5000 yılında çocuk düşleri

5. sınıfta okuyan öğrencilerime bir gün bir ödev vermiştim. Bir sabah uyandığınızda yıl 5000 olsa etrafınızda ne görmek isterdiniz sizce neler değişir teknoloji nasıl olurdu diye bir soru sordum. Ve cevaplardan örnekler... Ben çok güldüm, umarım sizi de gülümsetir bu çocukca düşler...


Bence etraf çok değişir. Örneğin arabalar tükenir, onların yerine uçan büyük araçlar olur. Işınlanma gerçekleşir. Denizin dibinde evler, fabrikalar, müzeler, v.s olur. Taksi ve otobüs durakları ışınlanma merkezi olur. Nüfus çok artınca çok büyük apartmanlar olur, bazı insanlar suda, bazıları karada, bazıları da uzayda yaşar. Elbiseler, kirlenmeyen ıslanmayan elbiseler olur. Görüntülü iletişim araçları olur. Robot hizmetçiler olur. Kağıt inceliğinde televizyon ve bilgisayarlar olur. Ekonumik sıkıntı kalmaz. İnsanlar aç kalmaz.
Hacer Tilbeç

Sabah kalktığım da o da ne! Bir baktım ki apartmanda mıyım yoksa yer altında mıyım? Kendi kendime sordum. Her taraf karanlık, insanlar havada uçuyorlar, her taraf çok sıcak, ozon tabakası çok delinmiş olmalı. Wav!... O da ne büyük bir uzay gemisi geliyor , ohh!! hava soğuyor gemiden buzlar doluyor toprağa.
Ahmet Akif Ekşi

Bir sabah uyandığımda teknolojinin ne kadar ilerlediğinin farkına vardım. Evimizi istediğim yere kurabiliyorum. Evler, arabalar, insanlar uçuyor. Uzaya gidip uzaylılarla da tanıştım. Kimse hastalanmadığı için doktorlar iflas etmiş.
Kübra Ertaş

Sabah kalktığımda kahvaltı bir tuşa basarak önüme geldi. Uçan arabam vardı. Sihir yapabiliyordum. Sihirle dünyaya hakim olmak isterdim. Ben bir bilim adamı olsaydım zamanı geri alıp, kendimi eski çağlara götürüp, dinazorlarla deve güreşi yapmak isterdim. Sonra Paris'te çay içmeye giderdim. Ama bunların hepsi bir kumanda içinde olacaktı. Havanın güneşli, yağmurlu olmasını ayarlardım.
İlker

5000 yılında insanların birbiriyle konuşmasını değil oyuncaklarla, böceklerle, çiçeklerle konuşmasını isterdim. İnsanların hayal ettikleri güzel şeylerin olmasını isterdim. Herkesin aynı yaşta olmasını isterdim. Evlerin olmasını istemezdim, herkesin denizin altında yaşamasını isterdim.
Betül Polat

Sabah kalktığımda artık okullara servisle değil ışınlanarak gidiliyordu. Denizlerde bile arkadaşlarım vardı. Hem de denizkızlarıydı bunlar. İstediğimiz yemekler bilgisayarda sadece bir tuşa basarak önümüzde oluyordu. Teknoloji çok ilerlemişti. Arabalar, evler uçuyor. Robottan hizmetçiler vardı. İnsanlar havalarda bisiklet sürüyor. Yeni gezegenler keşfediliyor.
Merve Baykal

Artık okula gitme vakti gelmişti.Uçan bisikletimi bir ıslıkla yanıma çağırdım. Okula bulutların arasından geçerek gittim. Öğretmenim bugün bize uzaya gideceğimizi söyledi. Hepimiz çok sevindik. Çünkü uzayda bir çok yıldız, ay, güneş ve gezegenler vardı. Uzaya gitme zamanımız gelmişti. Herkesin sırtındaki çantalardan kanatlar açıldı ve uçmaya başladık. Uzaya gittiğimizde bir çok uzaylı arkadaşımız oldu. Hatta ben birisiyle dost oldum. Ben ona evime gelmesini söyledim. Ama uzaydan ayrılmak istemediğini söyledi. Ona benim evimi uzaya getirmeyi önerdim. Evi uçurarak uzaya getirdik. Tokalarımı kaybetmiştim.Bana kendi tokalarından sihirle yaptı. Ben de ona sihirle bir elbise yaptım.
Cansu Erdoğan