3. Boğaz Köprüsü'nü istemiyorum

Bir İstanbul’lu olarak 3. köprüye karşıyım. Bir İstanbul sevdalısı olarak 3. köprüye karşıyım. Biz İstanbullular olarak 3. köprüye var gücümüzle tepki göstermeliyiz. Eğer merkezi yönetimlere sesimizi duyurabilirsek. Milliyet Blog bizim için bir fırsat, onca üye bir olup sesimizi belki daha iyi duyurabiliriz.

Dün, ATLAS dergisinin Mart sayısını aldım. Dergiyi burada tanıtmama gerek yok sanırım. Uzun soluklu, ciddi bir coğrafya ve keşif dergisi. Son sayısında 3. Köprü işlenmiş. Alın okuyun. Burada sizlere bazı satırları aktarmak istiyorum.

İTÜ İnşaat Fakültesinden Prof. Haluk Gerçek “Her köprü kendi trafiğini oluşturur. Ortalama 5 yıl içerisinde yarattığımız kapasitenin %80 i yeni oluşan trafikle dolar” diyor ve ekliyor “Avrupa’ya göre kişi başı araç sayısı düşük ama biz İstanbullularda otomobilleri ile her gün trafiğe çıkma alışkanlığı var”

Karayolları Genel Müdürlüğü, İstanbul üzerinden yapılan transit geçiş oranının %2, 85 olduğunu söylüyor.

Boğaziçi Üniversite İnşaat Fakültesinden Prof. Semih Tezcan “2005 de iki köprüden geçen araç sayısı 130 milyon civarı. Ortalama %6 artışı kabul edersek 2020 de 320 milyon araç geçecek demektir. Bu mantıkla 3. değil 4. ve 5. köprüler gündeme gelecek” diyor.

İstanbul’un temel tarfik sorunu raylı toplu taşıma sisteminin olmaması. Raylı sistemle taşıma payının bazı modern şehirlerdeki durumu şöyle, Londra %72, Paris %87, Moskova ve New York da %77, Tokyo’da %96. İstanbul da ise %10. Dergi bu noktada şu soruyu soruyor, İnsanları mı, yoksa araçları mı karşıdan karşıya geçireceğiz? Trafik sıkışıklığını ve iki yaka arasındaki ulaşımı rahatlatmak amacı ile önerilen köprüler kente nüfus artışını ve plansız büyümeyi getiriyor. Birinci köprü, kentin gelişimini kuzeye yönlendirmiş, ikincisi ile su havzalarında yerleşim körüklenmiş. Üçüncü köprü ise İstanbul’un kuzey şeridindeki ormanlarımızı tahrip edecektir. Üçüncü köprünün tahmini kuzey geçiş rotasında yapılan çalışmada yaklaşık 315 hektar orman yok olacakmış.

R.T.Erdoğan’ın 1995 yılında 3. köprü için cinayet dediğini hatırlatıyorlar. Daha fazlası derginin Mart sayısında. Son olarak, Köprüler medeniyetin simgesidir, tüm dünya bunu kabul eder. Ancak medeni dünya biliyor ki araçların değil insanların ulaşımı önemli, atmosferde karbondioksitten ziyade oksijen olması önemli.
Sevgi ile kalın....