Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

24 Şubat '08

 
Kategori
Özel Günler
 

50. yaşıma 2 kala

50. yaşıma 2 kala
 

Bendeniz annemin kucağında iken


Şoğuk bir kış günü Erzuruma bağlı Aşkale'nin Kandilli beldesin de görevli bulunan bir yüzbaşının eşi hamiledir. Zor şartlar altında eşini Kandilli'den Erzurum'a götüren Yüzbaşı Fevzi Çakmak Hastanesine yatırır ve görev nedeniyle tekrar Kandilliye döner.

23 Şubatı 24 Şubata bağlayan gece o hanımın sancısı gelmiştir. Hanım doğum odasına alınmıştır. Osman Yüzbaşının Eşi Meliha hanımın karnı çok ağırdı ve Meliha Hanım ağrılarına dayanamıyordur. Doktorların büyük uğraşları sonucunda saat 15.30’da 4,5 kilo ağırlığında bir çocuk dünyaya getirirler. Hemşire Kandilde görev başında bulunan Osman Bey’e haber verir. “Komutanım oğlunuz oldu ama acil buraya gelmeniz lazım” der. Telaşlanır. Erzurum karlar için de olmasına rağmen hava kararmadan bir askeri araçla yola çıkar. Oraya vardığında bir telaş içersindin de içeriye girer. Oğlunu eşi Meliha Hanımın kolları arasında görünce rahatlar. Birkaç dakika onları yanın da kalır. Doktorlardan gerekli bilgileri aldıktan sonra görev başına döner.

Bugün 24 Şubat 2008 Pazar. O günden bu yana tam 48 yıl geçmiş. O gün annesini ve babasını sevince boğan o bebeğin kim olduğunu mu merak ettiniz? İşte o bebek size bisiklet sporunu sevdirmeye çalışan Atatürkçülükten taviz vermeyip türban tartışmalarına karşı dimdik ayakta durmaya çalışan bir blog yazarı.

Bugün benim yaş günüm. Bugün 48.inci yaş günümü kutlarken tertemiz bir sayfa açmak istiyorum. Geride kalmış acı ve tatlı günlerden sonra mutlu olmak benim de hakkım diye düşünüyorum. Sevgili eşimle ve biricik iki kızlarımla mutlu olmaya çalışan ama bunda da başarmayan bir kişi olarak bir yıla aşkın Milliyetin Blog sitesinde yazarlık yapmaktayım. Burada belli bir sayı da okur potansiyelim var. Az çokta sevildim ve sayıldım. Bir değerim oluştu. Sağolun var olun.

Kolay değil. 48 koca yıl. 576 ay yapar. Yani 2 bin 504 hafta 4 güne denk geliyor. Bu da tam tamına 17 bin 532 gün eder ki 420 bin 768 saate karşılık gelir. Her saat 60 dakika olduğuna göre 25 milyon 246 bin 080 dakika yapar. Her dakikada 60 saniye varsa bu demek ki 1 milyar 514 milyon 764 bin 080 saniyedir.

Bir başka deyimle bendeniz doğduğum andan itibaren uzaya ışık hızıyla fırlatılmış olsaydım 454 trilyon 429 milyar 440 milyon kilometre uzağınızdan size merhaba derdim. Hiç merak etmeyin bu kadar uzaklık yalnızca 48 ışık yılına eşittir. Dünyamızın içinde bulunduğu Güneş sistemi Saman yolunun içersinde yer almaktadır. Saman yolunun çapının da 100 bin ışık yılı uzunluğun da olduğunu bilirsek eğer 48 ışık yılı ancak yüzde 0,048 kadar bir yol kaydetmişsiz demektir. Evrenin de için de Samanyolu’nun küçük küçücük bir parçasıysa demek ki biz 48 yıl içersinde ışık hızıyla gitsek bile bir arpa boyu kadar yol alamamışsız.

İşte evren o kadar büyük.

Pekiyi bizim yaşadığımız ömür, ortalama olarak 70 desek acaba. Pekiyi dünyamız kaç yaşında hiç düşündünüz mü? 4,5 milyar yaşında. Evrenin de 5 milyar yıl olduğunu düşünürsek demek ki bir gün kadar kısa.

E öyle ise diyeceğim o dur ki lütfen birbirimizin kalbini kırmayalım. Gönül alalım. Eğer varsa dargın ve barışık olmadığımız kişiler onlarla barışalım. Bu kısacık ömür de. Bugün varız yarın yokuz misali.

Sevgilerim ve saygılarım hepinizin üstünde olsun efendim.

24 Şubat benim doğum günüm.

 
Toplam blog
: 540
: 3176
Kayıt tarihi
: 02.01.07
 
 

Hiç bir motorlu araca binmeyi sevemedim. Daha doğrusu sevdiremediler. Onun yerine iki tekerlekli ..