Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Kasım '07

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

8 Asker bilmecesi

8 Asker bilmecesi
 

Dağlıca baskını yüreklerimizi çok yönlü dağlamıştı. Bir günde bir düzine askerimizin şehit olması, gerçekten dikkat çekmeye yetmişti. Sınır ötesi operasyona pek sıcak bakmayan hükümet, kamuoyunun baskısıyla tezkere çıkarmaya karar vermişti.

Hoş kamuoyu niye böyle bir baskı yaptığının bilincinde de değildi. Ama şartlar öyle zorlanmış, yönlendirmeler, insanların zihninde, sanki bu şekilde terör belasının sona ereceği izlenimini yaratmıştı.

Bu iş nasıl olacak, diye bir düşünülse, sınır ötesinin çözüm olmayacağını anlamamak mümkün değil ama, bazen insanın basireti bağlanıyor ya, işte öyle bir travma yaşatmıştı bize bu olay.

Şehitlerimizin dışında 8 askerin de kaybolduğu söyleniyordu. Hani su baskınında sele kapılıp giden, belki bulunur, kurtulur ümidiyle önceden öldüğü açıklanmayan, kayıp olarak nitelendirilen insanlar gibi…

Dağlıca baskını da 8 askeri alıp götürmüştü. Bir şekilde, biz buradayız diye ortaya çıkmaları umudu yoktu belki ama, nasıl kayboldukları konusunda da bir gariplik vardı herhalde… Olay bize böyle yansıdı. Ailelerinin çektikleri acıyı elbette tarif etmek imkansız. Ancak milletçe genel olarak olaya pek üzülmedik gibi…

Devlet bile askeri esir alınmış gibi davranmadı. Ya da biz öyle hissetmedik. Bütün bunlar işin içinde bir iş olduğunu anlatıyordu. O yüzden ben bu konuya fazla girmemeye çalıştım. Fakat lehte ve aleyhte pek çok şey söylendi, yazıldı.

Daha sonra bu askerler kaybolmalarından daha garip bir şekilde geri geldiler. Başta üzüntü duymayanlar elbette buna da pek sevinemediler. Söylentiler aldı yürüdü. Herkesin anlatacak bir hikayesi vardı.

Halbuki Genelkurmay bir açıklama yapsaydı ve milletine, "8 askerimiz kayıp, her şey olabilir, biz gerekenleri yaparak onlara ulaşmaya çalışacağız ve durumu aydınlatıp size de bilgi vereceğiz" deseydi, sanki her şey daha iyi olurdu. Bir şüphe uyanmaz, güven problemi doğmazdı.

Fakat bu tür olaylara biz alışkınız, önemsemiyoruz, üzerinde durmuyoruz, öyle olunca da her zaman aynı muameleye muhatap oluyoruz.

Bugünkü gazetelerde, kurtulan askerlerin tutuklu olarak yargılanmasına karar verildiği haberi var. Bu onları henüz suçlu yapmıyor. Devam eden bir yargılama üzerine görüş bildirmek de zaten yasak biliyorsunuz.

Hürriyet gazetesi “6 Askere Tutuklama” manşetiyle vermiş haberi. Sabah gazetesi “Sekiz Asker Tutuklandı” diyor. Cumhuriyet ve Güneş gazetesi de aynı kelimelerle kurulan sade bir manşet atmışlar: “Kaçırılan 8 Asker Tutuklandı.”

Büyükanıt’ın, köstebek olduklarına dair bilgi yok, dediği askerler, görev gereklerine aykırılık, emre itaatsizlik ve yurt dışına firardan hapiste, diyen Radikal gazetesinin manşeti “PKK’lıların Bıraktığı Sekiz Asker Tutuklandı” şeklinde…

Star gazetesi “Sekiz Asker Cezaevinde” manşetli haberiyle, askerlerin emre itaatsizlik ve disiplini sarsmaktan yargılanacağını duyururken, Bugün gazetesi “O Askerler PKK’lı mı?” diye sordu.

Vatan gazetesi ise “O Gece neler Oldu?” sorusuna cevap arıyordu. Kaçırılan 8 asker, son mermimize kadar savaştık, demişti ama, yine de tutuklanmaktan kurtulamamıştı. Tartışılan, ama dillendirilmeyen iddiaların doğru olma endişesi ortaya çıktı. Kafalar karıştı vicdanlar sızladı.

*****

Yeni Şafak gazetesinde ilginç bir haber var. “İnternette Taksitle Bebek”. Önceki gün Tokat’ta bir kadının 4 günlük gayrimeşru bebeğini internette satışa çıkardığı ile ilgili haberler vardı. Bu haberin ardından sanal alemde benzeri şekilde bebek satışlarının yapıldığı ortaya çıktı.

Bebeğine bakamayacak durumda fakir aile havası verilerek, belli bir ücret karşılığı çocuğunu evlatlık vermeyi isteyen aile ilanlarıyla, mafyanın bebek ticareti yaptığı konusunda şüpheler var, diyen gazete, şu an taksitle 4 bin YTL’ye bebek bulunduğunu da belirtiyor.

*****

Bir başka ilginç haber de şöyle:

Ankara’da banliyö trenine binmek isterken raylara düşüp ölen bir gencin ailesi, Devlet Demiryolları aleyhine ölüme sebebiyet vermekten; TCDD de, olay nedeniyle tren seferlerinin gecikmesinden doğan zarardan dolayı ölen çocuk aleyhine birer tazminat davası açmış.

Mahkeme iki tarafın da haklılığını kabul etmiş. Bu durumda ölen çocuğun ailesi kazandığı tazminatın bir kısmını, trenin gecikmesine sebep oldukları için geri ödemişler.

Sabah gazetesi “Ölen Gence Tehir Cezası” başlığını kullanırken, Takvim gazetesi “Kahreden Karar” manşetiyle haberi vermiş.

*****

Türkiye’deki işsizlik sorunu parlak bir gencin hayatına mal oldu. 1,5 yıl önce Yıldız teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği bölümünü bitiren Avrupa çapındaki matematik yarışmalarında dereceleri bulunan 26 yaşındaki Turgut Işıksungur, “benim gibi biri nasıl iş bulamaz” diyerek bunalıma girdi ve emniyet müdürü babasının silahıyla canına kıydı. Haberi Posta gazetesi “Çok Yazık” manşetiyle vermiş.

*****

Diğer gazete manşetleri de şöyle:

Milliyet gazetesi “Kandil Nöbeti” başlıklı haberinde, Kuzey Irak’ta PKK’nın bulunduğu dağların yamaçlarını tutan 30 bin peşmergenin tam teçhizatlı tatbikat yaptığın, bir gözleri Kandil’de bir gözleri Türkiye sınırında nöbet tuttuğunu yazıyor.


Akşam
gazetesi “Kayıp Silahlar” davasından hüküm giyip Türkiye’nin hapis yatan tek valisi olan Salih Şarman’ın, çok tartışılacak bir kitap yazdığını, kitabında başbakan Çiller ve Genelkurmay Başkanı Güreş’in bilgisi dahilinde nasıl özel ordu kurduğunu anlattığını “Derin Validen Derin Kitap” başlıklı haberinde vermiş.

Radikal gazetesi afla 49 bine düşen tutuklu-mahkum sayısının, yedi yılda 87 bine ulaştığını belirterek “Cezaevleri Doldu” diyor.

Zaman gazetesinin “Dünya Ortadoğu’da Barışı Sağlamak İçin Çözüm Arıyor” başlıklı haberinde, Ankara, Filistin ve İsrail liderlerini ağırlarken, Moskova’nın da önemli bir konferansa ev sahipliği yaptığı, Rusya dışişleri Bakanlığı ile Diyalog Avrasya Platformunun öncülük ettiği toplantıda 19 ülkeden siyaset ve bilim adamının dünyayı Ortadoğu barışı için eyleme çağırdığı anlatılıyor.

Yeni Şafak gazetesi, yüksek rant sağlayan yabancı sıcak para fonları ve yerli faiz lobisinin, enflasyonun yüzde 6’yı bile bulmadığı Türkiye’de bu yıl hazine bonolarından tam yüzde 14,69 kâr beklediğini anlatarak “Faiz Lobisinin İştahı Arttı” diyor.

Vatan gazetesi, eğitim hakkı herkesin sahip olduğu bir haktır, türban yasağı kalkmalı diyen AKP Milletvekili Prof. Üskül’ün gösterdiği gerekçeyi manşet yapmış: Türbanlı bir kişi “Mahkemeye Çıkıyorsa Üniversiteye de Girer.”

Cumhuriyet gazetesi Suudi Arabistan Kralı’nın ziyaretiyle ilgili olarak “Hac Kotası Pazarlığı” yapıldığını iddia ediyor ve Cumhurbaşkanı Gül’ün Suudi Kralı’n kaldığı otele gitmesinin büyük tepki gördüğünü söylüyor.

Türkiye gazetesi, “PKK’ya Sınır ötesi Mali Operasyon” başlıklı haberinde, Maliye Bakanlığı Mali Suçları Araştırma Kurulu’nun, örgütü besleyen kaynakları saf dışı bırakmak için harekete geçtiğini belirtiyor.

Güneş gazetesi “Savcılar Göreve” diyerek, PKK kamplarında askeri ve siyasi eğitim aldığı, daha sonra 1 yıl boyunca terörist eğittiği kesinleşen ve buna rağmen hâlâ vekil olarak Meclis’te bulunan Fatma Kurtulan’ın Anayasa’nın 87. maddesine göre işlem görmesini istiyor.

*****

Spor Basın’ında, dün Gençlerbirliği’ni zor da olsa yenerek liderliğini sürdüren Galatasaray’la, Kayseri’de yenilmekten kurtulamayan Fenerbahçe’nin maçları var.

Fanatik gazetesi, Galatasaray için “Liderlik Kanında Var” derken, Fotomaç gazetesi üç golden kinaye “Gökten Üç Elma Düştü” manşetini atmış. Fotospor ise iki sonucu karşılaştırıyor: “Düğün ve Cenaze.”

Bugünlük de bu kadar. Yarın yeniden buluşabilmek umuduyla…

 
Toplam blog
: 859
: 979
Kayıt tarihi
: 21.06.06
 
 

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu, ekonomik..