Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

25 Mayıs '10

 
Kategori
Etkinlikler / Festivaller
 

18 Mayıs Muğla Müzeler Haftası'ndaydık...

18 Mayıs Muğla Müzeler Haftası'ndaydık...
 

Muğla İl Kültür ve Turizm Müdürü Filiz Mutlu Yerkesik kitap kurdu öğrencilerimiz ile


Her yıl kutlanır Muğla Müze Haftası. Müze deyince ne anlıyoruz? Geçmişte yaşayanların izleri, kalıntıları, kültürleri. Bize ait olan yaşam, süregelen, uygarlıkların izinde. İşte bu eserler tarihi kalıntılar, bulgular çıkartılır, kazı yapılır. Geçmişe ve yaşam kültürümüze saygının adıdır, bu. Bize ait olan bu eserler Müzelerde sergilenir, hayat boyu öğrenmektir geçmişten bugüne yaşamı. Müzeler tüm insanlığın izlerini taşır. Müzelerin en önemli yanı, bu eserleri ziyaretçilere tanıtabilmek. Müze sevgisini yaygınlaştırmak, toplumsal motifler yaratmak.

İşte tam bu noktada Muğla Müze Müdürü arkeolog Şevki Bardakçı’yı kutluyorum. Önemli bir çabası vardır toplumda yaygınlaştırmak, motive etmek adına. Eğer bunları yapmazsanız Müzelerin ne anlamı vardır? Çıkarılan, elde edilen kazıların sergilenmesi yeter mi Müzeleri anlatmak için, elbette hayır? Niçin sergileriz tanıtmak, öğretmek, uygarlığımıza sahip çıkmak, yaşam kültürümüzü korumak, var etmek için.

Muğla Müzeleri öylesine bir heyecanla kurulmuştur ki? Anımsıyorum o yılları. Özlüce’de bulunan fosiller dönemin Valisi Lale Aytaman hanımefendinin mücadelesi Muğla ‘da kurulacak olan Türkiye’deki ilk doğa tarihi müzesi. Derken müzecilik anlayışı gelişir gitgide Muğla’da. Kazılar heyecanlıdır. Ekip tam bir heyecenla, koşarcasına çalışır. Kazı heyetinde herkes mutludur, bu eserleri çıkartırken. Onlar uygarlığın izlerini insanlığın hizmetine sunmak için mücadele ederler.

Ardından kurulur Etnoğrafya Seksiyonu. Dönemin Bakanı da çok heyecanlıdır, üstelik tarihi izler ve anlamlar taşıyan bir kültür merkezinde bu bölümleri açarken. Etnoğrafya Seksiyonu çok heyecanını duyduğum çok özel bir bölümdür. Saatlerce içinde kalırım. İçinde o sessizliğime anlattığım o yaşamın izleri saatler sürer gider, kendimden geçerim. ..

Muğla; Müze bölümleri ile oldukça zenginleşmeye başlar. Yatağan Stratonikeia’dan çıkan arkeolojik bulgular getirilir, bir bölüm açılır. Özel camlı bölümlerde ışıklandırılır tek tek eserler… Bu bölüm, çok heyecanlı ve mistiktir…

Gladyatör salonu dövüşçüler. Her bir gladyatör ışıklandırılmış, sergilenmiştir. Anlamları ve yaşamları o salona tanıklık eder, bugüne, tarihe ve gelenlere... Gladyatör salonunda önemli izleri tane tane öğrenmek gereklidir. İnsan içinde bu uygarlığın kaybolur gider, o günleri yaşar.

Müze sevgim ve heyecanım sonsuzdur. Müzenin avlusunda gezinmek . Dut ağacı vardır bahçesinde, tarihi eser niteliği olan taşlar. Avluda gökyüzünün maviliklerine uçurtmaları salmak isterim, hep.

18 Mayıs hep yağışlı ve kapalı bir hava. Her yıl böyledir. Müzede ise tarih güneş…

Bu yıl yine öyleydi gün akşama doğru, Yine yanımda o kitap kurdu öğrencilerim vardır. Öylesine heyecanlılardı ki, ancak sınırlı sayıda alabildim öğrencilerimi. Yerkesik Halk Kütüphanesi’nin kitap kurdu öğrencileri. Mutlu ve güzel ayrıldılar. Dediler ki, çok mutlu olduk, çok sevindik. Duygularını düşüncelerini dile getirdiler. Onlar için bir amaç haline gelmeye başladı Müze sevgisi, derken tarihe sahip çıkmayı, onlardan birer iz olduklarını görmeye başladılar. Bu sevgi yerleştikçe kendiliğinden gelişecek, açılacak eserlerimize ve müzelere sahip çıkmanın yolu.

Onlar belki anlatılanları tam olarak anlayamayacaklar, tarihi ve bilimsel sözcükleri ancak, gördüklerinden, insanların duruşlarından ve anlatımlarından çok şey öğrenecekler… O öğrencilerim tüm protokulun ve davetlilerin ilgi odağı haline geldi. Herkes kaynaştı, o akşam. Hatıra fotoğrafları çekildik. Güne izler bıraktık…

Biraz programdan söz edelim. Doç. Dr. Bilal Söğüt’ün Osman Hamdi bey ve Stratonikeia anlatımı Osman Hamdi bey müzeyi ilk kuran kişidir, ressamdır... Abuzer Kızıl hocam Kültürlerin korunmasında Müzelerin yeri ve önemi konulu konferansını verdi.

Yine Eğitim iş fakültesi resim –İş bölümü karma resim sergisi izlendi.

Musander açılımı Muğla Sanat Severler derneği . Dernek Başkanı Sadettin Özbek katıldı. Evşen Zehra Keskin’in caretta carettalar, Kaunos Kaya mezarı görüntüsü, sikke resim sergisi ile katıldı.

Dut ağacının dibinde Muğla Üniversitesi Eğitim Fakültesi Müzik Bölümü öğrencileri dinleti sundu.

Her şey güzeldi, o günün akşamında. Muğla İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü 2010 yılı 18 Mayıs anısına izler bıraktı…

Müze hep derim ki, neden Müze Haftası’nda Müzeleri konuşalım, yıl boyu gezelim, konuşalım, amaç edinelim. Bir kez gezmek, görmek yetmez. Müze yaşantımızın bir parçası olmalı. İçindeki eserler bizden bir tarihi anlatıyor..

Lütfen gezin ve görün, öğrenin, o size ait bir müze… Bir müze gezin, yaşam amacınızı öğrenin.

Müze sevgisi ve eserlerini korumak bilincini ancak, yaşayarak ve öğrenerek, koruyarak sahip çıkabilir, öğreniriz. Sahip çıkacağımız, kendi uygarlığımız.

Muğla çok zengin bir uygarlığa sahip. Her yerinden tarih fışkırıyor. Ben bundan bir tarih sonrasını düşlüyorum…

Bir müze düşledim, Muğla Müzesi'ni…

Benim bir isteğim var, yetkililerimizden, Muğla çevre yoluna giriş ve çıkışlarda bir bez pankarta “Muğla’da Müzemiz var, gezin görün, görmeden ayrılmayın, iyi yolculuklar” yazılı bir heyecanı görmek isterim.

Muğla’nın kimliğini özgünleştirecek, kenti tanıtacak. Neden olmasın?

 
Toplam blog
: 642
: 524
Kayıt tarihi
: 19.07.08
 
 

Muğla'nın YERKESİK  beldesinde dünyaya gelmişim.  Yöremin o solunacak havasını, coğrafyasını çok ..