Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Haziran '10

 
Kategori
Sinema
 

17.Altın Koza Film Festivali iptal edildi

17.Altın Koza Film Festivali iptal edildi
 

Altın Koza Film Festivali "Eğlencelik" olarak tanımlanarak İptal Edildi.


Sinema insanların göremediği olayları sanatsal oluşumlarla tüm dünyaya açılan bir penceredir. Barışın, birleşmenin hareket geçmenin sembolüdür. Hayat dursa bile, kameralar bizler göremediklerini kaydeder ve insanlığı sinemasal ve sanatsal bir bakışla her şeyi muhalif görüşle sunar. Sinema bir eğlence aracı değil, dünyadaki her haksızlığa bir tepkidir.

Adana Büyükşehir belediyesi aylardan beri ertelemek için neden aradığı Altın Koza film Festivalini festivale 1 haftadan az bir süre kalmışken son günlerde gerçekleşen terör saldırıları ve İsrail devletinin anlamsız saldırılarını neden göstererek sinemanın tepkisel gerçekliğini susturma görmezden gelme kararı almıştır. Bu yıl festival kapsamında “Filistin: Barışa Hasret” programının yer aldığı, “Filistin'de Sinema Yapmak” açık oturumunun düzenleneceği, önemli Filistinli sinemacı ve gazetecilerin davetli olduğu sinema aktivitesi görmezden gelinerek Festivali iptal etme kararı alınmıştır.

Sinemaseverlerin savaş ve baskı altında sinema ve sanat için imkansızlık arasından düzene sisteme tepkisini anlatmak adına imza atmaya çalıştığı projeler, bizim ülkemizde sinemaya "eğlencelik" olarak bakan bürokratla tarafından engellenmektedir. Aylardan beri Siyad üyeleri başta olmak üzere sinemaya emek veren insanların festivalin gerçekleşmesi için verdikleri emekler hiçe sayılarak festivali erteleme kararı alan zihniyet eleştirilmelidir.

Belkide bu noktada en iyi yanıtı siyad yetkililerin kaleme aldığı ve sinema emekçilerin altına imza attığı mektupdur. Bir sinemasever olarak bu tepkinin geniş kitlelere ulaşması adına bu mektubu sizlerle paylaşmak istiyorum.

Altın Koza Festivalinin gerçekleşmesi için emek veren Siyad üyelerinin kaleme aldıkları yazı ise gerçekten Festivallerin ne anlama geldiğini ve bürokratlar tarafından nasıl algılanması gerektiğini gösteren niteliktedir.

Siyad üyelerinin toplu açıklaması;

"Sinema ve festival bir ‘dayanışma’ platformudur, sadece ‘eğlence’ olarak asla kabul edilemez. 1995’te yani kanlı kuşatmanın son günlerinde, tüm zorluklara rağmen Saraybosna Film Festivali 'savaşa karşı yaşam' sloganıyla başlatılmıştır. Bu yıl Cannes Film Festivali, hapisteki İranlı Azeri sinemacı Cafer Panahi konusundaki dayanışmasıyla öne çıkmıştır. Adana Belediyesi mevcut yönetimi ise kimseye danışmadan aldığı iptal kararına karşı yapılan her türlü yapıcı teklife karşı çıkmıştır. Belediye yönetimine “Konser etkinliklerini iptal edelim, film festivalini aynen yapalım, Filistinli sinemacıların seslerini dünyaya duyuracakları bu platformun önünü de kapatmayalım” önerisi tarafımızdan yapılmıştır. Ama bunun kabul görmemesi ‘acıları paylaşıyoruz’ gerekçesini şüpheli hale getirmektedir. " (1)

SİNEMACILARDAN ADANA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ’NE AÇIK MEKTUP


31 Mayıs sabahı dünyanın ama daha çok Türkiye’nin yüreğini sızlatan haberler geldi. Bu haberleri dikkate alan Adana Büyükşehir Belediyesi “İnsanlar kan ağlarken, biz eğlenemeyiz” diye bir gerekçe sunup bu seneki film festivalini ertelediğini açıkladı.
Öncelikle sizin için “eğlence” olan bu festivalin Adana halkı için yılın en önemli kültür-sanat faaliyeti ve biz sinemacılar için de seyircimizle buluşmak için en önemli vesile olduğunu hatırlatmak isteriz. Film dünyası üretenleri, göstericileri, seyircileri ve bu seyircilerle üretenleri bir araya getirme görevi olan festivallerle bir bütündür. Üreten insanların seyircilerle bir araya gelerek yoğun olarak filmler ve o filmlerin içeriği hakkında konuşması bir eğlence değil, verimli bir bilgi alışverişidir.
Bir film, eğlence aracı değil, sanat eseridir; insanların ortak aklına ve vicdanına seslenir, bilgi ve duygu paylaşımına hizmet eder. Sinema, bu ülkede ve başka ülkelerde yaşanan acıların neler olduğu, zorda kalan insanların neler yapabileceklerini ve aklınıza gelmeyecek bir çok durumu gözler önüne serer. Bu gözler önüne serme seyircinin yaşanan durumla empati kurmasını sağlar. En önemlisi seyirciye sorular sordurtur. Bu sorular arasında pek tabidir ki içimizi kanatan olaylarla ilgili sorular olacaktır.
İçinde “Filistin: Barışa Hasret” programının yer aldığı, “Filistin'de Sinema Yapmak” açık oturumunun düzenleneceği, önemli Filistinli sinemacı ve gazetecilerin davetli olduğu dolayısıyla onlara destek verilecek günlerin silahların gölgesinde yok olmasına yol açmak bu festivalin asıl sahibi olan Adana seyircisini de çok üzecektir. Bu gibi durumlarda ülkelerinden ayrılmaları zor olan Filistinliler, İsrail ablukası yüzünden gelemeseler bile bugünlerin düzenlenmesi ve İsrail’in teşhir edilmesi gerekir.
Bütün rezervasyonların yapıldığı, filmlerin kopyalarının gittiği, bütün hazırlıkların tamamlandığı şu anda festivali iptal etmek ya da ertelemek hem tartışma ve bilgi alma yollarını tıkayacak hem de insanları terörün en çok istediği şey olan sessizliğe gömecektir. Bugünkü ve geçmişteki tüm bu hazin olaylarla ilgili acılar daima içimizdedir.
Sinemacılar olarak hem seyirciyle buluşmak, hem ilk çıkışını yapacak filmcilere destek olmak ama en önemlisi sessiz kalmamak ve hayatın her şeye rağmen biriktirerek devam ettiğini göstermek için bu sene de Adana Altın Koza film festivalinin yapılmasını istiyoruz.
Asla unutmamak üzere…


(Alfabetik Sıraya Döre İmzacılar)
Aslı Filiz
Aslı Özge
Aydın Bulut
Belma Baş
Belmin Söylemez
Berke Baş
Buket Uzuner
Derviş Zaim
Durul Taylan
Emre Akay
Emre Yeksan
Erdal Kahraman
Erkan Aktuğ
Hakan Algül
Hakkı Kurtuluş
Haşmet Topaloğlu
Hüseyin Karabey
Hülya Uğur Tanrıöver
Işıl Özgentürk
İnan Temelkuran
İsmail Güneş
Mahmut Fazıl Coşkun
Mehmet Altıoklar (FIYAB)
Mehmet Eryılmaz
Melik Saraçoğlu
Murat Düzgünoğlu
Mustafa Ünlü (BSB)
Nadir Öperli
Nida Karabol
Nuri Bilge Ceylan
Onur Ünlü?
Orhan Eskiköy
Özcan Alper
Özgür Doğan
Pelin Esmer
Reha Erdem
Selim Atakan
Selim Demirdelen
Selim Evci
Semih Kaplanoğlu
Serkan Acar
Serkan Çakarer
Sevilay Demirci
Seyfi Teoman
Seyhan Kaya
Sırrı Süreyya Önder
Sinan Biçici (SENDER)
Tarık Tufan
Tolga Esmer
Ümit Ünal
Yağmur Taylan
Yamaç Okur
Yüksel Aksu

Tepkisiz kalmaya alışmış, sanatsal faaliyetlerinin gerçekleşmesi bürokrasi ve siyasi çıkarlarla engellenmeye çalışılan sinema emekçileri ve sinemaseverler bu bizlere sorulmadan verilen kararın yanlış olduğunu ve Türk sinemasına yapılan en büyük haksızlık olduğunu bilmektedir. Sinemayı "eğlencelik" olan zihniyet Türkiye'nin ilerlemesine siyaset başta olmak üzere hiçbir faaliyette katkıda bulunamayacağı açıktır.

Kaynak: www.siyad.org

(1)http://www.siyad.org/article.php?id=4026

(2) http://www.siyad.org/article.php?id=4027

 
Toplam blog
: 32
: 823
Kayıt tarihi
: 12.03.09
 
 

29 yaşındayım Adanada yaşıyorum. Kendime ait bir kırtasiye dükkanım var. Aynı zamanda İşletme mez..