23 Nisanlarda bakanlık koltuklarına oturan çocuklar, büyüdüklerinde neler yapıyorlar?

Muayyen dönemlerde kamuoyumuzu meşgul eden isimleri hepiniz bilirsiniz.

Bu bazen bir popüler müzik sanatçısı olabileceği gibi, bazen de hiç de popüler olmayan sıradan bir vatandaş da olabilmektedir.

Yine aynı kişiler bir süre sonra ortadan kaybolur ve adları da neredeyse bir daha hiç duyulmaz.

‘Ben sizin babanızım ben ne dersem o olur’ sözleriyle bir dönem televizyonlarda gördüğümüz ve şu anda adını hatırlayamadığımız o kıvırcık saçlı ve kocaman gözlüklü amca geldi aklıma.

Evet, şimdilerde adını bile hatırlayamıyorum. Ancak acaba nerede ve ne yapıyordur?

Nasıl para kazanıyordur meselâ?

Sonra devlet erkânının her 23 Nisan’da makamlarını geçici olarak da olsa minik öğrencilere teslim edişlerini düşündüm.

Bu davranışın, gerek şeklen, gerekse içerik olarak oldukça demokratik olduğunu söylemeden edemeyeceğim.

Kaldı ki, devlet geleneğimizde böyle bir detayın olmasının ülkemiz adına gurur verici bir hareket olduğunu da hakkını vererek söylemekte fayda var.

Hepsinden önemlisi, bir günlüğüne de olsa, minik öğrenciler oraya tesadüfen seçilmezler. Muhtemelen bu öğrenciler, belli kriterleri haiz öğrenciler arasından, uzman kişilerce yapılan usulüne uygun seçimler sonucunda o koltuklara oturmayı hak etmektedirler.

Ancak bu öğrenciler hayatlarının ileriki yıllarında ne yapıyorlar diye hiç düşündünüz mü?

Tahsil hayatları ne şekilde devam ediyor, yüksek öğrenimlerini tamamlayabiliyorlar mı, gerçekten de öğrenciyken oturdukları o koltuklara ilgi duyup daha sonra politikaya atılan oluyor mu?

Örneğin şeklen ve sembolik olarak da olsa, 1995 yılının 23 Nisanında Başbakanlık makamına oturan minik yavrumuz şu anda en az 23-24 yaşındadır ve acaba ne yapmaktadır?

Ya da daha önceki yıllara ait o zamanın minikleri şimdilerde nerelerdedir acaba?

Aslında yapmaya çalıştığım şey, 23 Nisanlarda bu koltuklara oturmuş olan 40 ya da 45 tane miniğin tahsil hayatlarını ne şekilde sonuçlandırdıklarını, şu anda cemiyette nasıl bir pozisyonda olduklarını tespit ederek, bu uygulamanın başrol oyuncusu olan minik öğrencilerin gelecekteki başarıları için ortalama da olsa bir eğilim tespit etmek.

İşte tüm bunlar sanırım çok güzel bir haber konusu olurdu ve başta eğitimcilerimiz olmak üzere, halkımızın da oldukça dikkatini çekerdi.

Gerçekten de acaba o minik yavrular şimdilerde ne yapıyorlar?

Kim bilir?

Şimdi top habercilerde…

Ulusumuzun ulusal egemenliği, çocuklarımızın da bayramı kutlu olsun.

Sabrın sonu ile