19 Mayıs, Doğum Günümüz...

…
Bir gemi yanaştı Samsuna sabaha karşı
Selâm durdu kayığı, çaparı, takası,
Selâm durdu tayfası

Bir duman tüterdi bu geminin bacasından bir duman
Duman değildi bu!
Memleketin uçup giden kaygılarıydı.

Samsun limanına bu gemiden atılan
Demir değil!
Sarılan anayurda
Kemal Paşanın kollarıydı.

…(Cahit Külebi)

***

İnsanların yaşamlarında olduğu gibi, ülkelerin yaşamlarında da bir doğum tarihi vardır. Türkiye Cumhuriyeti’nin doğum tarihi de 19 Mayıs 1919’dur. Atatürk’e doğum tarihi sorulduğunda 19 Mayıs demesinin anlamı da budur. Atatürk’ün Büyük Söylevinin – Nutkunun-  “19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıktım.” Sözleriyle başlamasının tarihi derinliği de 19 Mayıs’ı temele alır…

Nedir 19 Mayıs 1919’da ülkemizin durumu:
1914 yılında katıldığımız 1. Dünya Savaşı, 30 Ekim 1918 yılında Mondros Ateşkes anlaşmasıyla  yenilgimizle sonuçlandı... Bundan sonra, başta İngilizler, Fransızlar, İtalyanlar, Yunanlılar, Ermeniler olmak üzere yurdumuzu işgal etmeye başladılar... Ordumuz terhis edilmiş, silahları kısmen elinden alınmıştı... Yurdumuzun dört bir yanı düşman işgali altına girmişti... Halk çok bezgin, yılgın, umutsuzdu... Emperyalistlerin paylaşım masasında topraklarımız paylaşılmaya başlanmıştı.

En önemlisi de toplumda bir yılgınlık, teslim olmuşluk duygusu hâkimdi. Ülkenin başındaki padişah, bu şartlarda kendisini kurtarmanın ve bir ülkenin himayesine girmeyi çoktan planlamıştı bile…

İşte bu şartlar altında ülkeye bir ışık, bir kurtarıcı, dirençli, azimli bir lider gerekiyordu bu lider ülkemizi kurtarmak amacıyla 19 Mayıs 1919’da Samsun’a çıkan Mustafa Kemal’di…

Mustafa Kemal umutsuz ve yılgın olanlara:
Ordu yok dediler, kurulur dedi…
Para yok dediler, bulunur dedi…
Düşman çok dediler, yenilir dedi…
Ve “Arkadaşlar! Gidip, Toros dağlarına bakınız, eğer orada bir tek Yörük çadırı görürseniz ve o çadırda bir duman tütüyorsa, şunu çok iyi biliniz ki; bu Dünya’da hiçbir güç ve kuvvet bizi yenemez” der…

19 Mayıs bir inancın, bir dirilişin adıdır. İşte bu yüzden Atatürk bu günü gençliğe adamıştır. Kurduğu Türkiye Cumhuriyetini de “Gençliğe Hitabesinde” belirttiği gibi gençliğe emanet etmiştir.

19 Mayısları coşkuyla kutladığımız yıllardan ne yazık ki günümüzde sönükleştirilmeye  çalışılan bir bayram dönemlerine girdik…Bu durum da haliyle hepimizi üzüyor. Bunun bu şekilde gitmesini de kabullenemiyoruz...

Unutmamalıyız ki 19 Mayıs 1919 yok oluşumuza karşı Mustafa Kemal önderliğinde haykırdığımız bir gündür. Kurtuluşa giden ilk adımın atıldığı gündür.

     19 Mayıs Atatürk’ü Anma ve Gençlik ve Spor Bayramımız hepimize  kutlu ve mutlu olsun...

Ve bir şiirimden bir dörtlük de benden…

…

Teşekkürler Atam sana…
Sana minnettar bu vatan
Gençler koşuyor Samsun’dan…
Yüreğinde sevgi yatan...

Erdoğan Şahin