Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

13 Ocak '12

 
Kategori
Güncel
 

19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramını: Gençlik de kutlamak istemiyormuş!

Kutlama provaları yüzünden dersler ihmal ediliyormuş.

Ayrıca Mayıs ayında havalar iyice ısınmadığından dolayı  üşütüp hasta oluyorlar  ve  yine derslerden geri kalıyorlarmış.

Bakanlığın emriyle; Ankara  dışındaki  illerde sahalarda meydanlarda kızlı erkekli renkli spor giysilerle kutlama yapılması yasaklanmış.

Her okul kendi bahçesinde milli bayramı örf ve adetlerimize uygun anabilirmiş ; don atlet sahalarda gövde gösterisine  gerek yokmuş.

29 Ekim’i Van depremi al aşağı etmişti.

23 Nisan paçayı kurtarmış gibi görünüyor.

Nedenini henüz çözemedim. İnternetten verilen bilgilerin hemen altında yer alan yorumları okuduğumda kendimi:

Hiç tanımadığım bilmediğim bir ülkeye ışınlanmış gibi hissettim.

“Şu saçma sapan kutlamalara bir son verdiği için Bakanlığımıza şükranlarımızı sunarız”

Milli Bayramlar: Birer birer tarih sayfalarından ve hafızalardan

 silinecek. 

Hangi hastalıklara iyi gelecek? Neye faydası olacak?

 Milli Bayramların şimdiye kadar bünyemize  ne gibi zararları  dokundu?

 

19 Mayıs, 29 Ekim: Bunlar tarihtir.

Bu dünya batasıya kadar Mayıs’ın  on dokuzu;  Ekim’in yirmi dokuzu  takvim yapraklarında yerlerini alacaktır.

Bu akşam değerli Serpil Hanım’ın konuğu olduk; sohbetler ettik.

Talebelik yıllarını yad ettik.

Fizik ile kimya derslerini kıyasladık.

O saatlerde yeni yasaklardan bihaber; kimya dersine olan hayranlığımı dile getirmeye çalışıyordum.

Ünlü kimyacı Lavoisier’in  o çok beğendiğim kanununu  topluca oturduğumuz o yuvarlak masada tekrarladım.

“Hiçbir şey yoktan var olamaz; var olan da yok olamaz.

Müsterihim.

13 Ocak 2012 Cuma

Alev Meisel/ İzmir

 

  

 
Toplam blog
: 584
: 853
Kayıt tarihi
: 01.03.07
 
 

Dinleyenin olmadığı yerde anlatmanın önemi! Nasıl YAZAN oldum. 'Yalnız doğar, yalnız göçer' eskile..