Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Haziran '10

 
Kategori
Üniversiteler
 

50 yaşında üniversite tamamlayan Halit Aybek'in başarısının sırrı üzerine..

50 yaşında üniversite tamamlamanın mutluğunu yaşayan Halit Aybek : “ Hayatta hiç bir şey geç değildir. Yeter ki insan istesin”

50 Yaşında olmasına rağmen azmederek Gaziosmanpaşa Üniversitesi Meslek yüksek Okulu İşletme Bölümünü tamamlayarak gençlere ve çocuklarına örnek olan Halit Aybek ile içten samimi bir sohbet yaptık

SORU-Bize Kendinizi Tanıtır mısınız? Nerede Doğdunuz? Nerelerde Okudunuz? Ne gibi yerlerde çalıştınız?


HALİT AYBEK- 10.10.1960 yılında Almus ilçesin de dokuz çocuklu bir ailenin sekizinci çocuğu olarak doğdum ilkokula Almus Atatürk İlk okulunda başladım 4. sınıftayken babamın işi nedeniyle Elazığ ili Keban ilçesine taşındık İlk okulu Keban Atatürk ilkokulunda Tamamladım Orta okula Keban’da başladım 2.Sınıfta tekrar Almus İlçesine nakil oldum Orta okulun kalan bölümü ile liseden ayrılıncaya kadarki bölümünü Almus’ta devam ettim o günkü gelişmelerden ötürü öğrenimim yarım kalmış idi. Askerlik görevimi tamamlamamı müteakip 1982 yılında Tokat Adliyesinin açmış olduğu sınavlara katıldım ve kazandım Tokat Cumhuriyet savcılığında çalışırken dışarıdan kalan derslerimi vermek ve lise mezunu olabilmek için müracaat ettim ve Tokat ticaret lisesini dışarıdan bitirdim.1986 yılı sonunda Almus ilçesi İlçe Halk Kütüphanesi Memurluğu’na naklen geçiş yaptım ve 1991 yılına kadar Almus ilçesinde çalıştım bu arada katılmış olduğum ÖSYM sınavlarında Afyon Muhasebeyi kazandım ama içinde bulunduğum sosyal ve ekonomik şartlardan dolayı gidemedim Okumak içime işlemişti bir sonraki yıl tekrar girdiğim ÖSYM sınavında yine iyi puan almama rağmen açık öğretim okumayı tercih ettim ve kaydım yaptırdım tam da bu esnada Reşadiye İlçesi Kızılcaören Halk Kütüphanesine atandım Burada geçen beş yıl süresince Ya mevsimsel şartlardan yada ekonomik şartlardan dolayı sınavlarıma düzenli bir şekilde giremediğim için eğitimde büyük aksamalar oldu 1996 Ekim ayında Tokat Merkez İl Halk Kütüphanesine Atanmamı müteakip tekrar sarılmak istedim ama Üç Erkek Çocuğumun da eğitim hayatları belli bir noktaya geldiği için kendime para ve zaman ayıramadım içimde ki boşluk büyüyerek bugünlere geldik ta ki Ortanca oğlum İhsan’ın Üniversite sınavlarına form doldururken baba gel sende başla beraber okuyalım demesi ile içimdeki ateş yeniden alevlendi ve hiç düşünmeden formumu doldurup okuma yolunda yeni bir adım attım tercihler neticesinde Tokat Gazi Osman Paşa Üniversitesi Meslek Yüksek okulu İşletme Bölümünde kendimi buldum Devamlılıkta ve Derslere Katılımda belli bir azim göstererek iki yılda mezun olmayı başardım azmin karşısında çelik kalelerin yıkıldığı doğru imiş kendime güvenim ve hayata bakışım büyük oranda değişiklik gösterdi bu çabalarım esnasında bana yardımcı olan ve hiçbir zaman desteklerini esirgemeyen Başta Eşim, Çocuklarım çevremde ki arkadaş akraba ve dostlarıma ve sınıftan arkadaşlarıma sonsuz teşekkürler ediyorum hepsi sağ olsun var olsunlar.

SORU-Neden 50 yaşında okuma gereği duydunuz? 50 yaşında okul bitirmek nasıl bir duygu?

HALİT AYBEK- Yukarıda da bahsettiğim gibi içimde hep yarım kalmış, hayatımda bir eksiklik varmış hissi ile yaşıyordum elbette ki okul bitirmek demek tamama ermek demek değildir o bir şeylerin de başlangıcıdır evet güzel duygularım var ama hayat devam ettiği sürece insanında kendini yetiştirmesi geliştirmesi yeniliklere ve gelişmelere ayak uydurması gerekir. Yüksek Öğrenimin bana bir şeyler kattığı muhakkaktır keşke bu duyguları gençliğimde yaşasaydım eminim ki daha farklı olurdu ama ruhumun bir nebze olsa tatmin olduğunu hissettiğime inanabilirsiniz.

SORU- Ailenizden bahseder misiniz? Hanımınız ne iş yapar, Çocuklarınız nerede okur, Onların bu duygularınıza bakışı nasıldı(Okuma Hevesinize)

HALİT AYBEK- Eşim Memur bir ailenin çocuğu. Kendisi ev hanımı üç erkek çocuğumuz var ve çocuklarımın yetiştirilmesinde en büyük yardımcım tek maaşla kirada oturan bir memur eşi fedakar cefakar almaktan ok vermeyi seven güzel bir insan okumaya olan arzumu hiçbir zaman köreltmedi ve hep teşvik edici oldu ders çalışabilmem için ortam oluşturdu giyimime ve beslenmeme gerekli ihtimamı gösterdi en büyük yardımcımdı dememde bir mahsur yok Kendisine fedakarlıkları ve hoşgörüsünden dolayı minnettarım teşekkür ederim.Çocuklarıma gelince Büyük oğlum Haluk Tokat Endüstri .Meslek.Lisesini bitirdi yüksek tahsil yapması konusunda yönlendirmemize rağmen o askere gidip hayata erken atılmayı tercih etti

Ama ne yazık ki ülkemizin içinde bulunduğu istihdam bunalımı yüzünden hala işsiz ve hayata olan güveni ve umutları her geçen gün biraz daha azalıyor.Ona bu konuda nasıl yardımcı olabileceğimiz konusunda ailecek bir gayret içerisindeyiz tabi bu sadece benim oğlumun sorunu değil İlimizin ve ülkemizin gerçeği maalesef. Ortanca Oğlum İhsan Gaziosmanpaşa Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği 3. sınıfa geçti inşallah onun geleceği belirlenmiş gibi gözüküyor, küçük oğlum Ahmet Burak ise Endüstri Meslek Lisesi Elektrik Elektronik bölümünde 3.sınıfa geçti umarım oda geleceğini tayin noktasında olumlu kararlar verir.Tabi bu kararları verme noktasında bizde telkinlerde bulunarak alacağı kararların olumlu olması yönünde yardımcısı olacağız.Oğullarım Bendeki okuma azminden dolayı çok sevindiler Başta eşim Olmak üzere çocuklarımda ellerinden geldiği kadar gayret vererek ve hatta kendi istek ve arzularından fedakarlık ederek başarabilmem konusunda ellerinden geleni yaptılar. Bundan dolayı hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum.Kardeşlerimin ve eşimin kardeşlerinin destekleri de unutulmaz hepsine çok teşekkür ediyorum.

SORU-Çocuğunuz yaşında insanlarla okumanın Güzel ve zor yanları nelerdir?

HALİT AYBEK- Bence zor yanı hiç yoktu çünkü çok güzel terbiyeli saygılı davranış kurallarını çok iyi bilen bir sınıf ortamımız vardı hepsine aracılığınızla sonsuz teşekkürler ediyorum biz onlara ağabeylik amcalık hatta yeri geldiğinde en güzel arkadaşlıkları yapmaya çalıştık onlarda bahsettiğim gibi yapmaları gereken her şeyi yaptılar hem de en güzelini yaptılar hepsini çok seviyorum ve ayrı ayrı kucaklıyorum unutamayacağım iki yılı bana yaşattıkları için, böyle güzel evlatlar yetiştirdikleri için ailelerine sonsuz teşekkürler ediyorum.iyi ki hayatımda oldular.

SORU- Bugün 20 yaşında bir liseli veya Üniversite adayı olsanız neler yapardınız?

HALİT AYBEK- Mutlaka ama mutlaka ne yapacağımı nereye kadar gideceğimi anlayarak inanarak yürürdüm veya o uğurda çaba sarf ederdim çünkü kaçanı yakalamak oldukça zor ve hatta imkansız.

Evet hepimiz çok iyi biliyoruz ki insan yaşamında “keşke”lere yer yok onun için keşke demeden sorunuzu cevaplayım bizden geçti gençler gelecek sizsiniz gelecek sizin, bunu çok iyi anlayın ve değerlendirin bu fırsat kaçmadan hayatınızda “keşke”lere fırsat vermeden

Önce kendinizi ve kişiliğinizi çok iyi geliştirin bunun yolu da bolca okumaktan geçer derslerinizi ihmal etmeye tahammül yok çünkü giden her gün sizden gidiyor o nedenle idealist olmak zorundasınız mutlaka ama mutlaka bir hedef belirleyerek hedefe doğru yürümeniz hatta koşmanız gerekiyor. Hepinize başarılar diliyorum.

SORU- 50 lik bir öğrenci olarak Gaziosmanpaşa Üniversitesinin gelişimi için önerileriniz nelerdir? Gaziosmanpaşa üniversitesi Tokat’ a ne kazandırmaktadır?

HALİT AYBEK- Gaziosmanpaşa üniversitesi henüz çok genç denebilecek bir kurumumuz ülkemizin içinde bulunduğu şartlarda belli ama buna rağmen çok güzel bir gelişme süreci gerçekleştirmiş ve kendini kabul noktasında adımlar atmıştır.daha güzel bir gelecek içinse marka olma yolunda çalışmalıdır.

Kendini kabul ettirmiş hatta marka olmuş üniversiteler in ne yaptığına nasıl yaptığına bakarak imkanlar neticesinde onların yaptıklarını geliştirerek o yoldan yürümelidir bir Üniversite öğrencilerini eğitmekten bulunduğu beldeye ekonomik katkı sağlamak tan başka bulunduğu belde’nin sosyal ve kültürel yapısını bozmadan gelişmesinden mesuldür açacak olursak her alanda projeler üreterek uygulanmasına rehberlik eder konumda olmalı yenilikleri ve teknolojik gelişmeleri taşımalı bütün çevrelerle iç içe olmalı aksayan veya noksan kalan yerleri tamamlayıcı olmalıdır. Bütün bunları yaparken medyayı öncelikle ve yeterince kullanmalıdır.

Üniversitemiz ilimize yukarıda bahsettiğimiz değerlerden kazandırma yolunda çalışmalar yapmıştır ve kazandırdıkları olmuştur ama bence yeterli değil ben üniversitemizin ve yönetiminin ilimizde ki sosyal çevrelerle yeteri kadar iç içe olduklarını göremiyorum üniversiteler her kesimden ve her düşünceden çevrelerle kaynaşmak ve onlara rehberlik yapmak zorundadır. İlimizde yeterli olmayan istihdam alanlarının gelişmesi siyasilerimiz il üst düzey yöneticilerimiz kadar üniversitemizin de sorumluluk alanına girer.

SORU- Dışarıdan gelen arkadaşlarınızın Gaziosmanpaşa üniversitesine ve Tokat’a bakış açıları nasıl?

HALİT AYBEK- Üniversite ve Tokat’a bakışları genellikle olumlu esnafın ve halkın yaklaşımı konusunda memnuniyetlerini saklamıyorlar ama bizimde bildiğimiz bir gerçek Tokat’ın küçük bir şehir oluşunu ve kalkınmamışlığını bu kesime de olumsuz yansıtıyor genellikle olmasa da kendileri ile ilgili önyargılı yaklaşımlardan rahatsızlar onlara da hak vermek lazım her biri Türkiye’nin çeşitli kesimlerinden gelmiş olmaları nedeni ile onların sosyal ve kültürel davranışları farklılıklar gösterebilir Tokat’lı gibi yaşayamaz düşünemez davranamazlar o nedenle genel bakış açımız bazen de olsa rahatsızlık veriyor ilk bakışta onlar buraya okumaya geldiler okullarını okusunlar diyebiliriz ama unutmamalıyız ki onlarda insan onlarında kendilerine göre yaşam felsefeleri var o nedenle ön yargıdan uzak hatta mümkünse onları bizim gibi düşünmeye ve yaşamaya zorlamamalıyız . Üniversite’nin Sosyal ve Kültürel etkinliklere çok yer vermemesi onların 20 yaş üzeri genç olduklarını ve Türkiye’nin geleceği olduklarını göz ardı etmesi ve gerekli ihtimamın gösterilmemesi rahatsızlıklar arasında tabi bunlarla da sınırlı değil. Taşımadan barınmaya beslenmeden giyinmeye kadar başka sıkıntıları da var ama onlar fazla dillendirilmiyor. Tokat’ımıza en büyük ekonomik girdiyi üniversitemizin ve onun mensuplarının (Öğretim elemanları ve Öğrenciler) aktardığını unutmadan davranmakta esas düşüncelerimizden biri olmalı.

SORU- İş arkadaşlarınızın okuma aşkınıza bakışı nasıldı?

HALİT AYBEK- Bu konu benim için çok önemli idi idarecilerim ve mesai arkadaşlarıma hoş görüleri moral motivasyonları ve her türlü destekleri için sonsuz teşekkürler ediyorum. İnanılmaz şekilde bana destek olduklarına inanıyorum bu bizim toplumumuzun genel yapısında da var sanırım okuyana okuma arzusu olana biz toplum olarak daha müşfik daha hoşgörülü yaklaşıyoruz bende aynı hoş görü ve destekleri için tüm mesai arkadaşlarıma şükranlarımı sunuyorum. Hatta ara sıra sohbetlerimizde kendilerinin de içlerinde bu arzunun olduğunu ama bazı sebeplerden ötürü başaramadıkları için bir burukluk olduğunu dillendirenler oluyor inşallah onlarda bir vesile ile okuma girişiminde bulunurlar ve ben de onlara yardımcı olabilmek adına elimden geleni yaparım.

SORU-Başka neler anlatacaksınız?

HALİT AYBEK- İşin doğrusu iyi ki bu yola çıkmışım ve yapmışım hiçbir şekilde pişmanlığım olmadığı gibi geç kaldığım konusunda kendimi yargılıyorum çok güzel bir duygu bu kelimelerle ifade edilmez üniversite ortamının farkını ve tadını tattım yüzlerce genç yaşlı kişi ile tanıştım özellikle bazılarını tanıdığım içinde çok mutluyum onların güzelliklerinden ve özelliklerinden büyük oranda yararlandım bu bir gerçek içimde zaten var olan insan sevgisi bence birkaç kat daha arttı sanki daha hoş görülü oldum bilgi mutlaka güzeldir ama öğrendiklerim bir yana hayata bakışım değişti bu konuda keşke kendime de teşekkür edebilsem, ama sanırım teşekkür etmem gereken çok değerli hocalarımı da burada anmadan geçemeyeceğim onlarla çok güzel diyaloglarımız oldu çok güzel dostluklar ve arkadaşlıklar kurduk bir çoğu ile uzun yıllar görüşeceğimi ve sık olmasa da ziyaretlerine gideceğimi umuyorum. Bütün hocalarıma samimiyetlerinden, anlayışlarından, hoşgörülerinden ve insana değer veren kişiliklerinden dolayı sonsuz teşekkürler ALLAH o büyük insanların yollarını her zaman açık etsin ve bu yorucu ve yıpratıcı görevlerinde yardımcıları olsun.

Uzaktan ve yakından benim üzerimde emeği olan herkese şükranlarımı sunuyorum hepsine minnettarım haklarını helal etsinler.

Son söz; Sevgili gençler yukarıda da bahsettiğim gibi gelecek sizsiniz ve gelecek sizin bu Vatan bu Bayrak bu Necip millet size emanet edilecek emaneti almaya ehil olma yolunda büyük işler düşüyor işiniz zor ama imkansız değil Türkün yüce tarihinde çok güzel örnekler var doğru örnekleri alarak kendinize şiar edinirseniz gelecek emin ellerde demektir.

Unutmayın ki ; “MUHTAÇ OLDUĞUNUZ KUDRET DAMARLARINIZDAKİ ASİL KANDA MEVCUTTUR” Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK

TURAN yALÇIN-TOKAT

 
Toplam blog
: 1096
: 1558
Kayıt tarihi
: 28.12.07
 
 

1967 Tokat'ın  Pazar ilçesi doğumluyum. İşitme engelliyim. İstanbul Üniversitesi iktisat Fakültes..