2012 yılının en önemli projesi mollaların resmiyet kazanması...

Doğu ve Güneydoğu illerinde AKP iktidarının girişimi ile Mollalar resmileştiriliyor. Peki bu aslında ne anlam taşımaktadır bir de bu açıdan bakmak lazım. Bir şekilde insanları din ile korkutarak, töre ile kandıran ve bunları istediği şekilde yönlendiren başta aşiret ağaları olmak üzere bu bölgedeki kaynayan kazanın başındakiler resmileştirilecek.

Bu durum şu an İran’da uygulanan Molla sisteminin benzeridir. Bunlara bu şekilde resmiyet vermek ve önlerini hukuksal olarak açmak demek aslında gerçek din adamlarının ilahiyatçılarımızın yok sayılması anlamına gelmektedir. Yıllarca bunun eğitimini almış olan din adamları kulaktan dolma olarak yetişen bu insanlarla aynı kefeye konmaktadır.

İşin en tuhaf yanı ise bunun 2012 yılının en büyük projesi olarak açıklanmasıdır. Bu açıklama ve bu düzenleme bakıldığında aslında şunu işaret etmektedir. Bizler için önemli olan eğitimli düzgün, bilgili ve doğruyu aktaran din adamları değildir. Seçim zamanında korku ile insanları kandırarak bizler için peşinden sürükleyecek, bizlere oy kazandıracak insanlar önemlidir, bu insanların cahilliği, cehaleti önemli değildir. Bunların insanları kandırmaları dini inançlarını istismar edip dini korku ile töre korkusu ile bu insanları mağdur etmeleri bizi ilgilendirmemektedir.

Peki hukuksal olarak yasak olan bu molla sistemi şimdi resmileştirildiğine göre bununla ilgili yasal düzenlemeler ne şekilde yapılacaktır. Molla denen bu sınıf bu bölgelerde elit kitle olarak mı? Kabul edilecektir.

Bu resmileştirme aslında din elden gidiyor diyerek milleti ayaklandıran ve birçok insanın kanının dökülmesine öncülük eden kişilerin de resmiyet kazanması anlamına gelmektedir. Yani tarihte yapılan bütün din elden gidiyor ayaklanmaları da bu şekilde resmiyet kazanmış olacaktır ve bunlara karşı yapılan müdahaleler ise düşmanca bir saldırı konumuna gelmiş olacaktır.

Cumhuriyet tarihimizde belki de en büyük sorunlardan biri konumunda olan eğitimsiz dincilerin, halkı töre ile korkutup sömürenlerin, ağalık aşiret sisteminin tanınması anlamını taşıyan bu düzenlemenin 2012 yılının en büyük projesi olarak açıklanması zaten başlı başına bir skandal durumundadır.

Şimdi soruyorum APO halk ehli olarak bu sınava girerse ya da girmeyi talep ederse ne olacak.

Öyle ya! O da bölgede sözü geçen halk ehli bir kişi değil mi?

Apo’yu bırakın bölgede onun yetiştirdiği yüzlerce kişi var bunlar bu kanunla müracaat edip MELE olursa halkı ne şekilde peşlerinden sürükleyecekler bunu da merak ediyorum. Diğer tarafta acaba yabancı devletler bu bölgeler için kimleri MELE olarak yetiştirdi ve kimleri bu kadroda görevlendirecekler bu da ayrı bir konu.

Sonuçta Said Nursi de bu durumda MELE sayılır peki İngilizlerin kışkırtması ile ayaklanan bu kişi değil miydi?

Şimdi bu MELE ile birkaç yıl sonra bu önderlerden bazıları ayaklandığında ne yapılacaktır.

Ya da yapılmak istenen resmileştirilmiş kişilerce halk ayaklanması başlatmak mıdır? Arap baharını Türk baharına dönüştürecek önderleri resmileştirmek mi? Mesele…

Bu önderleri kimler belirleyecektir, söylenen, sınava girip başarılı olanlar MELE olarak sözleşmeli atanacaklardır. Yaş sınırlaması yoktur isteyen müracaat edebilir.

Öğretmenlere başka meslek seçin demişlerdi ya,  bence bütün öğretmenler bu MELE sınavına müracaat etsinler en azından eğitimli halk önderi atanmış olur. Kulaktan dolma, halkın cehaletinden yararlanıp  korku dünyaları yaratan insanlardan daha faydalı olurlar.

Burçak YAZICI