteşem geçmişini” diyerek şöyle devam etmişti şiirine;

Bir düşün hele o muhteşem geçmişini

Türk ordusun önünde düşmanın çöküşünü

Ya ölüm ya istiklal deyişini

Sende durma bitir zalimlerin işini

Düşmanın gözü var taşında toprağında

Düşmanın gözü var yurdun her bucağında

Ne analar savaştı cephane taşıdı yavrusu kucağında

Türkün dostu yok şu dünyanın tek bucağında

 2013 Yılının Eylül  ayında çok sevdiği Ayşegül ile evlendi. Çocukları oldu ismi ile müsemma olsun diye  ”Yaman Asaf” adını verdiler çocuklarına.  Çok sevdiği Ayşegül  “Sesi güzeldi bir iş yaparken sürekli şarkı söylerdi, O kanaatkardı, dünya malında gözü yoktu” O gece Yaman Asaf’ı halasına bıraktık Beraber çıktık, Erhan ‘Bugün çıkmazsak bir daha çıkamayız’ dedi, çıkarken selfi çektik Son selfimiz olsa da gideceğiz dedik ve öyle oldu” diyor.

Eşi, Kardeşi ve Eniştesi ile Genel Kurmayın önüne geldiklerinde karşılarında tanklar vardı. İçinde mazısı kahramanlıklarla dolu şerefli Türk Askerinin Üniformasını giymiş vatan hainleri vardı. Erhan bilemezdi onların bu kadar alçak, bu kadar hain olduklarını.

Şehit olmadan şöyle yazmıştı şiirinde kalleşler için sanki bu günü görerek;

Şu cihanda savaşsız gün görmedik

Dostumuz var sandık hiç bulamadık

Her zaman inandık ama hep aldandık

Yıllarca bize dost sandığımız düşmana kandık.

Tanklardan sivillere o şekilde acımasız saldırıyorlardı. “Eşi yerde kanları görüyoruz korkmuyoruz” diyor. Erhan bu tanklar nasıl bize saldırır olamaz diyordu. Eniştesi yaralanmıştı. Eşi ve kardeşi eniştesini tedavi için oradan uzaklaştırdılar. Eşi Erhan’a “dönelim” dedi. Erhan orda kaldı “Ben bitirmeden eve dönemem” dedi, Eşine. Eşi “Sen kal savaş” dedi. Sabah saat Beşe kadar orda mücadele ettiler “saat beş de evi aradı dört tankı ele geçirdik bir tane kaldı” diye

Bilemezdi ki kardeş bildiği Üniformalı rütbeli askerin kendisine silah doğrultacağını, Beşinci tankı ele geçirirken tankın içinden açılan ateş sonucu beş sivil oracıkta şehit oldu. Erhan da şehit olmuştu.

Destanını yapmış, kasideye kanmış.

Bir el ki; ahretten uzanmış,

Edeple gelip birer birer öpsün diye fâniler!

Öpelim temizse dudaklarımız,

Fakat basmasın toprağa temiz değilse ayaklarımız.

Rüzgarını kesmesin gövdeler

Sesinden yüksek çıkmasın nutuklar, kasîdeler.                       

 Geri gitsin alkışlar geri,

Geri gitsin ellerin yapma çiçekleri!

Ona oğullardan, analardan dilekler yeter,

Yazın sarı, kışın beyaz çiçekler yeter!

Söyledi söyleyenler demin,

Gel süngülü yiğit alkışlasınlar

Şimdi sen söyle, söz senin.

Arif Nihat Asya

Baba Kazım DURAL Şehit oğlu ile ilgili şöyle diyor; Ramazan Bayramında Türk Bayrağına sarılı şehit cenazelerini görünce Erhan; “Bayram günü nasıl bunu yaparlar, Ben şehit olacağım” deyince. “Oğlum Asker değilsin, polis değilsin nasıl şehit olacaksın ”dedim. O” bak görürsün baba ben şehit olacağım demeye devam etti” .Oğlum Vatan için şehit düştü. Dedi.

Erhan DURAL Türk Bayrağını en yükseğe çıkarmıştı. Binlerce kişi O bayrağı açmış arkasından yürüdü Pazar sokaklarında; Milletinin gönlünde bayraklaşarak en yükseğe çıktı. Şehit oldu. Vatan Millet, Demokrasi uğrunda.

Zileli Demokrasi Şehidi Hüseyin Kısa

İstanbul’da yaşayan ve abisine ait bijuteri dükkanında çalışan Hüseyin Kısa evli ve bir çocuk babasıydı. Hüseyin Kısa askeri tankın altında kalarak şehit düştü. Cenaze töreninde ayakta durmakta zorlanan ve “Aşkım, ömrüm gitme!” diyerek ağlayan şehidin eşi Hülya Kısa’yı yakınları ile Vali Cevdet Can teselli etti.
Son mesajı birlik mesajı: Demokrasi şehidi Hüseyin Kısa’nın sosyal paylaşım hesabındaki son paylaşımına bakıldığında “Bu elleri ayıramayacak, bu vatanı bölemeyeceksiniz.” yazıyordu. 

Üniversite öğrencileri son yolculuklarına uğurlandı

İstanbul'da düzenlenen saldırılarda hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Mustafa Direkli (20), memleketi Şanlıurfa'da, TOBB Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi Ömer Can Açıkgöz'ün cenazesi de Sinop'un Ayancık ilçesinde defnedildi.

Erdem Diker

İstanbul'da hayatını kaybeden Erdem Diker'in (30) cenazesi de memleketi Tokat'ın Niksar ilçesinde defnedildi.

Niksar Devlet Hastanesi morgundan alınan cenaze, Şeyh Keşfi Osman Efendi Camisi'ne getirildi.

Diker'in cenazesi, öğle vakti kılınan cenaze namazının ardından Başçiftlik ilçesine bağlı Şahnaalan köyündeki aile mezarlığında toprağa verildi.

Veteriner hekim Ramazan Konuş’un cenazesi, memleketi Niğde'nin Bor ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı.

Konuş'un cenazesi İlçe Müftüsü Cafer Kılıç tarafından Sokullu Mehmet Paşa Camisi'nde öğle vakti kılınan namazın ardından Acıgöl Mezarlığı'na defnedildi. 

Şehit Konuş'un, Balıkesir'in Bandırma ilçesinde veteriner hekim olarak görev yaptığı, hasta olan çocuğunun tedavisi için Ankara'da olduğu öğrenildi.

Hastaneden taburcu olan kızı Rüveyda ve eşi Hacer Konuş'la Genelkurmay Başkanlığı önünden geçtiği sırada helikopterden açılan ateş sonucu Konuş'un hayatını kaybettiği, kızının ise ağır yaralandığı belirtildi.

Dağ, Sayın, Güner, Güntekin ve Özkan toprağa verildi

Başkentte şehit olan Cuma Dağ, Necati Sayın, Emin Güner, Hüseyin Güntekin ve İzzet Özkan'ın cenazeleri, Karşıyaka Mezarlığı'nda toprağa verildi.

Türk bayrağına sarılı cenazeler, otopsi işlemlerinin ardından Karşıyaka Mezarlığı'ndaki Ahmet Efendi Camisi'nin avlusuna getirildi.

Darbe girişimini protesto ettikleri sırada hayatlarını kaybeden demokrasi şehitleri Lokman Oktay, Ümit Yolcu, Mehmet Yılmaz, Sevgi Yeşilyurt, Kemal Ekşi, Timur Aktemur veBurak Cantürk de İstanbul'da son yolculuklarına uğurlandı. 

İstanbul'da düzenlenen saldırıda hayatını kaybeden Emrah Sağaz (27), memleketi Giresun'un Çamoluk ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı.

Karayolu ile Çamoluk ilçesine getirilen Sağaz'ın cenazesi, Merkez Camisi'nde öğle vakti kılınan cenaze namazının ardından şehitlikte toprağa verildi.

Ankara'da hayatını kaybeden Yasin Yılmaz (30) ve Ali Mehmet Urel'in (42) cenazeleri, memleketleri Yozgat'ta son yolculuklarına uğurlandı. 

Akdağmadeni ilçesine bağlı Oluközü beldesinde getirilen Yasin Yılmaz’ın cenazesi, Merkez Cami'de İlçe Müftüsü Faruk Latifoğlu tarafından kıldırılan cenaze namazının ardından toprağa verildi.

Ali Mehmet Urel'in(42) cenazesi ise Çayıralan ilçesine bağlı İnönü köyüne getirildi. Urel'in cenazesi, köy camisinde kılınan namazın ardından köy mezarlığına defnedildi.

Ankara'nın Kazan ilçesindeki 4. Ana Jet Üs Komutanlığında uçakların kalkışını engellemeye çalışırken, vurularak ağır yaralanan ve kaldırıldığı hastanede hayatını kaybeden Lokman Biçinci ve Hasan Yılmaz'ın cenazeleri de Kazan Şehitliği'nde toprağa verildi.

İstanbul'da hayatını kaybeden Muhammet Ali Aksu'nun cenazesi, Samsun'un Alaçam ilçesinde defnedildi.

İstanbul Bayrampaşa'da darbe girişimini protesto ederken tankla ezilen Aksu için memleketi Alaçam ilçesi Doyran köyünde cenaze töreni düzenlendi. Aksu'nun cenazesi, öğle vakti kılınan cenaze namazının ardından aynı yerdeki aile mezarlığında toprağa verildi. 

AK Parti Altındağ İlçe Yönetim Kurulu Üyesi Celaleddin İbiş, son yolculuğuna uğurlandı. 

İbiş için Hacı Bayram Veli Camisi'nde kılınan cenaze namazına, şehidin ailesi ve yakınlarının yanı sıra Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş ve çok sayıda vatandaş katıldı. 

Cenaze namazının ardından İbiş'in naaşı omuzlar üzerinde tekbirlerle cenaze aracına taşındı. Bakan Bozdağ da cenazenin taşınmasına yardım etti.

Bu sırada, bazı vatandaşların "İdam istiyoruz" sloganları üzerine Bozdağ, vatandaşların yanına gelerek, "Bunların hesabı sorulacaktır. Kimsenin endişesi olmasın, en ağır şekilde sorulacak. Hepsi toplanıyor. Şu anda başka yerlerde olan, nerede olan varsa inlerinden tek tek alınacak ve hesap sorulacaktır. Milletin huzuruna, yargının huzuruna çıkarılacaklar." ifadelerini kullandı.İbiş, Karşıyaka Mezarlığı'nda toprağa verildi.

BarışEfe'nin cenazesi Karabük'te defnedildi

İstanbul Boğaz Köprüsü'nde darbe girişimini engellemeye çalışırken açılan ateş sonucu hayatını kaybeden 37 yaşındaki Barış Efe'nin cenazesi, Karabük'ün Eflani ilçesinde defnedildi.

Efe'nin, darbe girişiminin olduğu sıralarda Boğaz Köprüsü üzerinde Türk bayrağıyla çektirdiği fotoğrafları sosyal paylaşım sitesi hesabından paylaştığı görüldü.

Sakarya şehidini uğurladı

Darbe girişimi sırasında Ataşehir'den Atatürk Havalimanına giderken çıkan çatışmada şehit olan polis memuru Serdar Gökbayrak'ın naaşı, Sakarya'nın Arifiye ilçesinde toprağa verildi.

İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünde görevli 45 yaşındaki 3 çocuk babası şehidin naaşı, Derince Merkez Camisi'nden Arifiye Hanlıköy Mahallesi'ndeki kayınpederinin evine getirildi.

Şehidin cenazesi, Hanlıköy Merkez Camisi'ne götürüldü. Kılınan cenaze namazının ardından, mahalle mezarlığına kadar polis erkanı ve vatandaşlarca yürüyüş düzenlendi. Gökbayrak'ın naaşı Hanlıköy Mahallesi Mezarlığı'na defnedildi.tandaşlar katıldı.

Askeri Çoban

Darbe girişimini engellemeye çalışırken hayatını kaybeden 57 yaşındaki Askeri Çoban'ın cenazesi Diyarbakır'da defnedildi.

İstanbul'da silahlı FETÖ mensuplarının darbe girişimini önlemek isterken açılan ateş sonucu yaralanan ve kaldırıldığı hastanede yaşamını yitiren 7 çocuk babası Çoban'ın cenazesi, Ergani ilçesinin Yayvan Tepe Mahallesi'ndeki evine getirilerek helallik alındı, dua edildi.

Çoban'ın cenazesi, Yayvan Tepe Camisi'nde kılınan cenaze namazının ardından aile mezarlığında toprağa verildi.

Özel harekat polisi Zengin Kocaeli'de toprağa verildi

Ankara'da Gölbaşı Özel Harekat Merkezi'ne yapılan saldırıda şehit olan özel harekat polisi Edip Zengin'in cenazesi, Kocaeli'nin Darıca ilçesinde toprağa verildi. 

Kazım Karabekir Mahallesi Akminare Camisi'nde düzenlenen cenaze töreninde şehidin annesi Fatma, eşi Asiye ve kızları Fatmanur ve Emine Gül ile yakınları gözyaşı döktü. 

Şehit polis memuruOzanÖzen'in cenazesi Bolu'da defnedildi

İstanbul'da düzenlenen saldırılarda şehit düşen polis memuru Ozan Özen'in (22) cenazesi, memleketi Bolu'da son yolculuğuna uğurlandı.

Şehit polis memuru Özen'in cenazesi, Abant İzzet Baysal Üniversitesi İzzet Baysal Eğitim ve Araştırma Hastanesi morgundan alınarak Sümer Mahallesi'ndeki evinin önüne getirildi. Şehit polis memurunun yakınları, tabuta sarılarak gözyaşı döktü.

Özen'in cenazesi, helallik alınmasının ardından Sümer Mahallesi'ndeki Yeni Cami'nin önüne götürüldü.

Şehidin cenazesi kılınan cenaze namazının ardından Sağlık Mahallesi'ndeki Şehitler Mezarlığı'nda defnedildi.

Darbe girişimine direnirken ölen aynı aileden 3 kişi toprağa verildi

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi yakınındaki Jandarma Genel Komutanlığı önünde darbecilerce açılan ateş sonucu vefat eden ağabey Mehmet ve kardeşi Hakan ile yeğenleri Lütfi Gülşen, Kızılcahamam’da toprağa verildi.

Cenaze namazına katılmak üzere Kızılcahamam Merkez Camisi'ne gelen Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, şehitlerin yakınlarına başsağlığı diledi. 

Demokrasi şehitleri için öğle namazının ardından kılınan ve binlerce kişinin katıldığı cenaze namazı sonrasında konuşan Kurtulmuş, "O gece çok ağır, çok karanlık bir tabloydu ama ilk andan itibaren asla ümidimizi kaybetmedik, asla karamsarlığa kapılmadık." diye konuştu.

İstanbul'da hayatını kaybeden Ahmet Kara'nın cenazesi Hatay'da, Acıbadem Türk Telekom önündeki çatışmada hayatını kaybeden Muhammed Fazlı Demir'in cenazesi İstanbul'da, Ankara'da hayatını kaybeden Muhammet Yalçın'ın (22) cenazesi Karaman'da, Samet Uslu'nun cenazise Trabzon'da, Yusuf Elitaş ile Mehmet Kocakaya'nın cenazeleri Ankara'da, Mehmet Karaaslan İstanbul'da, Ankara'da hayatını kaybeden Mustafa Koçak'ın (34) cenazesi, memleketi Yozgat'ta son yolculuğuna uğurlandı. 

Zekeriya Bitmez

57 yaşındaki Zekeriya Bitmez, darbe girişimi sırasında hayatını kaybetti

TSK'daki cunta yapılanması tarafından düzenlenen darbe girişiminde hayatını kaybeden Zekeriya Bitmez'in çocukları, "Babamızın en büyük mirası demokrasi şehidi olması" dır.

Zekeriya Bitmez'in eşi Serpil Bitmez de bir yandan eşini kaybetmenin yasını tutarken bir yandan da şehit yakını olmanın gururuyla vakur duruşunu koruyor. Serpil Bitmez "Eşim vatanı, bayrağı ve çocuklarının geleceği için şehit oldu. Eşim ve diğer şehitlerimiz ile gazilerimiz olmasaydı, bugün burada oturamazdık" diye konuştu.

Sedat Kaplan, memleketi Trabzon'un Yomra ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı.

FETÖ'nün darbe girişimi sırasında hayatını kaybeden Sedat Kaplan, memleketi Trabzon'un Yomra ilçesinde son yolculuğuna uğurlandı.

Karayoluyla Ankara'dan Trabzon'un Yomra ilçesine getirilen 31 yaşındaki Kaplan'ın cenazesi, ilçeye bağlı Oymalıtepe Mahallesi'ndeki Oymalı Camisi'nde kılınan cenaze namazının ardından, aynı yerdeki aile mezarlığında toprağa verildi.

Öte yandan Kaplan'ın, AK Parti Ortahisar Gençlik Kollarında yönetici olduğu ve Ankara'ya kanser tedavisi nedeniyle gittiği öğrenildi.

Anne Osen Kaplan, cenaze namazı öncesi cami avlusuna getirilen oğlunun tabutuna sarılarak, açtığı yüzünü okşadı, ''Annen kurban olsun sana yavrum, oğlum.'' diye gözyaşı döktü.

Güçlükle ayakta durduğu gözlenen Kaplan'ın işitme engelli küçük kardeşi Mustafa da diğer ağabeyi Murat'a sarılarak ağladı.

15 Temmuz Şehitlerinin İsimleri

P. Astsb. Bçvş. Ömer Halisdemir, İlhan Varank, Erol Olçok, Abdullah Tayyip Olçok, Mustafa Yaman, Sedat Kaplan, Ümit Çoban, Yalçın Aran, Murat Akdemir, Mustafa Direkli, Ramazan Konuş, Serhat Önder, Yasin Yılmaz, Muhammet Yalçın, Recep Gündüz, Hüseyin Kısa, Halil İbrahim Yıldırım, Fazıl Gürs, Metin Arslan, Osman Yılmaz, Mehmet Oruç, Lokman Oktay, Mahmut Coşkunsu, Muhammed Ali Aksu, Muhammed Ambar, Mustafa Cambaz, Mustafa Kaymakçı, Yasin Naci Ağaroğlu, Volkan Pilavcı, Ömer Can Açıkgöz, Mustafa Avcu, Murat Kocatürk, Mehmet Karaaslan, İbrahim Yılmaz, Muhammed Fazlı Demir, Necati Sayın, Selim Karakoç, Tolga Ecebalın, Ümit Çoban, Ümit Yolcu, Yakup Kozan, Yusuf Elitaş, Emrah Sapa, Hasan Yılmaz, Ümit Güder, Samet Cantürk, Ali İhsan Lezgi, Yasin Yılmaz, Ali Anar, Eyyüp Oğuz, Nedip Cengiz Eker, Serdar Gökbayrak, Yasin Bahadır Yüce, Bülent Yurtseven, Murat Alkan, Ahmet Oruç, Cüneyt Bursa, Mucip Arıgan, Burak Cantürk, Fahrettin Yavuz, Hakan Yorulmaz, Adil Büyükcengiz, Burhan Öner, Haki Aras, Ahmet Kara, Fatih Kalu, Askeri Çoban, Celaleddin İbiş, Emrah Sağaz, Fatih Satır, Halil Işılar, Akın Sertçelik, Ayhan Keleş, Cemal Demir, Halil Kantarcı, Cengiz Polat, İhsan Yıldız, İzzet Özkan, Mehmet Şefik, Akif Kapaklı, Çetin Can, Hakan Ünver, Hasan Kaya, İsmail Kefal, Lokman Biçinci, Mete Sertbaş, Mustafa Koçak, Yunus Emre Ezer, Salih Alışkan, Suat Aloğlu, Timur Aktemur, Ömer Takdemir, Sümer Deniz, Yusuf Çelik, Dursun Acar, Alpaslan Yazıcı, Akif Altay, Münir Murat Ertekin, Mustafa Tecimen, Önder Güzel, Cennet Yiğit, Gülşah Güler, Ufuk Baysan, Fikret Metin Öztürk, Kübra Doğanay, Muhsin Kiremitçi, Zeynep Sağır, Demet Sezen, Erol İnce, Birol Yavuz, Faruk Demir, Halil Hamuryen, Hüseyin Gora, Hurşit Uzel, Hüseyin Kalkan, Fevzi Başaran, Hakan Yorulmaz, Feramil Ferhat Kaya, Niyazi Ergüven, Mustafa Aslan, Muhammet Oğuz Kılınç, Mehmet Karacatilki, Murat Ellik, Seher Yaşar, Mehmet Demir, Köksal Kaşaltı, Mehmet Çetin, Münir Alkan, Mehmet Şevket Uzun, Ozan Özen, Mustafa Serin, Halit Gülser, Zafer Koyuncu, Hüseyin Goral, Hüseyin Kalkan, Serhat Koç, Varol Tosun, Edip Zengin, Velit Bekdaş, Yakup Sürüc, Turgut Solak, Seyit Ahmet Çakır, Sevda Güngör, Mehmet Demir, Kemal Tosun, Hasan Gülhan, Meriç Alemdar, Mehmet Akif Sancar, Yunus Uğur, Fırat Bulut, Ayşe Aykaz, Barış Efe, Mehmet Ali Kılıç, Mahir Ayabak, Murat Mertel, Murat Naiboğlu, Ahmet Kocabay, Ahmet Özsoy, Mehmet Yılmaz, Onur Ensar Ayanoğlu, Onur Kılıç, Cuma Dağ, Erhan Dural, Volkan Canöz, Mehmet Kocakaya, Erkan Yiğit, Serkan Göker, Fuat Bozkurt, Oğuzhan Yaşar, Aydın Çopur, Beytullah Yeşilay, Erdem Diker, Erkan Er, Gökhan Eser, Hasan Altın, Mehmet Kocakaya, Mehmet Güder, Mehmet Ali Urel, Hasan Yılmaz, Yıldız Gürsoy, Uhud Kadir Işık, Türkmen Tekin, Suat Akıncı, Ali Alıtkan, Aytekin Kuru, Ahmet Oruç, Mehmet Oruç, Yusuf Çelik, Ömer İpek, Murat İnci, Mustafa Solak, Emin Güner, Köksal Karmil, Vahit Kaşçıoğlu, Vedat Barceğci, Mutlu Can Kılıç, Tahsin Gerekli, Şükrü Bayrakçı, Ömer Cankatar, Recep Büyük, Batuhan Ergin, Erkan Pala, Kader Sivri, Orhun Göytan, Ömer Cankatar, Samet Uslu, Battal İlgün, Şeyhmus Demir, Şirin Diril, Özgür Gençer, Vedat Büyüköztaş, P. Kur. Alb. Sait Ertürk, Topçu Astsb. Kd. Bçvş. Bülent Aydın, P. Uzm. Çvş. Halit Yaşar Mine, Rüstem Resul Perçini, Mesut Acu, Resul Kaptancı, Fatih Dalgıç, Murat Demirci, Sevgi Yeşilyurt, Şenol Sağman, Zekeriya Bitmez, Yılmaz Ercan, Jouad Merroune, Cemal Abuatuye, İbrahim Ateş, Muzaffer Aydoğdu, Osman Arslan, Davut Karaçam, Alper Kaymakçı, Necmi Bahadır Denizcioğlu, Mehmet Şengül, Özkan Özendi, Hakan Gülşen, Mehmet Gülşen, Osman Evsahibioğlu, Lütfi Gülşen, Mesut Yağan, Gökhan Yıldırım, Mustafa Karasakal, Selim Cansız, Medet İkizceli, Tevhit Akkan, Bülent Karalı, Hüseyin Güntekin.

Şehit yakınlarının söylediklerini  ve verdikleri  mesajları kısaca şöyle sıralayabiliriz:

1- Rahmetli çocuğum, çok güçlü, çalışkan, devletini, milletini seven bir çocuktu.

2-Ben, Ömer Halisdemir'in babası olarak devletine, milletine, bayrağına sahip çıktığı için, evladım bu namussuz darbecileri tek kurşunla vurduğu için çok mutluyum, evladıma çok teşekkür ederim..

3-Sizin adınıza şanınıza kurban olayım  diye ağıt yakıldı

4- Oğullarım. Beni bırakıp nereye gittiniz? Ben sizsiz ne yapacağım.denildi.

5- İkiz şehidimizin adı bir camiye verilsin. Oraya gelenler eşlerimize dua  etsinler. İsimleri ölümsüzleşsin” denildi.

6-Ciğerim yanıyor. Ama bu vatana ikizlerim değil uzman çavuş olan oğlum da feda olsun. Kanları yerde kalmasın.

7-İkizler 10 dakika bile yalnız kalsalar birbirlerini çok özlüyorlardı. Şimdi yan yana uyuyorlar.

8-Bizlere düşen onun uğruna kendisini feda ettiği  ülkemize, değerlerimize ve ailesine sahip çıkmaktır.

9-Ülkesinin birbirine kurşun sıkan askeri ve polisi arasında kalan ve çözüm arayan bir bilim adamının şehit olmasına anlam vermek gerçekten çok zor. Kendi  halkınasilah  sıkacak kadar gözü dönmüş, vatanı ve kıblesi belli olmayan bu hainlerin hesap verme zamanı gelmiştir.

10-Hainlerin el ovuşturmalarına fırsat vermeyelim.

11-Şehit babsı evladını kaybettiği için taşıdığı hüznün yanı sıra milletin vatana yapılan ihaneti püskürtmesinin sevincini taşıdığı görüldü. 

12-Millet olarak bundan sonra hainlere göz açtırmamak gerektiğini, uyanık olmak gerektiği belirtildi.

13-Tankın altına alıp ezecek kadar içinde nefret duyguları besleyen bütün vatan hainlerini, şerefsizleri, fetöcüleri paralelcileri Allah'a havale ediyoruz. Allah kahretsin,diye dua edildi.

14-Bu şehitlerimiz sayesinde milletimiz, vatanımız uçurumun kenarından dönmüştür.

15-Çevresinde merhamet ve cömertliğiyle tanınan nişanlısının, o gece ısrarla nöbet tutmak istediğini vurguladı.

16- Evvel Allah bu ülkemizi birlik beraberlik içerisinde geleceğe taşıyacağız.Temennisinde bulunuldu.

17- O anlar savaşı yaşadık, bizim askerimiz bizleri vurdu. Oğlumu kaybettim. Şehit annesinin sözleri böyleydi.

18- Bu vatana feda olsun canımız. Bu vatan dimdik ayakta duracak.

19-Vatan sağ olsun.Bunları yapanların yanına kar kalmayacak.

20-Bizim şehidimiz cennette bizi bekleyecek, onlar iki cihanda cehennemde ateşleri bol olsun diye dua edeceğiz.Denildi.

21-Çocuklarıma güzel bir ülke bırakmak istiyorum. Devleti, bu çapulculara mı bırakacağız?

22-Şehit ablası Döndü İpek:”Bir canım var benim canım da feda olsun .Tankın önüne dururz,silahın önüne dururuz.Ama yine de namusumuzu çiğnetmeyiz.Vatan bizim namusumuz,biz namusumuzu çiğnetmeyiz.

23-Şehit babası anlatıtor:Ramazan Bayramında Türk Bayrağına sarılı şehit cenazelerini görünce Oğlum ; “Bayram günü nasıl bunu yaparlar, Ben şehit olacağım” deyince. “Oğlum Asker değilsin, polis değilsin nasıl şehit olacaksın ”dedim. O” bak görürsün baba ben şehit olacağım demeye devam etti”

24- Şehidin son paylaşımına bakıldığında “Bu elleri ayıramayacak, bu vatanı bölemeyeceksiniz.” yazıyordu.

Halkın birbirini sevmesi ve birlikte hareket edebilmesi için bu güzellikleri devam ettirmeliyiz.

“Bu elleri ayıramayacak, bu vatanı bölemeyeceksiniz.”

“Vatan bizim namusumuz, biz namusumuzu çiğnetmeyiz.”

Vatan sözkonusuysa gerisi teferruattır.

KAYNAK:İNTERNET

 (Devam edecek)

 

 
Toplam blog
: 40
: 195
Kayıt tarihi
: 21.09.15
 
 

Üniversite mezunu olup,öğretmenlik yapmaktayım. Kitap okumayı ve yazı yazmayı seviyorum. Vatanımı..