- Kategori
- Ankara
70 günde şişirdim altgeçidi
Ankara’da Çetin Emeç Bulvarı’na Konya Yolu tarafından girince ardarda iki tane altgeçit vardır. Bunlardan birincisinin adı 70 Gün Altgeçidi’dir. Bugün o altgeçitte yaşananlardan sonra daha iyi uyan bir ad buldum:
70 Günde Şişirdim Altgeçidi
Ankara Büyükşehir Belediye başkanı geldi geleli her tarafı altgeçitlerle donatmaya pek meraklıydı, bunu şehircilik sanıyordu. Haksız da sayılmazdı, bu altgeçitleri hizmet sanan seçmen kitlesi vardı. Bu altgeçitlere karşı çıkanları suçladı yıllarca.
Yıllardır şehiriçindeki bu altgeçitlerin çoğunun gereksiz olduğunu görerek, yaşayarak bilen Ankaralılardan biriyim. Ayrıca birçok Ankaralıdan farklı olarak altgeçitlerin ne kadar tehlikeli olduğunu görebilecek ve en önemlisi hesaplayabilecek bilgi düzeyinde olanlardan biri olduğumdan eminim.
Bugün hep korktuğum oldu, altgeçit tamamen suyla doluverdi. Televizyon televizyon yayına bağlanan belediye başkanı altyapı böyle büyük yağmurlara göre yapılmaz diye kendini savunuyordu. Bu bir doğal afetmiş. Tamam, caddelerin sokakların altyapısı bu yağmurlara göre yapılmasına gerek yok ama hepsi birer ölüm çukuru gibi duran altgeçitler için o altyapıyı yapmak zorundasınız. O altyapıyı yapmadığınız sürece Ankara her yağmurda ölüm çukurlarıyla içiçe olacaktır.
İki yıl önce başka bir nedenle yazdığım bir yazıda altgeçitlerle ilgili görüşlerimi paylaşmıştım (1):
“Son yıllarda İstanbul’da ve Ankara’da iyi belediyeciliği şehrin bütün yollarını alt-üst geçitlerle donatmak sanan belediye başkanları görev yapıyor. Belediye başkanları bu alt-üst geçitlerin sayılarının çokluğunu bir marifetmiş gibi seçim propagandası için kullanıyorlar.”
“Her altgeçit veya üstgeçit insanı şehrinden biraz daha uzaklaştıran çirkin görüntüdür; hızı artırdığı için tehlikeler yaratan kara deliktir; trafiğin yoğun olduğu zamanlarda tıkanıp işe yaramayan, zaten boş olan saatler için yapılmış gibi görünen anlamsız bir çukur veya bir beton yığınıdır.”
“Şehirde alt-üst geçitler olacak elbette, ama şimdiki gibi heryerde değil, yalnızca gereken yerlerde...”
ÖNERİLER
1. Altgeçitlerin girişlerine demiryolu hemzemin geçitleri gibi hareketli bariyerler konulmalıdır..
2. Yağmur başlar başlamaz bariyerler otomatik olarak kapanmalıdır. (Kapanmayanı bir hayırsever kapatıverir.)
3. Tüm altgeçitlere bugünkü gibi su baskınlarında suyu anında boşaltacak kanalizasyondan bağımsız çıkışlar olmalı. Bunlar su dolma olasılığını sıfıra düşürecek, güvenilir mekanizmalar olmalıdır. Örneğin bugün su dolan Cetin Emeç bulvarındaki altgeçitin dibinden Ceyhun Atuf Kansu Caddesi’ne boşaltma sistemi o kadar kolay yapılır ki.
4. Altgeçitlerin güvenlik projeleri asla Büyükşehir Belediyesinde hazırlanmamalıdır. Halkın güvenmesi için bu gereklidir.
Ankara bugün büyük tehlike atlatmıştır. Bu olanlar 3 saat sonra olsaydı, belki 50 kişi ölürdü o ölüm çukurunda. Nereden mi biliyorum. Yıllarca hergün o altgeçidin içinde geçmiş, şimdi de hergün saat 17:50 sıralarında o altgeçidin üzerinden geçen bir Ankaralıyım. O saatte oranın nasıl kalabalık olduğunu hep gördüğüm için bugün çok endişelendim.
İki yıl önce boşuna demedim (1):
“Bir belediye başkanı adayı çıksa ve dese ki, o altgeçit çukurlarını dolduracağım, hiç düşünmeden oyumu veririm.”
Bugün Ankara’da yaşananlar yüzü kızarabilenler için yüzkızartıcı bir durumdur. 70 günde şişirilmiş bu altgeçit bugün birimizin canını almamışsa bu yalnızca şanslı olduğumuzdandır.
(1) Şehir içindeki ölüm kazaların nedeni hızlanan trafiktir (18-3-2009) http://blog.milliyet.com.tr/Sehir_icindeki_olumlu_kazalarin_nedeni_hizlanan_trafiktir/Blog/?BlogNo=168832
Ankara, 16 Haziran 2011