Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Şubat '07

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

24 Şubat Cumartesi

24 Şubat Cumartesi
 

CİN ÇIKMADI CAN ÇIKTI (Sabah)

Bugünkü ilk manşetimiz biraz trajikomik. Çarşamba günü Gözcü gazetesinin manşetinde verdiği Hastanede Vahşet haberini hatırlarsınız. Adana Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde hastabakıcılar tekme tokat hastalara girişiyorlardı. Televizyonda da bu görüntüler yayınlanmıştı.

İşte bu haber üzerine hastanede yatan 24 Yaşındaki Emrah Kaya, dayak atılıyor diye hastaneden alındı. İyileşsin diye de bir cinci hocaya götürüldü. Cinci hoca genç kızı bir odaya aldı, içeriye de kimseyi sokmadı.

Ancak Emrah’ın cinini çıkarmak isterken canını çıkardı. Zavallı kız cin çıkarma seansında ölmüştü. Yapılan incelemede kızın üzerinde darp izlerine rastlandı. Kızın üstünde zıpladığı iddia edilen cinci hoca gözaltına alındı.

OLAN EMRAH’A OLDU (Posta)

Aynı haberi Posta gazetesi bu şekilde verdi. Cinci hoca uyuşturucudan içeriye girip orada değişim geçirmiş ve çıktığında kendini şıh ilan ederek cinciliğe başlamış bir sabıkalı…

KİTAP DÜŞMANININ BAĞIŞINI REDDEDİN (BirGün)

12 Eylül’ün Konsey Başkanı Orgeneral Kenan Evren, yaşlılığı nedeniyle kitaplarını Muğla Üniversitesi’ne bağışlamak isteyince, bir kısım öğretim üyesi tepki gösterdi ve kitapların üniversiteye alınmamasını istedi.

Bu şekilde kendisini aklamaya çalıştığı iddia edilen 7. Cumhurbaşkanı Kenen Evren döneminde bazı kitaplar yasaklanmıştı.

Yasal çerçevede bir protestoyu, demokratik bir hakkın kullanımı olarak görüyorum. Ancak kitapların reddedilmesi, üniversiteye alınmaması gerektiğini düşünmüyorum.

ÇETEBAŞI MUHBİR ÇIKTI (Akşam)

Öyle bir ülkede yaşıyoruz ki, hangi taşın altından ne çıkacağı hiç belli olmuyor. Sauna çetesinin lideri Kasım Zengin’in avukatı müvekkilinin 10 yıldır polis istihbaratı için çalıştığını söyledi.

Avukatı, Zengin’in polise yardımcı olduğu bazı olayları da anlattı. Emniyet yetkilileri ise iddiayı incelediklerin söylediler.

DEVLETİN ADAMIYIM (Star)

Aynı haberi Star gazetesi bu şekilde verdi.

MGK GÖRÜŞME KAPILARINI AÇTI (Hürriyet)

Hükümetle Asker uzlaştı. Ne güzel… Aynı hedeflere elele gidildiği takdirde yolculuk hem kısa sürer, hem de beklenen netice kolay alınır. Günlerdir tartışılan bir konuda MGK’dan görüş birliği çıktı.

Kuzey Irak’tan yönelen PKK tehdidi ve Kerkük’ün Statüsü konusunda siyasi ve diplomatik çaba kararı alındı. Doğrusu da buydu.

Başbakan Erdoğan, biz çözümü masada arıyoruz. Kimse bizi masanın dışına çekmeye gayret etmesin, dedi.

TÜRBAN DİPLOMASİSİ (Cumhuriyet)

Diplomasi, gerçekten çözümsüzlüğü bile çözebilecek sihirli bir anahtar. Elbetteki işinin ehli kimseler tarafından yapılırsa…

Cumhuriyet gazetesinde de bir başka çözüm haberi var. Bilindiği gibi Başbakanın eşi türbanlı olduğu için cumhurbaşkanının davetlerine katılamıyor. (Bu da aslında ayrı bir trajikomik hadisedir). Önümüzdeki günlerde Hollanda kraliçesinin Türkiye ziyareti var.

Bu ziyarette Kraliçenin Emine Erdoğan’la görüşmesi Çankaya’da olamayınca, Kraliçe Beatrisk’in Erdoğan ailesini kabulünü başbakanlık konutunda yapması istendi. Hollanda bu teklifi kabul edince bir problem diplomatik kanaldan çözülmüş oldu.

GASP VAR, ÇATIŞMA VAR, ÖLDÜRME VAR, SUÇLU YOK (Radikal)

Üç kişilik bir gasp çetesi, bir marketi soydu. Sonra bu şahıslar market sahibiyle karşılaşıp çatışmaya girdiler. Soygunculardan biri vuruldu, sonra da öldü.

Marketçi meşru müdafaadan, gasp zanlıları da delil yetersizliğinden berat ettiler. Çok şey olmuştu ama hiçbir şey olmamış gibiydi.

BUNUN ADI HAİNLİK (Gözcü)

Şu anda AB uyum yasalarından en çok faydalanan kesim, suç işleyenler. Bunların içinde siyasi suçlular da var. Demokrasi ve insan hakları adına en çok savunulan ve arka çıkılanların başını da yine siyaset ve fikir suçluları çekiyor.

Şu anda ülkede yoğun olarak mazlum rolu oynayan bu kesimin mensupları arasında, Kürt aydınları başta geliyor. PKK ideolojisine yakın duran bu insanlara karşı, demokratik platformda yakınlık gösterildikçe, bunlardan bir kısmı maalesef her fırsatta bölücü hedeflere doğru bir adım daha atmayı ihmal etmiyorlar.

Amacı aşan davranışlarıyla, bazı DTP mensupları, PKK ideolojisine olan yakınlıklarını ortaya koymayı da bir marifet sanıyorlar.

Bir Belediye başkanı Kürdistan haritası çizdiriyor ve bunu simge olarak bir parkta havuz şekline getiriyor.

Bir başkası başbakana Kürtçe mektup yazıyor, sonra da cevap alamadım diye savcılığa suç duyurusunda bulunuyor.

Bir diğeri ise, Kerkük’e yapılacak bir müdahaleyi, Diyarbakır’a yapılmış sayarız, diyor.

Bunları üstüste koyduğunuz zaman ortaya çıkan gerçeğin adı sizce nedir?

BU NE CÜRET (Takvim)

Aynı konuyu Takvim gazetesi de bu şekilde başlığa taşımış.

DÜNYANIN EN PAHALI YALISI (Bugün)

1880’lerde yaptırılan Yeniköy’deki Erbilgin yalısı, Forbes dergisi tarafından dünyanın en pahalı yalısı seçildi. Dünyanın en pahalı konutu sıralamasında beşinci sırada olan yalının 100 milyon dolar değerinde olduğu söyleniyor.

TOPBAŞ GİYOTİNİ (Güneş)

İstanbul trafiğine çözüm bulmak için yapılan bariyerler, maalesef kazalara sebep oluyor. Daha önce de yaşanan kazaların bir benzeri daha meydana geldi. Suçun kimde olduğuna elbette yetkililer karar vereceklerdir ama, bariyerler gerçekten işe yarayacak yerde tehlike oluşturuyorsa, bir çözüm bulunması gerekir.

Sürücü hatalarından kaynaklanan bir şey varsa, suçu da hemen birilerine atmamak lazım diye düşünüyorum.

YIK YIKAMAM, YAP YAPAMAM (Milliyet)

Kaçak binalar tam bir kâbus. Ne yıkılabiliyor, ne adam gibi yapılabiliyor. Tabiiki sorunun temelinde yatan, kuralların zamanında tam ve adaletli şekilde işlememiş olması. Paranız varsa her şeyin bir biçimde çözümlenebileceği inancı, seçim yatırımı olarak bir gün her konuda bir af çıkacağı beklentisi, insanları âdeta suç işlemeye teşvik ediyor.

Çünkü her alanda, kurallara uygun yaşayanlar, yasaların buyruklarını yerine getirenler, devlete zorluk çıkarmayanlar, hep zarar gördüler. Tam tersine kuralları çiğniyenler de bundan menfaat sağladılar. Bu şartlarda kimden nasıl bir davranış bekleyeceksiniz.

Acarkent meselesi de aynı kategoride değerlendirilebiler. Şimdi buradaki kaçak binaları yıkılmasını milli servetin ziyanı olarak gören bir anlayış var. Doğru, ama hep böyle hareket edersek kanunsuzluğun önüne geçebilir miyiz? Asla… Peki bunları yıkarsak her şey düzelecek mi? Hayır… bunun gibi binlercesine izin verilmiş, ruhsat verilmiş. O zaman gerçekten yazık oldu, milli servete diyeceğiz. Ne içinden çıkılmaz bir durum…

HARAMDA ŞİFA YOKTUR (Milli Gazete)

Spor Toto’nun “Ekmeğimizi bölüşüyoruz” reklamına karşı Milli Gazete’de böyle bir tepki gösterildi. Ekmek bizim kültürümüzde kutsal kabul edilir. Her şeye basıp geçenler bir lokma çamurlanmış ekmeği bile öpüp başına koyarak yerden kaldırırlar.

İşte en büyük nimetlerden biri olarak kabul edilen ekmeğin bu şekilde kumar olduğu bilinen bir sistemin reklamı için kullanılmasına sitem edildi. Bundan da Akparti hükümeti sorumlu tutuldu.

UTANDIM (Vatan)

Türkiye Büyük Millet meclisi Başkanı Bülent Arınç Akpartinin son grup toplantısında yaşanan amigolu, sloganlı gösteri için, üzüntü içinde utanarak izledim, dedi.

Denizli’den gelen bir grup gencin, tribün şovlarını andıran bir edayla mecliste sloganlar atıp gösteri yapmasını, meclisin saygınlığına karşı olumsuz bir tavır olarak gören Arınç, Çiller zamanında başlayan bu tür hareketlerin, gelecek dönemde yeniden başkan seçilirse önüne geçeceğini söyledi.

AB'YE TARİH UYARISI (Türkiye)

Devlet bakanı ve başmüzakereci Ali babacan 10 Ocak’ta yapılan toplantıda Türkiye’nin kendi yol haritasını hazırlamasının kararlaştırıldığını söyledi.

Bundan sonraki takvimin Türkiye’nin istediği şekilde olması gerektiğine işaret eden Babacan, AB bizden bir takvim isteyecekse üyelik tarihimizi de belirlemesi gerekir dedi.

İşin püf noktalarını çözdüklerini söyleyen bakan, bundan sonra sürekli Türkiye’nin kazanacağı dönemin başlayacağına dikkati çekti.

BABACAN'DAN AB'YE TAKVİM RESTİ (Vakit)

Aynı konu Vakit gazetesinde bu şekilde işlendi. Bu zamana kadar hep Türkiye’nin AB’ye ne zaman hazır olacağının konuşulduğundan bahseden Babacan, bundan sonra AB’nin Türkiye için ne zaman hazır olacağı tartışılacak, dedi.

AB HEDEFİNDEN VAZGEÇEMEYİZ (Yeni Asya)

AB konusunda bir destek de Sabancı Holding yönetim kurulu başkanı Güler Sabancı’dan geldi. Yeni Asya’nın haberine göre, Sabancı, bu uzun bir süreçtir, bu yoldan vazgeçmemek hepimizin görevidir, moralimizi yüksek tutmalıyız ve yolumuza devam etmeliyiz, dedi.

TÜRKİYE'Yİ YILDIZ YAPAN 10 NEDEN (Yeni Şafak)

İstanbul’da başbakan Erdoğan’la görüşen uluslar arası dev şirketlerin tepe yöneticileri, Türkiye’yi yatırım ve yönetim merkezi seçmelerinin nedenlerini anlattılar ve bunları şöyle sıraladılar:

Ekonomik ve siyasi istikrar

Ortadoğu, Ortaasya'ya 1, 5 saat

Avrupa'nın kilit ve yükselen pazarı

Kalifiye yönetici eleman çokluğu

Kaliteli personelde dünyada 8'inci

Kaliteli ürün üretme imkanı

Dünyanın 17'inci, AB'nin 7. büyük ekonomisi

AB'ye göre işçi maliyeti hala ucuz

Nüfusunun yüzde 50'si 25 yaşın altında

AB üyesi olma yolunda

GÖNÜLLÜLER ABD'Lİ MİLLETVEKİLLERİ ŞAŞIRTTI

TÜRKLER KAPIMIZI HİÇ ÇALMAMŞTI (Zaman)

Amerika’daki Türk gönüllü kuruluşlar, yeni bir seferberlik başlattılar ve farklı bir eyleme giriştiler. Soykırım tasarısı ile ilgili olarak, ilgili kurumlara fakslar çekiyorlar, mailler gönderiyorlar, heyetler halinde gidip parlamenterlerle görüşüyorlar.

Şimdiye kadar bu tür faaliyet yapmayan Türklerin bu girişimlerinin çok faydalı olduğu, Amerikalı parlamenterlerin de şimdiye kadar böyle bir şeyle karşılaşmamış olmadıklarından dolay şaşkın oldukları, ama sonuçtan da memnun kaldıkları belirtiliyor.

Yarın yeniden birlikte olabilmek umuduyla…

 
Toplam blog
: 859
: 979
Kayıt tarihi
: 21.06.06
 
 

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu, ekonomik..