Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Şubat '09

 
Kategori
Futbol
 

3 yanlış 1 doğruyu götürür

3 yanlış 1 doğruyu götürür
 

Fenerbahçe'de kabus yeniden boy gösterdi. İlk yarının başlarında olduğu gibi Fenerbahçe yine aynı tedbirsizlik ve disiplinsizlikle zirveden uzaklaşıyor. Geçen yazımda nokta transferler ile Fenerbahçe'nin şampiyonluk şansının yüksek olduğunu belirtmiştim fakat bunu sokaktaki adam bile söylerken, Sayın Aragones ve Aziz Bey "Eyes wide shut" şeklinde "izliyorlar".
Geçen seneki Fenerbahçe ile bu seneki Fenerbahçe arasındaki uçurumun nedenleri neler sizce? Bana ilk bakışta;
-Transfer yapmak için yapılan transferler
-Yanlış teknik direktör ve yanlış sistem
-Belirli periyodlarda gerçekleşmesi gereken fakat yapılamayan revizyon
-Başkanın inatçı ve basmakalıp tavırları
-Ve takımın isteksizliği

Bu nedenleri bir araya getirdiğimizde Fenerbahçe'nin tam bir emekliler takımı olduğunu görebilirsiniz(Gökhan Gönül ve Lugano hariç). Bu isteksizliği nasıl izah etmeli anlayamıyorum! Neyiniz eksik sizin? Destek, sevgi, para, poh pohlanma eee? Bir zahmet çıkında haftada bir kez şu taraftarın koltuklarını kabartın! En son ne zaman "Ulan ne güzel oynadık be" dediğimi hatırlayamıyorum.

Yanlış ve yersiz transferler konusuna değinmek istiyorum; Sayın başkan Carlos'un da isminden öte bir dünya yıldızıyla anlaştığım diyordu bunun cevabı Güiza mı? Yanlış yapabilirsiniz, hata yapabilirsiniz ama taraftarı salak yerine koyamazsınız. İspanya'nın vasat bir takımında "bir" sezon gol kralı olmuş bir adamı star yapıp, allayıp pullayıp dünya yıldızı yapma yetkiniz yok. Görünen köy klavuz istemez. Hele hele o star dediğiniz adam "Bu takım playstation da bile gol atamaz, Eto gelse gol atamaz" gibi küstah ve kendini bilmez bir şekilde açıklamalar yapıyorsa buna seyirci kalan, dünya yıldızını getirdik diyen yönetimin ağzını açıp bir şey demesi gerekir. Çok merak ediyorum bu açıklamayı Selçuk, Gökhan gibi Türk futbolcular yapsa ne diyeceklerdi? Güiza efendi de böylece vicdanını rahatlattı sanırım, üzerinden attı bütün sorumluluğu! Aldığı milyon avroları geceleri daha rahat yiyebilecek artık!

Unutma Başkan, 3 yanlış 1 doğruyu götürür. Fenerbahçe için yaptıkların hiç bir şekilde göz ardı edilemez ama göz göre göre bir seneyi harcamak ve bunun ilerki senelere tesiri yadsınamaz. Türkiye'de hayal olan isimleri kulübe katman, kendi imkanlarımızla, başkasının eline bakmadan, projelerle maketlerle bizi oyalamadan Türkiye'nin en iyi stadını yapman, onlarca tesis kazandırman, Fenerbahçe'yi ekonomik açıdan Avrupa'nın en iyi 19. kulubü yapman bizi gerçekten gururlandırmıştır fakat gel gelelim bu seneye gönül razı değil, susamıyoruz başkan. 11 senedir yaptıklarını bir senedeki kötü gidişle karalıyorlar başkan. Dilerim bunlar Aydın Örs'ün, Kutlualp'in, Saran'ın ahları değildir, aheste aheste çıkmaz inşallah başkan. 3 yanlış 1 doğruyu götürmeden taraftarla inatlaşmadan, gönüllere su serpmek büyük başkanın işidir.

Taraftara çağrı;
Sevgili Fenerbahçeliler, hepimizin bildiği gibi bu sezon işler yolunda gitmiyor, ama gidecek. Her karanlıktan bir çıkış yolu vardır. Bize düşen tek görev takımımız gösterdiği eforla "haketmesede" onlara destek olmaya devam etmektir. İkinci görev ise muhalefet ederken takıma ve Fenerbahçe'ye zarar vermemektir. Eleştirlerimiz yıkıcı değil, yapıcı olmalıdır. Biliyorsunuz ki bizim bu isyanımız ve sıkıntımıza rakiplerimiz bıyık altından gülmektedirler. Biz aciz değiliz, bir sezonda birşeyimizi kaybetmeyiz ama Fenerbahçemizide küçük düşürtmeyiz. Herkesin isyanı, sıkıntısı iyi günler içindir, dilerim herkes gönlündeki Fenerbahçe'yi izler "bir gün".

Son sözüm Semih'e. Okuduğumuz kadarıyla Juventus ve Avrupa'dan bir başka kulüpten teklif almışsın. Hiç şüphem yok ki şu Güiza ve Kezman'a tanınan tölerans sana tanınsaydı şimdiye çoktan zaten o kulüplere gitme kapıları tamamen açılmıştı sana. Ve yine hiç şüphem yok ki sen Fenerbahçe'nin önümüzdeki 5 sezon forvet ihtiyacını rahatlıkla karşılayabilecek kapasitedesin. Bir Fenerbahçeli olarak ve senin geleceğini düşünerek artık Avrupaya gitmeni isterim. Seni kulübede paslatırlarken düşünmeni istediğim tek şey senin bizim gönlümüzde yerinin ap ayrı olduğu ve seni her zaman desteklediğimizdir.

Saygılarımla,

Ömer Erünsal

 
Toplam blog
: 5
: 381
Kayıt tarihi
: 13.01.09
 
 

1985 İstanbul doğumluyum. İstanbul Ticaret Üniversitesi İşletme Bölümü son sınıf öğrencisiyim. Bilid..