Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

07 Mart '11

 
Kategori
Deneme
 

8 Mart'ı kutlamıyorum!

8 Mart'ı kutlamıyorum!
 

Biliyorum ki 8 Mart Dünya kadınlar günü dolayısı ile eline kalem alan herkes bir şeyler yazacak, çizecek günün anlam (!) ve önemine (!) binaen boş bulduğu meydana salacak kendini, yani fikirler fora ! 

Ben onlar gibi düşünmüyorum ve hatta bir adım daha ileri giderek böyle bir günü kutlamıyor, kabul etmiyorum; bundan hareketle kimseye “hoş” görünme gayretinde bulunup herhangi bir kutlama mesajı yollamayı düşünmüyorum, dayatmalara gelemem! 

Sakın ola ki, bu ruh halim şarklılığımın mayasında bulunan ataerkil ve maço yaftası ile iliştirilmesin, kadın hakları mevzusunda mangalda kül bırakmayan feministlerin hedefine kendimi yerleştirdiğimi bile bile böyle bir günün saçmalıktan öte bir anlam taşımadığını kendimce “en yüksek perdeden” sesleniyorum. 

Kadına yönelik şiddet sarmalının artık yaşamın en olağan haliymiş gibi algılandığı, çarşıda, pazarda, orda, burda her gün bir kadın cinayetinin işlendiği, daha 13 yaşında bir kız çocuğunun onlarca kamu görevlisinin tecavüzüne uğramasının herhangi ciddi bir toplumsal tepkiyle karşılanmadığı, herkesin kör, herkesin sağır olduğu, gazetelerin 3. sayfa haberlerinde fuhşa, uyuşturucuya ve şiddetin kollarına sürüklenen kadınların bu sesine kimsenin kulak vermediği bir yerde lüks otellerin balo salonlarında şampanyalı, kokteylli kutlamları gülünç ve utanç verici buluyorum! 

Kadını toplumdan soyutlayıp ötekileştirme pervasızlığında bulunan zevatın kadınların sadece 8 mart günü hatırlanmasını; kadın, erkek eşitliği adına seslerini duyurmasını cılız, yetersiz ve saçma buluyorum; oysa kadın zaten yaşamın tam ortasında bulunmuyor mu? 

Toplumsal yozlaşmanın, çöküş ve iflasın temelinde kadının yeterince yaşama entegre olamamasından kaynaklandığından hiç kimsenin kuşkusu olmasın, kadın sosyal yaşamın gerisinde kalınca toplumda şevkat, sevgi ve hakkaniyet duyguları bir bir yok oldu. 

Kadın annedir, eştir yeri gelince aslında patrondur, kadının içinde olduğu eksende şevkat ve sevgi eksik olmaz, lütfen şu soruyu kendinize sorun ve savunduğumuz tezle bu soruyu cevaplayın! 

TBMM çatısı altında kaç kadın vekilin kavgasına, belden aşağı konuşmasına şahit oldunuz? 

Umulur ki kadınlarımızın yaşamımızdaki yerinin sadece abuk- subuk kutlama mesajları ile dillendirilemeyeceğini hepimiz anlarız. 

 
Toplam blog
: 166
: 540
Kayıt tarihi
: 02.09.09
 
 

Batmanın Beşiri ilçesinde doğdum, Mersinde yaşıyorum, edebiyata ilgi duyuyorum, yerel ve ulusal d..