Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Ağustos '18

 
Kategori
Sinema
 

30. İstanbul Film Festivali Ondördüncü Günü "Abla" İki Film İzler: Chico ile Rita ve Bir Kadın Me...

30. İstanbul Film Festivali Ondördüncü Günü "Abla" İki Film İzler: Chico ile Rita ve Bir Kadın Me...
 

Chico ile Rita, film afişi


15 Nisan 2011 Cuma günü "abla"nın ilk filmi, 2010 Hollanda Canlandırma Festivali Büyük Ödülü almış bir canlandırma; İspanya-İngiltere 2010 yapımı Chico ile Rita: Yönetmenler Fernando Trueba, Javier Mariscal, Tono Errando, seslendirenler Limara Meneses, Emar Xor Oña, Mario Guerra...

Küçük grubuyla bir kaç yıl önce  -"Fidel ölmeden..." fikriyle- ziyaret ettiklerinde çok etkilenen "abla"nın, -Hindistan için de dediği gibi- "bir başka ülke değil, başka bir gezegen!" Küba'da, 1948'de başlayan, şarkıcı, dansçı Rita ile yetenekli piyanist Chico'nun aşkı, eski Türk filmlerindeki gibi, içki, araya giren kadınlar, her ikisi üzerinden para kazananların entrikaları yüzünden kesintilerle sürer. Sevgililer bir araya geldiklerinde, aradan, sevgilerini hiç de azaltmayan 40 küsur yıl geçmiştir. Amerika'da bir dönem -bir yıldız için bile- siyah olmanın anlamı, Küba'nın devrim öncesi ve sonrası, caz müziğiyle hemhâl olmuş çizgi ile rengin muhteşem anlatımıyla, çizgi üretimler hayranı "abla"ya çok güzel gelir.

 

Anılarına... bölümünden, Fransa 1988 yapımı Bir Kadın Meselesi: Yönetmen Claude Chabrol, oyuncular -bu filmle en iyi kadın oyuncu almış- Isabelle Huppert, François Cluzet, Marie Trintignant...

Fransa'da küçük bir kasabada, İkinci Dünya Savaşı sırasında iki çocuğuyla geride kalıp hayatını sürdürmeye çalışan Marie, ilkini kapı komşusunda denediği kürtaj operasyonunun başarısı üzerine, sessizce ünlenir. Bir yandan çocukların, geceleri artık tıka basa doymuş yatmaları, öte yandan paranın tatlı kokusu, arkadaş olduğu bir fahişeden başlayarak evinin iki odasını onlara kiralamaya başlamasına neden olur. 

Başta, olup bitene göz yuman,  savaştan örselenerek gelmiş koca, kendisini artık sevmediğini söyleyen, güçlü karakterini aşamadığı, başına buyruk karısının bir de sevgili edinmesi üzerine, kendisine yönelttiği olgun hizmetçinin yakınlığını reddeder ve kolaja yatkın elleriyle bir ihbar mektubu hazırlar.

Yargı, Marie'yi "bir emsal teşkil etmesi" fikriyle yargılar; -seçimlerinin sonuçlarına sessizce katlanacak kadar güçlü, gözü kara, ama ne yazık, zamanının ötesinde yaşamayı becerebilecek bilinç desteğinden yoksun kadının hikâyesi, 3 Boyut gerçekliğinde beklenen sonuna- hapse girmesinden iki yıl sonra giyotine varır.

 

 
Toplam blog
: 591
: 63
Kayıt tarihi
: 27.07.15
 
 

İstanbul'da 20 yıldan fazla, tasarımcı grafiker olarak çalışırken bir kız çocuğu da yetiştiren "a..