Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Ağustos '11

 
Kategori
Öykü
 

18 yıl sonra... Gerçek bir öykü

18 yıl sonra... Gerçek bir öykü
 

istiyor.us


"O çocuğu aldıracaksın!!

"Hayır, bu çocuğu doğuracağım."

"Ailede kime çektin sen böyle?"

"......"

Genç kadın babasına bir şeyler söylemek ister, ama vazgeçer ve babasının yanından hızla uzaklaşır.

"Bana kime çektin diyor. Önce kendisine baksın. Ben daha iki yaşında bile yokken annemi aldatmaya başlamış. Defalarca başka kadınlarla yaşamış, hele birinden çocuk sahibi olmuş. Ama benim annem aptal, bir türlü bırakamadı onu. Şimdi tutmuş, bana kime çektin diyor."

Annesi Hülya'yı 2,5 yaşında İstanbul'da babaannesi ve büyükbabasının yanına bırakıp Almanya'ya çalışmaya gitmiş, daha sonra Hülya'nın babasını da yanına aldırmış, ancak Hülya'nın babası İstanbul'da olduğu gibi Almanya'da da rahat durmamış, başka kadınlarla yaşamaya başlamış, her ilişkisi bittiğinde yine karısının yanına dönmüş, bir süre birlikte yaşadıktan sonra da başka birini bulunca tekrar ayrılmıştı. İşin ilginci de her seferinde karısının kocasını affetmesiydi.

Hülya 10 yaşına kadar babaannesi ve büyükbabasının yanında kalmış, anne ve gelirse babasını ancak yıllık izinlerinde görmüştü. Bu dönemde özellikle büyükbabası ile aralarında derin bir bağ oluşmuş, küçük Hülya sanki büyükbabasının tek yaşam kaynağı olmuştu. Ancak babasının yine başka bir kadınla yaşamaya başladığı bir dönemde annesi çocuğunu babasına göstermemek amacıyla İstanbul'a gelmiş ve çocuğu Almanya'ya kendisiyle birlikte götürmek için bir plan yapmıştı. 7,5 yıldır kayınpederi ve kayınvaldesinin baktığı ve şimdi onlara can yoldaşlığı yapan kızını Almanya'ya götürmek istediğinde o kişilerin karşı çıkacağını bildiğinden, kızını lunaparka götüreceğini söyleyip, lunaparktaki uçaklar yerine Almanya'ya giden uçağa bindirmişti. Bu olay Hülyanın büyükbabası üzerinde şok etkisi yapmış ve yaşlı adam 3 ay sonra üzüntüden hastalanmış ve kısa bir süre sonra da hayatını kaybetmişti.

Baba ilgisinin olmaması yanında, annesinin Almanya'da iki ayrı iş yerinde çalışması nedeniyle kızına yeterli vakit ayıramaması Hülya'nın hayatında her zaman bir eksiklik olarak kalmıştı. 18 yaşına geldiğinde ise erkek arkadaşı tarafından hamile bırakılmıştı. Erkek arkadaşının sorumluluktan kaçması nedeniyle, sorumluluğu tek başına üstlenmeye karar veren Hülya, nasılsa ilk defa baba olduğunu hatırlayan babasının karşı çıkmasına rağmen, çocuğunu doğurmaya karar vermişti.

19 yaşında anne olan Hülya çocuğuna Selçuk adını vermiş, lohusalık döneminde ise çocuğuna iyi bir gelecek veremeyeceği endişesi kafasını kurcalamaya başlamıştı. En sonunda resmi makamlara başvuru yaparak çocuğunu evlatlık vermeye razı olmuştu.

Çocuğu evlatlık olarak alacak aile bir Alman aileydi. 2 yaşında bir kız çocukları vardı. 1 yaşındaki Selçuk'u kızlarına kardeş olarak almayı tercih etmişlerdi. Alman aile ise Kanada'da yaşıyordu. Hülya belki çocuğunu artık hiç göremeyecekti. Bunun için aileye bir mektup bıraktı. Bu mektup Selçuk 18 yaşına geldiğinde çocuğa verilecekti. Bu zamana kadar çocuk Alman aileyi kendi anne ve babası bilecekti. Tarih 1990 yılını gösteriyordu. Çocuğu 1993 yılında Alman aile izne geldiğinde son bir defa daha görmüştü.

Aradan yıllar geçmiş Hülya evlenmiş ve 40 yaşına gelmişti. 15 yaşında bir kızı ve 2,5 yaşında bir oğlu olmuştu. Ama yıllar önce evlatlık verdiği oğlu aklının bir köşesinde her zaman yerini koruyordu.

1993 yılından beri ne Alman aileden, ne de çocuğundan haber alamamıştı. Geçen yıl ise bir arkadaşıyla birlikte facebook'ta çocuğunu aramaya başlamıştı. Kısa bir aramadan sonra çocuğunun profiline ulaşmıştı. Şimdi ne yapacaktı? Acaba Alman aileye verdiği mektubu oğluna vermişler miydi? Çocuk gerçek anne ve babasının kim olduğunu öğrenmiş miydi?

Bütün bu duygular içersinde Hülya, arkadaş ekle butonuna basarak Selçuk'la iletişim kurmaya başarmıştı. En sonunda gönderdiği bir mesajda benim kim olduğumu biliyormusun? sorusuna çocuğun verdiği cevap "Siz benim biyolojik annemsiniz" diye cevap vermişti. Çocuk Kanada'da yaşıyordu. Kimliğini taşıdığı annesi ve babası Selçuk 7 yaşındayken ayrılmışlardı. Babası ise Avusturya'da yaşıyordu. Bir süre Hülya oğluyla yazıştı. Bir golf oyuncusu olan Selçuk Avusturya'ya bir turnuva için geleceğini söyleyerek Berlin'de bulunan Hülya ile buluşmak istiyordu. Anne ve oğul 18 yıl sonra buluşacaklardı.

Bundan sonrasını Hülya şöyle anlatıyordu:

Selçuk'un kaldığı otelde buluşacaktık. Lobiye geldiğimde Selçuk'un ayağa kalktığını gördüm. Ona doğru bir adım attığımda o üç adım atarak yanıma geldi ve hiç konuşmadan birbirimize sarıldık. Bir süre öyle kaldık. Kelimeler boğazımızda düğümlenmişti..İkimiz de heyecandan titriyorduk. Sonunda Selçuk "Kafetarya'da oturalım mı?" dedi. Kafetarya'ya oturduğumuzda ikimiz de birbirimize bakıyorduk. Bir süre konuşamadık. Sonra çantamdan annemin ve çocuklarımın fotoğraflarını göstermek için masaya koyduğumda Selçuk onları alıp, cebine koydu. Birçok şeyi konuştuk. Konuşmadığım tek şey onu neden evlatlık verdiğimdi. Bu konuyu açmak istediğimde Selçuk " Herhalde kendine göre haklı nedenlerin vardır" diyerek konuyu kapattı. Beş saat boyunca konuştuk birlikte havaalanına gittik ve onu Viyana'ya uğurladım.

Hülya bu izlenimini Facebook sayfasında şöyle anlatıyor. Birebir kopyalayarak buraya aktarıyorum.

Tarih:27 Haziran.uykusuz bir gecenin ardindan,kalbim yerinden cikacak gibi atarak,nasil hazirlanip nasil gittim bilmiyorum.Yer:Alex saat:11:30 Kalbim durdu sandigim an.18 yillik ,hasret dolu beklegisim son buldu.Hic ummadigim bir sicaklikla hayal bile etmeye korktugum bir sarilisla tüm korkularim silindi.18 yili siğrmaya calistigim kisacik bes saat ardindan tekrar veda zamani.Oglumun kollari veda icin beni sararken gözümden akan yaslar,teselli ve umut dolu sözler oan orada yigilip kalmamami engelledi.Mutluyum süresi belli olmayan bir sabir ve bekleyis maratonu basladi yine benim icin,ama busefer basim dik ve umutlu.Yolun acik olsun ilk gözagrim.Seni önce Allaha sonra sana emanet ediyorum oglum!:-) :-( :-)


 
Toplam blog
: 974
: 3444
Kayıt tarihi
: 16.01.07
 
 

2017 Basın özgürlük endeksine göre 180 ülkeden 155. sırada olan ülkemizde yemek tarifleri  ve tel..