28 Şubatla ilgili kimler yargılanacak?

Ülkelerin gelişmişlik göstergelerinden birisi de ‘Hukukun üstünlüğü’ ilkesidir. Eğer bir ülkede hukukun değil, üstünlerin hukuku varsa o ülkeye gelişim bir ülke denilemez.

Hemen aklıma geliveren şu hikâyeyi anlatarak başlamak istiyorum.

Bu hikâye Hukuk’un ne denli önemli olduğunu gösteren en önemli hikâyelerden birisidir.

 “Beşinci çan”ın hikâyesini biliyor musunuz?

Hani krallığın hüküm sürdüğü çağda şehrin merkezindeki kulede büyük bir çan vardır...

Bir vatandaş öldüğünde çan bir kez çalar...

Bir asilzade öldüğünde iki...

Kralın adamlarından birisi öldüğünde üç…

Kral öldüğünde dört defa...

Bir gün kralın mahkemesindeki yargıçlar insanların vicdanını sızlatacak kararı vererek, bir masumu mahkûm ederler...

O gün çan beş kez çalar...

Herkes koşup çan kulesinin altına gelir...

Çancıya sorarlar:

“Kraldan daha büyük ölen kim?”

Çancı cevap verir:

“Adalet öldü...”

Bu günlerde adalet bizde de öldü mü?

Bir bakıyorsun insanlar suçlarını bile bilmeden yıllarca içeride yatıyor…

Bir bakıyorsun, görevini yapan savcılar görevlerinden alınıyor, yerlerine atananlar ise suçun vasfını değiştirip, iyi hal nedeniyle verilecek cezanın yarıya indirilmesini talep ediyorlar!

Hangi davadan bahsettiğimi anlamışsınızdır…

Son günlerde dibine bile ışık vermeyen Fener’den…

Bu günlerde moda darbecileri yargılamak…

Ne kadar güzel bir olay…

Darbe yaparak, insanlara acı çektirip demokrasiyi rafa kaldıranların yargılanması elbette iyi. Ancak Hak, adalet, demokrasi diye ortalığı çınlatanlara sormak gerek; bu yargılama kimleri kapsayacak?

Örneğin 28 Şubatçıların askeri kanadı gözaltına alınırken, medya, devlet ayağı da sorgulanacak mı?

Mesela Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, o zamanlar Devlet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü idi. O kararların uygulanmasının altında onunda imzası var.

Orta yerde bir sürü gazeteci ve siyasetçinin de ismi geçiyor. Örneğin Süleyman Demirel’in, Gazeteci Uğur Dündar’ın isimleri bazı kalemşorlar tarafından iddia ediliyor. Buna birkaç işadamının da ismi eklenirse hiç şaşırmamak gerekiyor.

Sizin anlayacağınız 28 Şubat’a destek veren herkesin sorgudan geçirileceği orta yerde fısıldanıyor!

O zaman Fethullah Gülen’de sorgulanacak mı?

Yaptığım bir araştırmada 28 Şubat’a en büyük desteği Fetullah Gülen veriyor.

Fetullah Gülen 16 Nisan 1997'de Kanal D'den Yalçın Doğan'a verdiği röportajda; askerlerin anayasanın kendilerine verdiği yetkiyi kullandıklarını belirterek;

"Askerlerimiz bir yönüyle yaptıkları bazı şeylerden ötürü bazı çevrelerce, belki antidemokratik davranıyor sayılabilirler. Ama onlar konumlarının gereğini anayasanın kendilerine verdiği şeyleri yerine getiriyorlar. Hatta dahası, ben zannediyorum, onlar, bazı sivil kesimlerden daha demokrat."

"Herhalde onların temsil ettikleri kuvvet şu partiler arasında birbirini istemeyen insanların elinde olsa bir gece hızlı bir baskınla gelirler hasımlarını bertaraf ederler onun yerine otururlar."

"Kuvvet ellerinde olduğu halde çok mantıki davranıyorlar. Çok muhakemeli davranıyorlar. Epey zamandan beri, his öne çıkmıyor burada ve kuvvet, güç gösterisi şeklinde öne çıkmıyor. Bana demokraside daha dengeli geliyorlar, o açıdan." Diyor.

Şimdi her şeyi bilenlere sormak lazım, bu sözler de yargılanacak mı?