Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Temmuz '13

 
Kategori
Gezi - Tatil
 

48 Saatte Girit

48 Saatte Girit
 

Girit


Jabiroo Kuşu olmanın avantajlarından en büyüğü, keşfetmek; tarihi, doğayı, insanları, hayatı... Yine, yeni bir keşif için yola çıktmıştım geçen ay. Bu kez Akdeniz’in gözdesi Girit’eydi yolculuğum. Doğanın ve denizin doyasıya tadına varacağım bu yolculuk, önceki Girit seyahatlerimden daha kolaydı diyebilirim. Aegean Airlines ile İstanbul’dan Girit’e direkt uçuşların başlaması inanılmaz pratik olmuş. Neredeyse 1 saat süren uçak yolculuğunun ardından, artık Girit’in havasını soluyordum...Otele vardığımda, odama gidebilmek için lavantalar ve zeytin ağaçlarıyla çevrili yoldan yürüdüm. Kokular beni cezbetmişken, üstüne bir de odamın ev rahatlığında olması, beni memnun eden bir diğer detay oldu. Öyle ki; hem deniz manzaralı, hem Akdeniz stilini yansıtan renkli dekorasyonu, hem de geniş bahçe ve terasıyla bu otel, beni ilk günden heyecanlandırıyordu.

Otelin kendine ait bir de plajı var. Akdeniz’in turkuaz mavisi denizine nazır güneşlenmek ayrı bir lüks diye düşünüyorum. Çünkü manzara içinizi okşuyor... Böylece ilk günün yorgunluğunu da denizde atıyorum. Tatile tek başına çıkmak, kimine göre hoş bir seçim olmasa da, ben bu seçimden yana kendimi iyi hissediyorum. Kafamı dinleyip, keyfime bakıyorum. Kimseyi değil, kendimi dinliyorum. Vakit akşam olunca, e benim de karnım acıkmaya başlayınca; otelin Yunan, Girit, Akdeniz, Fransız, Asya ve Japon mutfağının lezzetlerini sunan 5 ayrı restoranından hangisi seçsem diye kara kara düşünüyorum. Sonunda karar verip, Akdeniz mutfağının hafif lezzetlerini midemle buluşturmak için, Minotaure Restaurant’da karar kılıyorum. 

Leziz bir yemeğin ardından Aghios Nikolaus‘un merkezine gidiyorum. Butiklerin arasında gezinirken çok sevimli bir bar çıkıyor karşıma. Aquarius Bar, müziği ve atmosferiyle bu Girit akşamını daha da unutulmaz kılıyor. Her şey iyi hoş ama yorgunluğuma engel olamıyorum ve kendimi otele atıyorum.

Ertesi sabah sahile indiğimde, Water Sport Center’a takılıyor gözüm. Bu berrak denizin altındaki yaşamı görebilmek için dalış dersi alıyorum. Gördüğüm manzaraya hayran olmamak imkansız. Bu turkuaz maviliğin altında bambaşka bir dünya var. Dalış dersi bitip de plaja çıktığımda, yine karnımın acıktığını farketmem pek de uzun sürmüyor. Bu kez otelin içindeki Blue Bay Restoran’a gidiyorum. Geniş bir menüye sahip olan restoranda bu sefer tercihim sushiden yana. Lezzetli bir yemeğin ardından akşam için plan yapmaya başlıyorum.

Girit, gece hayatı bakımından Yunanistan’ın en renkli adalarından biri. Bunu iyi bildiğim geleneksel Yunan eğlence anlayışıyla gezmeye başlayıp, kulüplerde gecemi sonlandırmaya karar veriyorum. Girit’in yerel tavernalarına ilgi oldukça büyük. Burada sirtaki yaparak tabak kırma geleneğine ben de uyarak Fedon’un kulaklarını çınlatıyorum. Gece kulüplerine sıra geldiğinde ise önümde bir sürü seçenek var. Hangisini seçeceğime bir türlü karar veremediğim için en iyisi hepsine sırayla başlamak diye düşünüyorum. Ya Bar’da başlıyor keşif gezim. Fabrica’da çalan müziğin ritmine ayak uydurarak ben de dans etmeye başlıyorum. Saatler 01:30’u gösterdiğinde, Enigma’nın kapısından içeri giriyorum. Buranın mojitaları oldukça ünlü, ben de bir tane alıyorum. Burada tanıştığım Girit’li bir kız, Camelot’ın da oldukça iyi bir ses sistemine ve tekilaya sahip olduğunu söylüyor. Onun sözünü dinliyor ve pişman olmuyorum. 

Camelot’ın gerçekten de ses sistemi ve dj’i çok iyi. Geceyi ise Amnesia’da sonlandırıyorum. Artık enerjim kalmadığı ise piste çıkarak dans etmek olasılık dışı geliyor. Güneş doğmadan önce bir taksiye atlayarak güzel, sevimli, hoş otelime geri dönüyorum. Yorulduğum halde sonuna kadar değdiğini düşünüyorum. Girit’in benim eğlenme anlayışıma tamamen uyduğunu bu eğlence sayesinde iyice anlamış bulunuyorum.

Güzel yemekler, harika bir gece hayatı, muhteşem doğal manzaralar, masmavi bir deniz ve her köşesinde güzel bir detay, bir gizem saklayan bu adayı kesinlikle siz de ziyaret etmelisiniz. Girit herkese bir tatilden daha fazlasını sunan; ekonomik fiyatları, şahane doğası, lezzetli yemekleri ile tatil için mükemmel bir ada.

Girit'te muhteşem bir tatil planı için tıklayın!

 
Toplam blog
: 67
: 2743
Kayıt tarihi
: 15.04.13
 
 

Jabiroo ismi bir tür Güney Amerika leyleğinden esinlenerek bulunmuştur. Jabiroo özel seyahat haya..