Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

04 Mart '07

 
Kategori
Gezi - Tatil
 

24.06.2006 Bangkok

Son işlemler de bitti. Ipıslak, hamam gibi havada (ki geceydi) Bangkok'a indik. Taksiyle 300 Baht'a anlaştık (Bir dolari 37 Baht'a bozuyordu bankalar). Ama fiyat iyi gibiydi. 45 dakika taksiyle yolculuk ki çoğu zaman hız göstergesi 100'ü gösteriyordu. New Siam Guesthouse . Saat sabah 4'tü. Hemen yerleşecektik ki deneyimli arkadasimiz Fıçı günün kaçta açıldığını (check in) sordu. 6'daymış. Bizden yarım gün parası alacağını söyledi, 2 saat için. Çantaları bırakıp çıktık. O parayla akşama kadar içilebilirdi Bangkok'ta. Ki zaten içilecekti. Bir bara oturduk. Singha ve Chang biraları en kral biralarmış. 63'lük singha 80 Baht, chang 60. İkisinden de içtim. Bu arada iki kişilik odalar 295, tek 240, yani Bangkok'a mutlaka 2 kişi gelinmeli, maliyet yarılanıyor. Dünya kupası vardı geldiğimizde. Otele döndük. Uyudum. 12'de kalktık. Biraz dolaştık. Triportörün açığı gibi taksiler var turistik (Tuktuk). Onlardan birinin sahibi yanaştı ve bu günün Buda'yı sevme günü (ismi attım) olduğunu söyledi. Tapınakların giriş parası olmadığını ve (3 kişiydik) hepimizden 5'er bahta 3 tapınak gezdireceğini söyledi. Hoşumuza gitti bindik. ilk durak Lucky Budha dedikleri yer.

İnsanlar çok iyiydi. Eğleniyorlar , yemek yapıyorlar, içlerinden bazıları çıkıp şarkı söylüyor, kimileri içiyordu. Bize istediğimiz şeyi yiyebileceğimizi ve içebileceğimizi söylediler. Yemeklerden hala korkuyorum. Yemek konusunda tutucuyumdur. Ama aşçı çok tatli bir kadındı. Bir güzel genç kiz yanımıza geldi ve ısrar ederek ve bizimle konuşarak soda içirdi. Onun güzel (gerçekten güzel) hatırını kıramadım. Bir heykel ve yanında küçük totemler vardı. Etrafta da horozlar dolanıyordu. Ayin yapan bir kadını videoya alma şansını yakaladım. Ayini bitince bize dönüp güldü. Burda çoğu kişi gülüyor. Tapınak çekimi 1 , 2 . Sonra bizi bekleyen tuktuk'a bindik. İkinci durak bir terzi dükkanı. Bizi oraya götürünce benzin için kupon veriyorlarmış ona. On dakika oturup kataloglara bakıp çıktık. Üçüncü durak Big Budha . Hakkaten de büyük buda 45 metre altin kaplama heykel. Yine küçük heykel ve önünde ayin yapılıyor. Bir de büyük bir salonda ibadet yeri var. Renk cümbüşü adeta. Budist bir keşiş ten fotoğraf için rica ettim. Saygı önemli şey. Kırmadı. Bir ibadet yerinde boyunuz kesinlikle heykelin boyunu geçemezmiş, eğilmeniz gerekirmiş. Halk bu kurala uyuyor ama turistlere birşey demiyorlar. Tabi tapınağa girince toplum psikolojisiyle siz de çöküyorsunuz. Big Budha'dan da çıktık ve bizi bekleyen tuktuğa döndük ama adam gitmiş. Para da almadan. (Çok garip bir taksici bizi dolandırdı, para almadı :)) Muson sağ olsun bastırdı geldi rezalete. Düşündük ve başka bir tuktukla anlaşıp gitmeye karar verdik. 50 Baht dedi. Bir başkası 100. Taksiciyle anlaşamıyoruz çünkü ingilizce bilmiyor. Bilen birinden rica etti onla konuştum. Durumu anlattım ve 50 bahtın pahalı olduğunu anlattım. O da bize bunun bi iş olduğunu adamın komisyon aldığını ve sonra yağmur yağdığından belki de gittiğini anlatti. Eyvallah dedim (Anlamadı). Biraz bekledik. Yağmuru sallamadan yoluna devam eden keşişin fotoğrafını yakaladım. Sonra başka tuktuğa bindik 30 Baht'a . Guesthouse'umuza kadar getirdi. Tabi donuma kadar ıslandım. Bu arada Marlboro light 60 Baht. En ucuz yerli sigara 30 Baht.

Burası çok nemli. Çıkıp biraz dolaştım. Tek kişi 170 Bahta kadar düşük yerler buldum. Şimdilik en düşük internet 30 baht. Sokaklar güzel. Güzel kızlar çok. Alışveriş durumu da iyi. İkinci el eşya alıp satan çok yer var. Batan market (floating market) diye bir yer var. Görmek lazım. Kartta resmini gördüm, su içinde kayıklarla dolaşıyormuşsun. Bir şans. Bu arada konuştuğum herkese teşekkürler diyorum. Zaten tek bi tane ben varım. Saç sakal göbek. Türk olduğumu anlasınlar :) Cave diye bir bar var, altindan girince güzel bir çarşı var. devamındaki sokakta bişiy yok. Sokaktaki yiyecekler güzel. Yumurtalı sebzeli makarna yedim güzeldi, satan kız gibi. Hemen Ko San Road'un alt sokağında (ki cave'in karşı tarafı) bir reggae barı var, sokak ortasında , küçük bir bilardo masası var. 1'e 1.4 falan. içip oyun oynanabiliniyor. Iyi vakit geçirdim. Bir de akşam görmek gerek. Bizim pansiyonda oturan güzel bir avrupalı vardı. Peşine takıldım. Yürürken gördüğüm bir park daha çok ilgimi çekti. Kıza boş verip parka girdim. Hiphopçu çocuklar koymuşlardı kasedi teybe dans ediyorlardı. Biraz oturup onları seyrettim. Kalkıp nehre yakınlaştım. Bir tabelada içki ve sigara yasak yazıyordu. Bu tabelanın karşısında bu kuralı aşmış 3 tai genç muhabbet edip takılıyorlardı. Oturabilirmiyim diyerek onlara katıldım. Benim ingilizcemden de kötüydü ingiliceleri. Içtik söyledik. (çocuklardan biri gitar çaliyordu. bu arada aynı yaştaymışız) Saatler geçti grup 10 kisi oldu. içlerinden biri çok iyi çizerdi. Bana hediye olarak beni çizdi. Teşekkür ettim. Biralar bitince ilk seferinde para istemediler. 3 bira aldılar geldiler. Bunlar bitince paraya katıl dediler. 120 baht verdim çok sevindiler. 38 bahta büyük çang alıyorlarmış. Ben de sevindim. Güzel fotoğraflar kaldi geriye. 1 , 2 , 3 , 4 , 5 .Gece otele döndüm. Bizim tayfayi reggae bara götürdüm. Sonra Gulliver'e gittik. Çok canli bir ortamı vardı. Bir kız yanıma gelip dans etti , pas vermedim. Sokaklara halı serip bira satıyorlardı. Oturup orda da içtik. Uyumaya gittik.

 
Toplam blog
: 3
: 931
Kayıt tarihi
: 17.07.06
 
 

ODTÜ Matematik 4. sınıf öğrencisi... Gezgin.....