24 Nisan Salı

Dün 23 Nisan Bayramıydı. Tam 87 yıl önce Atatürk?ün Türk çocuklarına armağan ettiği bir bayram. O günlerde henüz böyle bir düşünce kimsenin aklında bile yoktu. Bugün dünyanın çocuk bayramı yapan tek ülkesiyiz.

Böyle güzel bir fırsatı yaklaşık 30 yıldır TRT değerlendirmeye çalışarak dünya çocuklarını ülkemizde toplayıp bir şenlik havası yaşatıyor. Bunu biraz daha ileri boyutlara taşıyarak, devlet denetiminde daha geniş kapsamlı bir organizasyonla, dünyanın bütün çocuklarına ülkemizi tanıtmalı, barışı ve dostluğu sevdirmenin yollarını aramalıyız.

Aynı şekilde 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı'nın da bu doğrultuda organizasyonlarla genişletilerek, dünya gençliğini bir araya getirme konusuna öncülük etmesini sağlamalıyız diye düşünüyorum.

Bugünkü gazete manşetlerimiz, elbette dünkü bayramı anlatan başlıklardan oluşuyor. Bunların içinde bir tanesi beni çok duygulandırdı.

BİR BARIŞ BIRAKIN BİZ ÇOCUKLARA (Sabah). Malatya'da öldürülen Alman misyonerin kızları 23 Nisan kutlamalarına katılıp Türk çocuklarla birlikte Bir dünya bırakın adlı şarkıyı okudu.

Ülkemizde bir cumhurbaşkanlığı seçiminin yapılacak olması, bununla ilgili aday belirleme çalışmalarının da bugünlere denk olması, gazetelerin manşetlerini bu konuya ayırmasına sebep oldu.

Ancak hepinizin bildiği gibi bugün saat 11 sıralarında başbakanımız, hükümetin ve Akparti' nin cumhurbaşkanı adayını açıkladı. Gazete haberleri tabii ki bu saatten sonra bayatladı ama yine de bakış açılarını yansıtması bakımından onları topluca size sunuyorum.

ERDOĞAN ADAY DEĞİL, İBRE GÖNÜL?E DOĞRU (Akşam). 23 Nisan resepsiyonundan cumhurbaşkanı adayı değil ipuçları çıktı. Erdoğan aday olmayacağı sinyalini güçlendirdi. 48 saat kala Vecdi Gönül iddialı isim oldu.

ARINÇ ADAYI BEĞENMEDİ (Cumhuriyet). Kulislerde Erdoğan?ın aday olmayacağı, Arınç ve Erdoğan arasında, Gül, Aydın ve Gönül arasında pazarlık yapıldığı dile getirildi. Erdoğan?ın Gönül?ü önerdiği ancak Arınç?ın kabul etmediği belirtiliyor.

ERDOĞAN ÇIKMIYOR (Hürriyet). Başbakan Tayyip Erdoğan cumhurbaşkanlığı için kesin kararını verdi. Aday olmayacak.

ADAY AKP?Lİ VE MECLİS İÇİNDEN (Milliyet). Başbakan 23 Nisan resepsiyonunda köşk adayının ismini yine açıklamadı. Ancak bir tarifte bulundu. TBMM?den AKP?li ve Anayasa?nın aradığı niteliklere uygun olacak.

ADAY VECDİ GÖNÜL (Posta). Dün gece TBMM?deki 23 Nisan resepsiyonunda AKP(liler cumhurbaşkanı adayımız Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül dedi. Genelkurmay Başkanı Org. Büyükanıt?ın ben biliyorum ama söylemem şakası, TBMM Başkanı Arınç?ın tepkisi, Gönül?ün adaylığını doğrular nitelikteydi. Başbakan ise yine ser verdi, sır vermedi.

SON 48 SAAT HALA SER VERİYOR SIR VERMİYOR (Radikal). Türkiye dün de cumhurbaşkanı adayını öğrenemedi. TBMM?deki 23 Nisanoturumunda gerilim vardı. Erdoğan adayı sadece kendisinin bildiğini söyledi.

İSİM ZİRVESİ (Sabah). Erdoğan ile Gül, cumhurbaşkanı adayının kendileri mi yoksa üçüncü bir kişinin mi olacağına dün geceki zirvede karar verdi.

ADAYI BİLİYORUZ AMA SÖYLEMEYİZ (Star). Cumhurbaşkanı kim olacak tartışmaları sürerken 23 Nisan resepsiyonuna katılan Erdoğan Arınç ve Büyükanıt aday konusunda aynı cevabı verdi.

YÜZDE YETMİŞ AKP DIŞINDAN (Tercüman). Köşk için önce Çubukçurüzgarı, ardından Gönül ismi dolaştı. Tercüman?ın yaptığı araştırmaya göre meclis dışından bir isim ağırlık kazanmaya başladı.

MİLLİ İRADE BURADA (Vatan). Cumhurbaşkanı adayını ne millet ne vekili biliyor. Herkes Erdoğan?ın iki dudağının arasından çıkacak ismi bekliyor.

BUGÜN HERKES ÖĞRENECEK (Yeni Şafak). Onbirinci Cumhurbaşkanı için bekleyiş bitiyor. Baş döndüren görüşme trafiği gerçekleştiren Erdoğan adayı bugün açıklama kararı aldı.

Görüldüğü gibi Hürriyet Erdoğan?ın aday olmayacağı konusunda isabet kaydederken, kesin isim bildirenler yanılmışlar. Tercüman gazetesi ise meclis dışından bir cumhurbaşkanı tahminiyle en büyük yanılgıya düşen gazete olmuş.

En doğru ve risksiz başlığı da Yeni Şafak atmış: Bugün herkes öğrenecek? Gerçekten de herkes öğrendi. Artık bize ?hayırlı olsun? demekten başka bir şey kalmıyor.

Bütün başlangıçlar genellikle güzeldir. Ancak sonunun ne olacağını kimse bilmez ve çok zaman da düşünmez. Bu yüzden dini literatürde bir işin hayırlı olması çok büyük anlam taşır. İster inanalım, ister inanmayalım doğrusu da bu değil midir?

Çırağan?da dillere destan bir düğünle evlenen çift, anlaşamıyorsa, iyi geçinemiyorsa, mutlu olamıyorsa ve kısa bir süre sonra boşanmak zorunda kalıyorsa, ortada hayırlı bir iş yok demektir. Bunun için hayırlı olması dileği gerçekten çok büyük önem taşır.

Bu manada yeni cumhurbaşkanımızın gerçekten millete, memlekete hayırlı olmasını temenni ediyorum .Bilindiği gibi 23 Nisan aynı zamanda TBMM?nin açılışının yıldönümü. Bu münasebetle mecliste bir oturum yapılıyor. Sayın Deniz Baykal hızını alamamış olmalı ki özel gündemle toplanan mecliste konuyu günlük siyasete getirip cumhurbaşkanlığı meselesini tartışmaya açıyor ve maalesef hiç de yerinde olmayan bir cümle kurarak, seçilecek cumhurbaşkanının kapıkulu olacağını söylüyor. Takdiri ve yorumu okuyuculara bırakıyorum.

CHP BAYRAMI GERDİ (Bugün). Çatışmacı zihniyet bayramı dinlemedi. Baykal Anıtkabir?e ve İstiklâl Marşı Anıtı?nın açılışına gitmedi. Seçilecek cumhurbaşkanına kapıkulu dedi.

MAALESEF ATAM (Güneş). Senin 87 yıl önce kurup milli egemenliği ilan ettiğin meclis, dün Çankaya?ya bir kapıkulunun çıkartılacağı tartışmasıyla sarsıldı.

BAYKAL GERDİ (Vakit). CHP Genel Başkanı Baykal dünkü sevinç ve coşkunun üzerine turp suyu sıkan açıklamalarıyla hem meclisi hem Türkiye?yi gerdi. Bu yöntemle cumhurbaşkanı değil, bir aileye kapıkulu seçilir diyen CHP genel başkanını Akparti milletvekilleri protesto edip kürsüye yürüdüler.

Sayın Baykal hırçınlığını bir türlü yenemiyor. Bunun altında belki şimdiye kadar hiç kazanamamış olmasının burukluğu, hep kaybetmesinin ezikliği yatıyor olabilir. Ancak devlet kademesinde daha soğukkanlı, daha az agresif davranan sakin, kararlı ve inandırıcı politikacılar görmeyi arzu ediyoruz 23 Nisan'da çok güzel bir geleneğimiz var biliyorsunuz. Çocukları önemli mevkilere oturtup onların görüşlerini alıyoruz. Bu yılki uygulamalarla ilgili manşetlere geçen iki haber var.

ÇOCUK BAYRAMI (Takvim). Köşk seçimiyle aylardır gerilen başkent, 23 Nisan?la nefes aldı. Başbakanlık koltuğuna oturan 12 yaşındaki Kamil, çok bilmiş edasıyla ülkeye neşe saçtı.

İkinci haber daha duygusal:

ACILI YÜREKLER İSYAN EDİYOR (Tercüman). Dün Tercüman?ın yayın yönetmenliğini bir şehit evladı yaptı. Şehit çocuğu Ahmet Ögel, Medya içler acısı, şehitlerini, Türk kültürünü unutmuş, tarihten haberi yok, halkı bilgilendirmiyor, dedi.

Gerçekleri daha iyi algılayıp milletimize daha iyi yizmet sunmamız lazım. Hepimiz üzerimize düşen görevi layıkıyla yapmak zorundayız.

Manşetlerdeki diğer haberler de şöyle:

FİLMİNİ GÖREMEDİ (Birgün). İzmir?de Büyükşehir Belediyesi?nin organ bağışı kampanyasının simgesi 7 yaşındaki Mert Faruk, tanıtım filmini göremeden yaşama veda etti.

Yorum : Gerçekten üzücü ve acıklı bir durum. Tanıtım filmi yayına girince, bunu haber vermeye giden Belediye yetkilileri, Mert?in ölüm haberini almışlar. Bunun üzerine yayından kaldırmayı düşündükleri film, ailenin de izniyle, ?başka Mertler ölmesin? sloganı eklenerek yeniden yayına verilmiş. Bu konularda duyarlı olmamız, hayat kurtarmaya devam edecektir.

PARS?IN RÖVANŞI İKİ AY SONRA (Hürriyet). Pars adlı filmde czaevinden çıkan uyuşturucu baronu ile servetine el koyan işadamının hesaplaşması anlatılıyor. Polisin takibe aldığı gerçek buluşma iki ay sonra gerçekleşecek.

Yorum : Çoğu zaman filmlerle gerçek hayat içiçe olur. Filmler bazen olmuş ve olabilecek olayları anlatırken, gerçek hayatta da filmlerden esinlenerek gerçekleştirilen olaylar vardır.

ANKARA?DAN TARİHİ DAVET (Türkiye). Herkes gözünü barış için yeniden Türkiye?ye çevirdi. Nükleer kriz tırmanırken hükümet AB ve İran?ı çağırdı. İki taraf yarın başkentte bir araya gelecek.

Yorum : Türkiye bu konularda tarafların güvendiği bir ülke. Şahsiyetli bir dış politika, adil bir davranış, çağdaş ve bilimsel bir tavır, bizim bu konularda önemimizi ve değerimizi daha da ortaya çıkaracaktır.

KORKMA DEVLET ARKANDA (Yeni Şafak), Malatya katliamının kilit ismi Emre'nin arkasından Devlet arkanda, misyonerleri sen halledeceksin diyen bir çete çıktı. Çeteyle irtibatı kuran kişi kendini Polat diye tanıttı.

Yorum : Böyle bir şeyin gerçekleşebilmesine ihtimal veremiyorum ama, Türkiye' de her şeyin olabileceğinden de habersi değilim. İnsanlar kendi kişiliklerini geliştiremedikçe, muhakeme ve mukayese yeteneğini geliştiremedikçe, benzer şeyler yaşamak kaçınılmazdır.

Aklı başında bir insan, devlet desteği benim arkamdaysa, yani bunu devlet istiyorsa ve destekliyorsa, neden ben diye düşünmez mi? Devletin istediğini yapacak, düşündüğünü gerçekleştirecek gücü ve adamı mı yok? Yazık? Demek ki gençlerin beyni sadece tek yönden yıkanmıyor.

ERMENİ DİASPORASI İŞGAL ALTINDAKİ YUKARI KARABAĞ?A PARA YAĞDIRIYOR (Zaman). Zaman sözde soykırım iddiasının yoğunlaştığı 24 Nisan öncesinde Ermeni işgali altındaki Yukarı Karabağ?a girdi. Binlerce Azeri?nin katledildiği, 800 bin kişinin mülteci durumuna düştüğü bölgeye, çeşitli yerlerden getirilen Ermeniler yerleştirilmiş. Masrafları ise diaspora karşılıyor.

Yorum : Söylenenlerle yapılanlar birbirine zıt olduğu sürece inanmak, güven duymak, mümkün olmaz. Kişi herkesi kendisi gibi bilir, denir ya, Ermeniler de sanırım buradan yola çıkarak suçlamalarda bulunuyorlar? Gerçekleri gözler önüne sermek lazım.