50. Blog yazım sonunda kadro dışı kalmak

50. bloglarda blog yazmak adet olmuş diye ben de bu yazımda bloglara takıldım. Bazı arkadaşlarımız 10 ayda 50. bloga ulaşırken, bazı arkadaşlarımız da 13 gün içinde 50 blog yazma başarısını göstermektedirler. Ben ise 50. blog yazıma 3. ayın sonunda ulaştım. Bloglarımın içeriğinin ise eğitici, öğretici ve uyarıcı nitelikte olmasına dikkat ettim.

Geçen hafta bir hakemimize hatalı idare ettiği bir maç sonrasında merkez hakem komitesi tarafından 4 hafta dinlendirilme cezası verilmişti.

Formsuz bir futbolcuya ise bir müddet yedek kulübesi yolu gözükür.

Televizyonda yayınlanan bir dizi beklenen reytinglere ulaşamazsa o dizi yayından kaldırılır.

Benim yazılarımdan 45. bloga kadar olan hiçbir yazım reddedilmedi. Sadece 2 yazımın içeriliği bölüm kategorilerine uymadığı için editörler tarafından bölüm ismi değiştirilerek yayına alındı. Yani bu zamana kadar 2 tane sarı kart görmüştüm.

Ama 45. blogdan sonra yazdığım iki yazıya onay verilmedi. O yazıları tekrar okuduğumda ise editörlere hak verdim. Birinde kişilik haklarını ihlal ederek dolandırıcı birine dolandırıcı demiştim. İkincisinde ise konuyu çok dağıtarak saçmalamıştım. Yani bu iki yazımdan 2 kırmızı kart gördüm.

Bu arada yazdığım yazıların okunma oranları 500 den 50 lere düştü. Demek ki ben de geriye gidiş başlamıştı. O zaman yapılacak tek şey vardı. Bir müddet kendimi kadro dışı bırakmak.

Kadro dışı bırakılan futbolcular, iyi antrenman yapar, özel hayatlarına dikkat eder, ve iyi çalışırlarsa tekrar kadroya girerek başarılı olurlar. Ben de 15 gün süreyle kendimi kadro dışı bırakarak, bu zaman içersinde düşünerek, araştırarak, daha iyi konuları daha itinalı yazmaya dikkat edip tekrar kadroya girmeye çalışacağım.

Bu nedenle kısa bir müddet için hoşçakalın diyorum.