28 Şubat hüznü var üzerimde

28 Şubat post modern darbe diyenler de oldu,

Bir delinin kuyuya attığın taş diyen de.

Demokrasinin rutinin dışına çıktığının iddia edenler de oldu,

Demokrasiye balans ayarının takıldığını iddia edenler de.

Kimine göre 28 Şubat bin yıl sürecekti,

Kimine göre 28 Şubat ve hazırlayanlarıyla birlikte tarih oldu.

Kime ne oldu onu bilmem ama,

28 Şubat hüznü var üzerimde…

Zira nazarımda bin yıl sürer diyenler de haklı sözünün hüznünü atamıyorum üzerimden

Delilerin kuyuya attığı taş diyenlerle hüznüm artıkça artıyor.

Dün bu Ucube anlayışı destekleyip alkışlayanlar,

Bugün tükürdüğünü yalamak, attıkları taşı çıkarmak için çırpınıp durduklarını görüyorum.

28 Şubat bin yıl sürenlere hak veriyorum;

Zira 28 Şubat zihniyetini temsil eden, apolet serilerinin yan yana gelerek halka zorla onaylattıkları mevcut Anayasa değişmediği müddetçe 28 Şubat devam eder.

Milli Güvenlik Kurulu’nun 28 Şubat 1997 tarih ve 406 sayılı kararı yürürlükte olduğu müddetçe devam eder bu süreç.

Rejim aleyhtarı irticai faaliyetlere karşı alınması gereken tedbirler saçmalığı revaçta ve yürürlükteyse bin yıl da sürer, on bin yıl da.

Üzerinden 13 yıl geçmesine rağmen,

Sonuçlarına iliklerimize kadar katlanmak zorunda kaldığımız 18 adet despot kararlar dizisi sonlandırılmadıkça “bitti” demenin gülünç olacağını düşünüyorum.

Dine, dindara, özgürlüğe vurulan neşter olmaya devam ettiği müddetçe bitmeyecektir.

Omuzlar da değil ama kalpten atılamayıp yerinde duran apoletler anlayışı devam ettiği müddetçe bitmeyecektir.

Bitmedi de zaten...

Her sabah yeni bir isimle uyandığımız darbe şekillerini tarlada çalışan Hasan dayının yapacağı işler olmadığına göre süreç bütün azametiyle devam ediyor.

Halkına, milletine duyulan kin ve öfke tükenmedikçe bitmeyecektir.

İnkârcı ve ötekileştiren zalim bir anlayış kalplerden silinmedikçe bu süreç devam edecektir.

28 Şubat sürecini hazırlayanlara asrın Oscar’larını vermeyi teklif ediyorum.

9 dalda ödül alacak bu film,

Yıllar geçse de seyretmeye değer bir filmdi bu.

Senaryosundan, figüranına,

Ses ve görsel efektlerinden,

Yönetmen ve yapımcısına kadar,

Her dalda Oscar ödülüne layık bir film.

Eski Yeşilçam Filmlerinden esinlenerek hazırlanan,

Bu milletin hiç de yabancı olmadığı verilerek toplanarak yapılan film,

Her izlendiğinde ibretlik sahneler bulmak mümkün olmuştur.

Din istismarından,

Kadın istismarına,

Duygu istismarından,

Düşünce istismarına,

Atatürk istismarından,

Görev istismarına kadar her konunun ustaca istismar edilerek çekilen film,

Hâsılat rekorları kırmış,

Kapalı gişe oynamıştı.

Peki 28 Şubat Filmine Oscar ödülünü kim vermeli.

Tereddütsüz Başbakan vermeli diye düşünüyorum.

Adalet ve Kalkınma Partisi vermelidir derim.

Zira Adalet ve Kalkınma Partisi 28 Şubat çocuğudur.

28 Şubat Adalet ve Kalkınma Partisini doğurmuş olup,

Bugün AK Parti varlığını 28 Şubat ucubesine borçludur.

Halk despotluğa, demokrasi dışı yaptırımlara dur demek için AK Parti demiştir.

Türkiye Şubat soğuğunu iliklerine kadar hissedip,

Bir nebze rahatlayıp, ısınmak için demokrasi dersi vermiştir.

28 Şubatla Demokrasiye balans ayarı takmak istekleri kursağında kalmış,

Kendi bacaklarına en küçüğünden birer adet kurşun sıkmış,

Kendileriyle bir ömür uğraşacak yeni bir lider doğdu.

Geçmiş ola.

http://www.servetbeki.com/