- Kategori
- Siyaset
29 Nisan'da Çağlayan gibi aktılar
Ülkemin dört bir köşesinden gelen yurdumun aydınlık insanları oradaydı...
Çiftçisi, köylüsü, işçisi, memuru, mühendisi, kadını, kızı, erkeği herkes oradaydı.
Bu sefer bir fark daha vardı ama...
14 Nisan'da meydanda olmayanlar da vardı bu kez...
Kıyıdan köşeden bakıyorlardı, yayınlıyorlardı, yazıyorlardı neler oluyor diye...
Bir şeyler oluyordu Türk Halkı uyanıyor muydu ne???
Hemen dikkat kesilmişlerdi...
Birden irkildiler çünkü bu insanların hassasiyetlerine ordu da destek vermişti!!!
Balıklama atladılar buna böyle şey olamaz diye... Demokrasi vardı hem...
İyi de Tandoğan ve Çağlayan'da toplananlar ile orduda demokrasi istiyordu...
Sorun neydi pekiyi?
Sorun bakış açısı idi...
Demokrasi için, bir 1000 yıl daha birarada yaşamak için,
Farklılıklar içerisinde ama birbirine inançlar üzerinden, semboller üzerinden baskı kurmadan yaşamak için,
Özde ve sözde LAİK olmak ve herşeye böyle bakmak gerektiği için,
Herşeyin "oy sayısı" olmadığı bir demokrasi için,
Atatürk'ten beri böyle olduğu için,
Cumhurun başının ve eşinin böyle olması gerektiği için...