Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Ekim '12

 
Kategori
Güncel
 

29 Ekim Biz nereye geldik ?

29 Ekim Biz nereye geldik ?
 

Öncelikle hepinizin geçmiş bayramını kutluyorum. Bana gelince uzun bir tatilim her zamanki gibi olmadı, çalışmaya devam ettim benim gibi birkaç arkadaşımla beraber. Ve dün nihayet geçmiş bayram ziyaretlerimden ilkini ve sonuncusunu gerçekleştirmek üzere akrabalarıma gittim.

Oturmuş kahvelerimizi içerken emekli “Hakim” olan akrabam kuzenime seslendi; " Face deki yazıyı göster belki Engin bir cevap yazar!"  Ne olduğunu anlamadığım için merakla kuzenime baktım o ise iç çekerek telefonundan henüz lisede öğrenci olan ve Anadolu’nun küçük bir kentinde yaşayan amcaoğlunun Face üzerinde yayımladığı 29 Ekim kutlamamasını okuttu.

Neler yoktu ki o duvar yazısında! Hiçbir tarihi dayanağı olmayan çeşit çeşit suçlamalar Atatürk ‘e yöneltilmiş olan. Ana başlık ise 29 Ekim Cumhuriyet Bayramını niçin kutlayacağız ki?

Şaşırdım. Benim şaşırmama hacet yok amca perişan böyle bir yazıyı okuduğu için kuzenler perişan… Cevap yazma ve yazmamanın karmaşası içerisinde öylece duruyorlar. Sadece şunu söyledi emekli Hakim; öz amcamdan daha iyi tanıdığım, sevdiğim saygı duyduğum; Atatürkçü; aydın ve çocuklarını bu doğrultuda yetiştirmiş olan akrabam;

“Benim öz yeğenim; onu nasıl yetiştirdik ki! Böyle bir görüşe sahip olabildi bizlere rağmen! “  Kuzen cevap verdi ; “ ahh bizim her Atatürkçü söylemlerimizde içinden küfür etti demek ki bizlere “ Amcam devam etti “ Eğer bu çocuk böyle olduysa! Biz nereye gidiyoruz”

Derin bir acı aile üzerinde.

Biz nereye gidiyoruz?

İçimdeki üzüntünün ne derece olduğunu anlatamam sizlere!  Bugün Konya’da ilkokul çocukları başlarında öğretmenleri ile “Umre” ye gönderiliyor. Çocuklar diyorum! Bizlerin zamanında “ Anıtkabir, İlk Meclis” ziyaretleri düzenleniyordu. Nereye geldik? Hangi zamanda nasıl, nerde kaçırdık ipin ucunu? Ne zaman ve nasıl yerleşti ( - rildi )  yeğenlerimizin içine Atatürk ve yaptıklarının nefreti? .

Haberleri izliyorum.  “Cumhuriyetimiz” ; kanla yoğrulmuş bu topraklarda atamın ve atalarımın ön görüsü, dehası ve fedakârlıkları ile kazanılmış. Şimdi layıkı ile kutlayamamanın ezikliğini, üzüntüsünü ve en fecisi kutlamak için çaba harcayan “bizlerin” ne kadar da azınlıkta kaldığını dehşet içerisinde görüyor ve yaşıyorum. Kendimi sorguluyorum! Atamın resimini çizdiği “ATATÜRK KADINI”  olabildim mi? Evet tahsil, medeniyet, çok okuma! Hayıflanıyorum dahasını, fazlasını yapmalıydım. Daha çok okumalıydım daha farklı yerlerde görev yapmalıydım. Çocuğum olmalıydı benim izimden gidecek! Daha çok konuşmalıydım küçüklerimle, daha çok aşılayabilmeliydim onlara tarihimin gerçeklerini. Daha fazla mücadele etmeliydim karşı görüşlerdeki arkadaşlarımla demokratik platformlarda.

Belki her birimiz daha farklı yol çizmeliydik kendimize. Elimizden uçup gittiğini daha erken fark etmeliydik. Belki o zaman yeni nesillerin yüreğine bu denli “ ATATÜRK NEFRETİ” nin kazınmasını engelleyebilirdik.

Yazıklar olsun bizlere…    

 
  

 
Toplam blog
: 200
: 959
Kayıt tarihi
: 21.04.08
 
 

Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Arkeoloji Bölümü mezunuyum . Maalesef bir tak..