2013'ün en iyilerinden 'Medcezir'

Bir önceki blog yazımda Merhemet dizisinden söz etmiş ve ikinci sezonunda hakettiği yeri bulamadığını yazmıştım. Bu sefer 2013'ün Eylül ayında yayına giren ve gerçeketen hakettiği başarıya ulaşan ya da gördüğü ilgili hak eden diyelim bir diziden söz etmek istiyorum. Star TV'nin dizisi Medcezir'den söz ediyorum. Bence, sezonun en iyi işlerinden bir tanesi. Hikayesi, oyunculukları ve özellikle de Toygar Işıklı'nın elinden çıkan o muhteşem müzikleri ile gerçekten çok iyi bir iş oldu.

Hikaye şimdilik çok akıcı ve güzel ilerliyor. Her bölüm heyecanlandıran olaylar oluyor, önünü seviyorum. Zaman zaman eğlenceli ve komik olaylar yaşanıyor. Özellikle Mert'in olduğu sahnelerde. Sanırım, dizinin en çok bu yönümü seviyorum. Drama dizisi kategorisinde ama zaman zaman öyle eğlenceli oluyor ki. (Özellikle Mert'in sarhoş olup şarkılar söylediği ve Yaman ile Mira'nın sokak düğününe katılıp Ankara'nın Bağları şarkısı eşliğinde oynamaları çok eğlenceliydi.)

Ben aslında bu dizide biraz Kuzey- Güney havasını görmekteyim. Aynı yapım şirketi ve senaristin elinden çıktığı için mi bilmem yani dizide o hava var biraz. Yaman ve Kuzey karakteri kardeş ile olabilir. Kuzey'in kardeşi Güney yerine Yaman olsaymış her ikisinin de ailesi daha çok çekermiş valla. Espirisi bir yana yaşadıkları olaylar olmasa ve Yaman telefonu Kuzey gibi tutmasa da, karakter olarak benziyor iki rol. İkisi de fakir ve kendi halinde yaşayan bir mahalle delikanlısı, biraz maço biraz romantik, nerde bir olay var söyleyin gidip kafa atayım diyen haller, çok iyi niyetli olmalar ve bunun yüzünden suçsuz yere başına gelmedik kalmaya belalar. Ama bu karakter Çağatay Ulusoy'a, Kıvanç Tatlıtuğ'dan daha çok yakışmış onu da belirtemek istiyorum. Nedense, Kuzey karakterini Kıvanç Tatlutuğ'a hiç yakıştıramamıştım. Başarılı oynuyordu kabul ama Kıvanç'a yakışmıyordu nedense. Oysa fragmanları ekranlarda dönen Kurt Seyit ve Şura'daki asker rolü çok yakışacağa benziyor. Çok asil duruyor fragmandan bile. Bence, Kıvanç'a en çok yakışacak rol bu olacak oynadıkları içinde.

Neyse, Medcezir'e dönelim. Konu güzel gidiyor. Geçen Cuma günü yayınlanan 19. bölümde Yaman'ın Mira'yı kurtarması pek bir etkileciydi gerçekten. Son 4-5 bölümdür kavgalı olduklarına bakarsak artık barışmalarının zamanı da gelmişti. Aslında kavgalı oldukları bölümleri de hikayede güzel işlediklerini belirtmek gerek. Yani, sadece heyecan yaratmak için bir kırgınlık sokmadılar ikisinin arasına. (Bu arada içimde kalmasın şunu söylemek istedim; Yaman saflık edip Leyla'nın oyununa geldi. Leyla'ya tepkisini onu ilk gördüğünde vermeliydi. Bu konuda Mira'ya da hak vermek gerek. Sonra ne diye gidip Skyp'dan konuşursan. Ayrıca abini hapisteyden aldatan kızla en yakın arkadaşına ne diye yardım ederdin be saf çocuk. İşte bu halleri Kuzey'e benziyor. O da böyle yardım edeyim falan derken hapse girdi ya zaten) Sürekli herşey yolunda gitmeyecekti elbet bozulacaktı araları. Aralarının bozulduktan sonrasında gelişen olayları güzel işlediler bence. Yani ikisi de, susup oturmadı. Mira söylediklerinden pişman oldu, kendisini affettirmek için çabaladı, konuşmaya çalıştı. Gerçeğe uygun olmuş yani.

Oyuculuklara gelirsek, itiraf edeyim ben Serenay Sarkaya'dan böyle iyi bir performans beklemiyordum. Daha ilk bölümden itibaran öyle bir oyunculuk  ortaya koydu ki. Ekranı çok güzel doldurdu. Aslında ön yargılı davranmam gerekirdi, Serenay'ın daha önceki dizilerini hiç doğru düzgün izlemedim. O nedenle şaşırdım belki de. Ama bence bu dizi Serenay'ın oyunculuğunu en güzel ispatladığı dizi oldu. Bu rol ona Lale Devri'ndeki rolden daha çok yakışmış. Yaşına daha çok uymuş. Üniversiye çağında, bıcır bıcır zaman zaman eğlenceli zaman üzgün tam aşık genç kız havasında. Çok güzel olmuş.

Çağatay Ulusoy da kendisi de oyuncu olarak bu diziye iyiden iyiye kanıtladı. Ondaki star ışığı ve yeteneği bir önceki dizisi Adını Feriha Koydum'da belli oluyordu. O dizinin ilk bölümündeki oyunculuğu ile son bölümündeki oyunculuğundan belli oluyur bu. İlk bölümlerde robot gibi duran adam son yayınlanan bölümlerde bayağı bir oynuyordu yani. Bu diziyle de yürüdü gitti diyebiliriz. Çok girmek istemsem de sadece temenni olarak umarım basına da yansıyan kötü alışkanlığından kurtulmuştur demek istiyorum. Daha çok genç. Ve çok yetenekli, yolu çok açık. İnşallah onu daha nice güzel rollerde izleyeceğiz. Hem bir izleyeci hem de bir seveni olarak ben de Çağatay'ın adının böyle anılmasını istemem. Neyse dedim ya yaşı çok genç. Sonuçta herkes hata yapıyor. Ben en çok bu olaydan sonra, ekranlardan uzaklaşmamasına sevindim. Malum o dönem Çağatay'ın bu dizide oynamayacağı filan söylenmişti. Bu onun daha da kötü olurdu. Neyse ki, haberler asılsız çıktı ve öyle olmadı.

Bu arada çok konuşulduğu için değinmek istedim. Dizi başlamadan, Serenay ile Çağatay'ın iyi bir ikili olamayacağı çok söylenmişti. Özellikle AKF fanları ısrarla Çağatay'ın Hazal Kaya ile oynamasını istiyordu ve ondan başkasını Çağatay'ın yayına yakıştırmıyorlardı. Evet, ikisi çok iyi bir ikiliydi. Dizide çok tatlı bir aşkları vardı. Özellikle ilk bölümlerde, tam üniversitede yaşanan tatlı bir aşk vardı. Ama o dizi bitti. Sonsuza kadar sürecek de değildi. Ve Hazal ile Çağatay sürekli beraber de oyanayacak değiller. Tabi yeniden bir dizi ya da sinema filminde oynasalar güzel olur ama onu bence şu aralar olmamalı. Aradan bir iki sene daha geçmeli. İkisi de yeni dizileriyle meşgul olmalı. ( Gerçi Hazal'ın son iki dizisi malesef tutmadı. Aslında. Son Yaz Balkanlar anlattığı dönem olarak çok iyi bir konuyu işliyordu ama biraz ağır işliyordu konu. O nedenle tutmadı. Ama A.Ş.K için aynısını söyleyemeceğim. Kötü bir diziydi malesef)

Neyse; sonuç olarak Çağatay Serenay ile de çok iyi bir iliki oldu, kimyaları tuttu. Aslında, Hazal Kaya'yı da beğenmeme rağmen ben Serenay'ı daha sıcak buluyorum. Daha da inandırıcı oynuyor bence. (Bu arada Serenay ile Çağatay'ın gerçek hayatta da sevgili olduğu haberleri doğru mu bilmiyorum. İnternet sitelerinde çıkan resimler söylendiği gibi set arasında çekilen resimler değil. Dizideki sahnelerden resimler. Bunu diziyi izleyen anlar. ikisi de bir açıklama yapmadı. Farklı farklı yorumlar da yapılıyor ama eğer doğruysa çok tatlı bir çift olurlar) Neyse, ikisini, kıyaslamak yanlış olur. Sonuçta konumuz bu değildi. Ama ikisine de başarılar diliyor ve daha nice güzel projelerde görmeyi umuyorum.

Medcezir'e tekrar dönecek olursak, dizide yan karakterde çok başarılı. Avukat Selim Serez rolündeki Barış Falay çok iyi bir karakter oyuncusu ve bu dizide yine harika oynuyor. Eşini canlandıran Mine Tugay ile de çok iyi bir ikili olmuşlar. Mine Tugay da çok zarif görünüyor ekranda.

Dizinin en çok dikkat çeken karakteri elbetteki Mert rolündeki Taner Ölmez. İtiraf etmek gerekirse, daha önceki dizilerini izlemediğim için bir şey diyemeyeceğim ama bu dizide harikalar yaratıyor. Net demek istiyorum :) Onun çıktığı her sahnede çok eğleniyorum.

Eylül rolündeki Hazar Ergüçlü'nün de bu kadar sempatik olduğunu bilmezdim. Kuzey Güney'deki Simay'dan sonra bıradaki Eylül karakteri ona çok yakışmış. Çok tatlı görünüyor. Ona da bu dizideki rolü yaşı itibariyle daha önceki rolünden daha çok yakışmış. Tam genç kız havasında çok tatlı olan bu rolü başarıyla canlandırıyor. İlk bölümlerde biraz havalı ve şımaraık olan Eylül'ün son birkaç bölümdür sempatik ve Mert'e aşık, Yaman ve Mira'yı barıştırmaya çalışan halleri de onu daha sevdiriyor.

Medcezir ekibini de kutluyor, başarılarının devamını dikiyorum ve her hafta Cuma'yı iple çektiğimi belirtmek istiyorum :) Sizleri izlemek güzel :))

Bu arada unutmadan ekleyeyim; dizinin adının çok orjinal olduğunu belirmek istiyorum :)