4+4+4 Eğitim Yasasına, öğretmenler adaylarından da sıfır not

Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Okulöncesi Eğitimi Öğretmenliği öğrencileri, MAKÜ Öğrenci Konseyi Başkanı Cuma Ali Sarıgöz ve öğretmenleriyle birlikte bugün (7 Mart 2012 günü) Cumhuriyet Meydanında, AKP iktidarının laik, demokratik, milli, eşitlikçi sürekli eğitim sistemi yerine kesintili ve Türk eğitimini Ortaçağın karanlıklarına sürükleyecek 4+4+4 ucube sistemine karşı bir basın açıklaması yaparak tepki koydu.

Öğretmenleriyle birlikte kalabalık bir öğrenci grubuyla Cumhuriyet Meydanına gelen MAKÜ Okulöncesi Eğitimi Öğretmenliği öğrencileri yeni eğitim yasasına kitlesel bir basın açıklamasıyla karşı çıktılar ve bu girişimin yanlışlığını ortaya koyarak ´EĞİTİMDEKİ YANLIŞLIKLAR BİR NESLİ YOK EDER´ diye haykırdılar.

Öğrenciler adına basın metnini okuyan Okulöncesi Eğitimi Öğretmenliği 3. sınıf öğrencisi İlvan Duzcu, ´kamuoyunda ´4+4+4´ eğitim modeli olarak bilinen ´222 sayılı İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi´ incelendiğinde ´Okul Öncesi Eğitim´ formatının da değişeceği gözlenmektedir. Bu yasa teklifi kamuoyunda büyük bir tepki ile karşılanmış ve yasa teklifi Meclisteki ilgili alt komisyona gönderilmiştir. Komisyonun tepki alan kimi maddeleri değiştirmesine rağmen teklifin içerdiği sorunlar ortadan kaldırılmamıştır. Aksine komisyonda yapılan düzenlemeler daha ciddi sorunları beraberinde getirecek niteliktedir.´ Dedi.

Duzcu şu görüşleri ileri sürdü:

´4+4+4 Eğitim Modeli´ tasarlanırken Türkiye´ de okul öncesi eğitime yön veren ve yön vermeye devam eden öğretim üyelerine, akademisyenlere danışılmamıştır. Oysa okul öncesi eğitimin insan yaşamındaki önemi dikkate alındığında, böyle hassas bir dönem ile ilgili karar verilirken alanın uzmanlarına danışılması haliyle daha sağlıklı bir karar olacaktır.

Okul öncesi eğitim alanında yapılan birçok araştırmalar 3–6 yaşındaki çocukların normal zorunlu okul çağına gelmeden önceki çağda beden, zihin, kültür, sosyal, duygu, karakter beceri vb. yönlerindeki gelişimlerinin büyük bir kısmının, ´altın çağını´ tamamlamaktadır

Oyun ve büyüme yaşındaki çocukları ilköğretim programı içerisine sokmak akademik başarı duygusu döneminde olan çocukların başarma duygusunun tatminine ve diğer akademik hayatındaki başarı ve girişkenlik duygularına gözle görülür zararlar verecektir. Çocukları 6 yaşında ilköğretim 1. sınıfa başladıklarında henüz öz bakım, psikomotor alan, sosyal-duygusal alan, bilişsel alanlardaki gelişimleri tam olarak olgunluğa ulaşmadığından birçok sorun ve zorlukla karşılaşacak, bundan hem duygusal anlamda etkilenecek, başarma duygusu ve kendine güven anlamında zarar görecek, kendini kaza ve tehlikelere karşı yeterli durumda sakınabilecek olgunluğa sahip olmadığından türlü tehlikelere maruz kalabilecektir. Özellikle 6 yaş çocuklarımızın tüm alanlardaki gelişimini oldukça olumsuz etkileyecektir. Hal böyleyken okul olgunluğu yaşı, 7 yaş olmalıdır.

Anasınıflarında ve anaokullarında zorunluluk kaldırıldığında daha az öğrenciyle ders yapılacaktır. Birçok okulda anasınıfları aza indirileceğinden veya kapatılacağından norm fazlası okul öncesi öğretmeni sayısı artacaktır. Öğrenci sayısı az olduğu için daha az okul öncesi öğretmeni ataması yapılacaktır. Üniversitelerde kontenjanlar artırılarak alınan Okul Öncesi Öğretmenliği bölümünden mezun olan öğretmen adaylarının istihdam sorunu ortaya çıkacaktır.

Yıllardır yaygınlaştırma çalışmaları süren Okul Öncesi Eğitim, bu durumdan çok ciddi yaralar alacaktır. Ama her şeyden önemlisi bu sistemin çocuklar üzerinde yaratacağı telafisi olmayan olumsuz etkilerdir. Bu yanlıştan bir an önce dönülmelidir

Açıklamayı müteakiben aşağıdaki sloganları atan öğrenciler ellerinde, 4+4+4=13 Bu işlemde bir hata var, Gitmeden Anasınıfına Oturmam Sıralara, 6 Yaş Uzman Ellere, Okulöncesi Geleceğin Sesi, Sağlam Adımlar İçin Okulöncesi Şart sloganları yazılı pankartlar taşıdı.

Anaokuluna gitmeden sıralara oturmam

Temelsiz eğitim istemiyoruz

Mesele yenilik yapmak değil doğruyu yapmaktır

Oyunları bitmeden çocukları kocaman bir bilinmezliğe sokmayın