- Kategori
- Küresel Isınma
1500 yıl sonra 6. buzul çağı mı?
donmuş bir dünya
İçinde bulunduğumuz şu günlerde, ülkeyi kasıp kavuran, kelimanin tam anlamıyla donduran karakış insanların gözünü korkuttu. Batıda - 8, - 10 derecelerden, doğuda -26,-30 derecelere varan soğuklar adeta ülkeyi esir aldı.
Hayatı durma noktasına getiren hava şartları, çok sayıda kazalara, yangınlara, su baskınlarına, ve kentlerde trafiğin durmasına neden oldu. Olmayada devam ediyor.
Avrupa'yıda etkisine alan, dondurucu soğuk hava dalgası, Almanya ve Doğu Avrupa'da Cooper diye anılıyor. İngiliz Meteoroloji Dairesiyle, güvenli iklim araştırmaları yapan, East Auglia Üniversitesi'nin araştırma sonuçlarına göre, küresel ısınmanın yerini artık ''minik buzul çağı'' alıyor.
30 Bin ayrı meteoroloji ölçüm istasyonundan gelen verilere dayanarak gerçekleştirilen çalışmalarda, 1997 yılında hava sıcaklığının yükselmesinin durduğu bulgusuna erişilmiştir deniyor. Önümüzdeki 15 yılın güneş faaliyeti nedeniyle dahada soğuk geçmesi bekleniyor. 2022'de Avrupa kıtasında sıcaklık 2 dereceye kadar düşüren soğuklara ulaşılması beklenen senaryolar arasında yer alıyor.
Diğer bir görüş; Londra Nature Geoscience dergisine göre, atmosfere salınan karbondioksit kuramsal olarak, bugün birdenbire kesilse bile, sera etkisiyle iklim bozulmasına neden olan karbondioksit gelecek 10' larca yıl atmosfer katmanlarında asılı kalacaktır. Ve iklim araştırmacıları, mevcut durumda atmosferdeki karbondioksit miktarı aynı kalsada, kutuplarda erimenin süreceğini bildiriyorlar.
Cambridge, Londra Üni. Florida Üni.ve Norveç Bergen Üni.si iklim uzmanları görüşü; Tüm hava olaylarının cereyan ettiği 'troposferde' ve genel olarak atmosferdeki, 'karbondioksit' ''milyonda 240'' oranında kalırsa yer küre 1500 yıl sonra ''ALTINCI BUZUL ÇAĞI'' na girmiş olacaktır, deniyor.
Şu da bir gerçek ki, atmosfere salınan,karbondioksit miktarının iklim koşullarına etkisinin büyük olduğudur. 1997 de imzalanan KYOTO protokolüne ülkelerin katılımının mecbur tutulması ve uyulmasının sıkı denetlenmesi gerekmektedir.
Petrol ve fosil yakıtların tüketilmesinin sınırlandırılması, yenilenebilir enerji tüketiminin desteklenmesi dünyamızın geleceği açısından önem taşımaktadır.