Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Ocak '17

 
Kategori
Kitap
 

30 Saniyede Psikoloji-Sosyal Kimlik Teorisi

30 Saniyede Psikoloji-Sosyal Kimlik Teorisi
 

Sosyal Kimlik Teorisi


“Her biri 30 saniyede açıklanmış, düşünmeyi kışkırtan 50 psikoloji teorisi; Pavlov’un Köpeği, Psikanaliz, Milgram’ın İtaat Deneyi, Beck’in Bilişsel Terapisi... Tabii ki, hepsinin ne anlama geldiğini biliyorsunuz. Yani, mutlaka hepsini duymuşsunuzdur. Ama bu psikoloji teorileri hakkında bir akşam yemeğinde tartışmaya katılabilecek kadar bilgi sahibi misiniz? 30 Saniyede Psikoloji, bu büyüleyici alandaki en üst seviyede bulunan 50 düşünce dizisini ele alıp iki sayfayı, 300 sözcüğü ve bir resmi geçmeden yarım dakika içinde anlatmayı başarıyor. 30 saniyede sunulan teorilerin her biri, acelesi olanlar için yanında bir 3 saniyede daralma ile birlikte takdim ediliyor; biraz daha derine inmek isteyenler için ise, ek olarak bir 3 dakikada genişleme bölümü bulunuyor. Kitap insan zihninin içsel işleyişini ortaya sererken, ‘sahadaki’ önemli kişileri de tanıtıyor. William James, Aaron Beck ve tabii ki Sigmund Freud bunların arasında bulunuyor. Davranışçılıktan Bilişselciliğe kadar olan seçenekler arasında iç şeytanlarınızla baş etmenizin daha iyi bir yolu olabilir mi? 30 Saniyede Psikoloji, ev hanımlarından üniversite öğrencilerine, üst düzey yöneticilerden akademisyenlere herkesin okuması gereken bir eser. Evet, bir bakıma hepimiz amatör psikologlar sayılırız. Bununla birlikte aşinalığı ustalıkla karıştırmamamız gerekir.” yazısını okuduğumuz bu notlar Christian Jarrett’nin derlediği harika bir psikoloji araştırma kitabının tanıtımına ait;

Bu kitapta sosyal kimlik teorisi aşağıdaki yazıdaki gibi açıklanıyor. İyi okumalar!

Almanya'da yaşanan Yahudi soykırımı felaketine insanlar nasıl sessiz kalmıştı? Üstün Alman ırkı ideolojisi ve altında yatan nedenleri Henri Tajfel aktarıyor. Henri Tajfel, 20. yüzyılın en ünlü sosyal psikologlarından biridir. Yaşadığı zaman diliminde gerçekleşen Yahudi soykırımından etkilenerek böyle korkunç bir olayın nasıl meydana geldiğini açıklamak ister. Kendisi de Yahudi olan Tajfel soykırımın başlamasıyla hayatının çoğunluğunu Alman ordusunun esiri olarak kamplarda geçirmiştir. Polonyalı arkadaşlarının ve akrabalarının çoğu öldürülmüştür. Ancak Tajfel kimliğini saklamış ve bir şekilde esirlikten kurtularak kaçmayı başarmıştır.

Kaçtığında aklında olan soru ‘tarihin en büyük suçlularından olan Adolf Hitler nasıl olmuştu da oy çokluğuyla iktidara gelmişti’. İşte bu sorunun ortaya çıkarttığı teori Tajfel’in deneyimlerinin sonucunda şekillenmiştir.

Henri Tajfel deneyimlerinin sonucunda ulaştığı kanılar için ‘sosyal kimlik teorisi‘ adını koymuştur. Sosyal kimlik denince akla gelen diğer iki isim John Turner ve Michael Hogg’dur. Sosyal kimlik teorisi bünyesinde 4 ana öğeyi barındırır. Bunlar; kategorilendirme, özdeşleşme, karşılaştırma ve psikolojik ayrıştırılabilirliktir. İnsan belleği bilgi işleme sürecini kısaltmak ve verimli hale getirmek için kategorilendirme yapar. Bu, bilgiyi anlamlandırmayı kolaylaştıran bir yöntemdir. İnsanlar kendilerine yakın buldukları grubun içerisinde bulunmak ve onlarla özdeşleşmek ister. Özdeşleşme bir gruba ait olmayı sağladığı için özgüven kaynağıdır. İnsanlar içinde bulundukları grupları farklı gruplarla karşılaştırırlar ve kendi gruplarını diğer gruplara göre daha iyi görürler. İnsanlar kimlik özelliklerinin diğer insanlardan dolaylı yoldan diğer gruplardan ayıran üstün bir yanının olmasını isterler. Buna da psikolojik ayrıştırılabilirlik denir.

Toplumlar çeşitli nedenlerden dolayı kendi içlerinde gruplara ayrılırlar. 1970’lerin sonunda bu konu üstüne yapılan deneyler Tajfel’in bazı şeyleri fark etmesini sağlamıştır. Görünüşte gruplara ayıran neden önemsiz bile olsa insanlar bu soyut gruplara ciddi anlamda bağlılık göstermektedirler. Soyut grupları oluşturan nedenleri bazen bir saç rengi bazen doğum yeri bazen ise deneyci tarafından rastgele o gruba konması oluşturmaktadır.

Bir şekilde oluşturulan bu gruplara grup üyeleri onları temsil edilecek en iyi lideri ararlar. En iyi liderler cesurdur, karizmatiktir ve yeteneklidir. Hayır, aslında durum bu şekilde değildir. Sosyal kimlik teorisine göre insanlar kendi gruplarının en ortalama tipik üyesini takip etme eğilimindedir. İnsanlar genellikle eğitim, zeka, inanç ve maddi statü açısından kendilerine benzer insanları çekici bulurlar. Çünkü bu karakterleri kendileriyle bütünleştirmeleri daha kolay olmaktadır. Bildikleri bir dinamik özdeşleşebilmeleri için daha müsaittir bu da en iyi ve en zekiden ziyade benzer bulduklarını lider görme olasılığını arttırıyor. İnsanlar liderler ya da lideri izleyenler olarak doğmazlar. Roller sosyal etkileşime göre ortaya çıkar.

Ayrıca farklı bir noktaya değinmek gerekirse liderler başa geçtikten sonra kendilerini seçenlerden farklılaşırlar. Hâlbuki seçilmelerinin nedeni grup üyelerinin içerisinde özdeşleşilmeye en uygun kişi olmalarıdır. Farklılaştıkları için gruplarındakiler gibi olduklarını kanıtlamak için büyük çaba sarf etmeleri gerekir. Bu da örneğin siyaset politikalarında milliyetçi sloganlara hatta açık bir üslupla ırkçı tutumlara ortam hazırlar.

Gruplarını ayrıcalıklı terimlerle yücelten, tanımlayan üstün göstermeye çalışan liderler sosyal kimliklerini pekiştirip güç toplarlar.

Nizamettin Biber

 

 
Toplam blog
: 887
: 2743
Kayıt tarihi
: 06.06.12
 
 

Yeni dünya düzensizliğinde insan olmaya çalışan ve okuyarak ne kadar cahil olduğunu gören, olayla..