Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Mart '09

 
Kategori
Güncel
 

8 Mart Dünya kadınlar günü…

8 Mart Dünya kadınlar günü…
 

8 Mart Dünya Kadınlar Günü


8 Mart’ta Amerika Birleşik devletlerinde haklarını almak için eylem yapan Amerikalı kadınlar tüm Dünyada yaşayan ve çalışan kadınlara örnek teşkil ederek 8 Mart’ı dünya kadınlar günü olarak kabul etmişlerdir. Bu nedenle de 8 Mart Türkiye’de kadınlar günü olarak kutlanmaktadır.

Türk kadını 8 Mart’ta halinden ve yaşantısından memnun değil. Kadınlarımız 21. yüzyılı yaşadığımız şu günlerde şiddete ve cinsel istismara maruz kalmaktadırlar. Türkiye’de kadınlar ne yazık ki bazı alanlarda cinsel obje olarak kullanılmakta, bazı alanlarda reklam aracı haline getirilmektedirler. Bazı kadınlar dul, bakacak kimseleri yoktur. Bazı kadınlar şehit, gazi anneleri durumundadırlar.

Nüfusumuzun büyük çoğunluğu kadınların teşkil etmesine rağmen kadın aynı zamanda bir anne olarak ailesini geçindirmek ve çocuklarına bakmak yükümlülüğüyle karşı karşıyadır. İşten çıkan kadın, o yorgunluk haliyle evde yemek hazırlamakta, ev işlerini yapmakta ve dolayısıyla en ağır işçi durumundadır.

Çalışan kadınlar birer köle imiş gibi çalıştırılmakta ve bir çoğu sigortasız ve düşük ücret ile çalışmaktadır.

Bu nedenle ülkemizde yaşayan kadınların haklarının elinden alındığını ve haksızlıklar karşısında ezildiklerini belirtiyorlar. Yapılacak yeni düzenlemeler ile kadınlarımızın daha iyi çalışma ve yaşama koşullarına kavuşturulmalıdır diye düşünüyorum.

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne özellikle çalışan Türk kadınları bu yıl da huzur içerisinde girememektedirler. Türk kadınlarının özlük haklarından, çalışma koşullarından kaynaklanan sıkıntıları devam etmekte, bu sıkıntılar ev yaşantısına yansımakta, huzuru bozulmaktadır.

Böylesine yüklü sorunların altında ezilen çalışan işçi kadınlarına, sendikaların gereği gibi destek vermemeleri, suskun kalmaları da işin bir başka boyutunu oluşturmaktadır. İçinde bulunduğumuz ortam daha çok birlikte hareket etmeyi ve sorunlara birlikte çözüm aramayı gerektirmektedir.

Kadın çalışanların bir başka sorunu da uygulanmakta olan başörtüsü yasağıdır. Başörtülü bayanlar hâlâ eğitim hakkından faydalanamamakta, hâlâ kamuda çalışamamaktadırlar. “Ya başını aç, ya da işten ayrıl” tehdidi ile karşı karşıya bırakılmaktadır.

BM Kadın Ayrımcılığı Sözleşmesi’ne aykırı olan bu uygulamalar çalışan ve çalışmayan bütün Türk kadınlarının ızdırabıdır. Başörtüsü tartışması artık Türkiye’nin sınırlarını aşmış, uluslar arası alana taşınmıştır.

Hıristiyan inancında olan ülkelerde Türk kızları başörtülü eğitim yapabildikleri halde Müslüman Türkiye’de aynı kızlar eğitim hakkını kullanamamaktadır.

Bu nedenlerle birlik ve beraberlik içerisinde olunursa bütün sorunlar daha kolay aşılır diye düşünüyorum. Bu nedenle sanırım ilimizde tek olan kadınlar derneği bünyesinde kurulacak bir kadın sığınma evi veya bu na benzer bir yerin temini ile Adıyamanlı kadınlar bir araya gelerek sorunlarını be çözüm önerilerini tartışabilirler.

Ezilen kadınlar bir araya gelememektedirler ama ne yazık ki belli bir güze sahip olan kadınlar ise güçlerini bir araya toplayarak adeta gövde gösterisi yapmaktadırlar.

Bu gün siyasi arena da ezilmiş kadınları görmemiz mümkün değildir. Belli bir kariyere ve gelire sahip olan kadınları görebiliyoruz. Siyasi partiler güç sahibi olan kadınlara kapılarını açmaktadırlar.

Oy istemeye gelince tüm siyasilerin ilk tercihi kadınlar olmuştur. Bütün çalışmalar kadın odaklı olmuştur. Yarın kadınlar günü kutlandığı zaman ellerinde kırmızı karanfiller ile siyasiler kadınlarımızın kapılarını aşındıracaklardır.

Bu gün değil her gün kadınlarımızı hatırlayınız lütfen.

Ben bu nedenlerden dolayı ezilen ve hakları ellerinden alınan tüm Türk kadınlarının 8 Mart kadınlar gününü kutluyor hepsine iyi bir gelecek diliyorum.

http://hidayetozdemir.com/

 
Toplam blog
: 72
: 652
Kayıt tarihi
: 11.06.08
 
 

1966 Adıyaman doğumluyum. İlk, orta ve lise öğrenimimi aynı şehirde okudum. Ankara Üniversitesi'nden..