Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Mayıs '10

 
Kategori
Eğitim
 

70. yılında köy enstitüleri

70. yılında köy enstitüleri
 

Köy Enstitüleri: Türk eğitiminin altın çağı...


Bir ulus ancak eğitimli insanlarla gelişebilir. Eğitim ve ekin demokrasinin de olmazsa olmaz koşuludur. Aksi durumda birey oluşamaz, insanlar dünya, tarih, düşünce, gelecek üzerine seçeneklerle tanışamaz. Dolayısıyla demokrasi kurulamadığı gibi, parlamentolar sahte seçimlerle, birey özgürlüğünün de düşmanı olan cemaatlere, aşiretlere, kabilelere, tarikatlara terk edilir.

İşte Türk Devrimi kuruluşun hemen ardından eğitim seferberliğine bu nedenle, efendi - kul ilişkisini yıkıp, yurttaş ilişkisini kurmak için girişir. Mustafa Kemal Atatürk Amerikalı eğitimci John Dewey'e rapor hazırlatır. Bu raporun ardından yurt gerçeklerine dayanan bir eğitim modeli uygunlaya başlanır. Millet mektepleri, üniversite, halkevleri, halk odaları, yaklaşık 600 klasik kitabın çevrilmesi ve yayımlanması, Köy Enstitüleri yaşama yansıtılan bütünlüklü eğitim anlayışının büyük sonuçlarıdır.

Köy Enstitüleri 70 yaşında. Aynı dirilikle üzerinde tartışılıyor, düşünce üretiliyor. Bir modelin, yöntemin eskiyip eskimediğini ülke gerçekleri belirler. Sorunların varlık nedenleri, koşulları ortadan kalkmamışsa, yöntem bu durumun iyileşmesinde yararlı oluyorsa yöntem hala geçerli sayılabilir. Sabahattin Eyuboğlu'nun da belirttiği gibi, Köy Enstitüleri Cumhuriyet'in, ülkenin hemen her noktasında bir temsilcisinin bulunması amacıyla kurulmuştur. Enstitülerde özgür bilinçli, akılcı, kişilikli insanlar yetiştirilir. Okul bitiminde Türkiye'nin heerhangi bir noktasında halkın eğitimiyle sorumlu olacaklarını; güç koşullarda halkla birlikte engellere göğüs gereceklerini bilirler. Buna hazırlanırlar. Enstitülerin felsefesi iş içinde ahlak edindirmeye dayanır. Bu okullarda dayanışma ruhu, birlikte iş yapma, üretme yeteneği geliştirilir. Böylesi bir eğitimden geçecek ve kişilikli insanlardan oluşacak halkın derebeylerin, onlarla işbirliği içindeki bürokrasinin, din sömürücülerinin, dış bağlantılı oldukları yayılmacıların (emperyalistlerin) çıkarlarını engelleyeceği açıktır. Bu gerçeği dönemin ve günümüzün egemenleri görmekte gecikmezler. Bu nedenle köy enstitülerinin kapatılmasını halk istemiş değildir. İsteyen ve başaranlar sömürücü sınıflardır. Bir şeyi başaramamışlardır: Enstitülerin eğitiminde somutlaşan Türk Devriminin yurttaş kimliğini yok etmeyi başaramamışlardır. Çünkü Cemhuriyet, Kemalizm yok edilemez biçimde kökleşmiş, kalıcılaşmıştır. Hiç ama hiç kuşku yok! Köy enstitülerinin 70. yaşında tüm köy enstitülü ustaları, mezunları, o tini taşıyan Cumhuriyet yurttaşlarını yürekten kutlarım.

 
Toplam blog
: 15
: 625
Kayıt tarihi
: 06.05.10
 
 

Günay Güner 1963 yılında, Erzincan'da doğdu. Erzincan'ın Kemah yolu üzerindeki Söğütözü (Bırastik) k..