Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Haziran '07

 
Kategori
Basın Yayın / Medya
 

9 Haziran Cumartesi

9 Haziran Cumartesi
 

Bir tablo karşısına geçip hayranlık dolu bakışlar sergileyen ve uzun süre sessiz kaldıktan sonra, “vay be, ne müthiş bir eser” diyen insanların hepsinin aynı şeyi gördüğünü ve aynı şeyi düşündüğünü söyleyebilir misiniz? Hayır…

Baktığımız aynı olmakla beraber gördüğümüz hiçbir zaman aynı değildir. Onun için farklı görüşler ve farklı anlayışlar var.

Peki bu iyi mi, kötü mü? Elbette iyi. Herkesin farklı görmesi demek değişik açılardan olayın irdelenmesini sağlamak demektir. Böylece yanılma payı giderek azalır ve o kunuyla ilgili çok yönlü bir sonuca varılmış olur.

Ancak bu dediğim olayın gerçekleşebilmesi için herkesin iyiniyetle konuya yaklaşması, birbirinin tecrübesinden, bilgisinden, görüşünden yararlanması, önerilerine kulak vermesi, bütün olabilirlik hesaplarının yapılarak sonuca varılması gerekir.

Bizse aynı düşüncede olmadığımız insanı güçlüysek hemen dışlayıveriyoruz. Güçsüzsek de zaten yanına yanaşamıyoruz.

Şikâyetçi olduğum konu budur. Demokrasi kültürü, bizimle aynı görüşleri paylaşmayan insanları bir biçimde yok etmeyi değil, onlarla birlikte barış içinde yaşamayı amaçalayan bir anlayışa sahiptir.

Bugünkü gazetelerin iki ana konusu var. Genelkurmay başkanlığının e- bildirgesi ve TÜSİAD Başkanının açıklaması.

İkisi de Türkçe kaleme alınmış metinlerden oluşuyor. Yerine göre bir cümleden bile yüzlerce anlam çıkarılabilir ama, bu iki bildiriden nedense ikişer anlam çıkıyor ve bunlar birbirine 180 derece ters.

Okuduğunuz gazetenin siyasi yapısına ve görüşüne göre, olayın sadece bir yönünü görebiliyorsunuz. Sıradan bir okuyucu olsanız, konuyu da irdelemezsiniz. Aslında bu durumda işiniz daha kolay. “Böyleymiş” deyip geçersiniz. Ama farklı gazetelerde farklı yorum görünce doğrusu hangisinin doğru olduğunu kabullenmekte zorlanıyorsunuz.

Söylemekten ve kabul etmekten utanıyoruz ama, ne yazık ki hükümetimizle Genelkurmayımız arasında bir görüş ayrılığı var. Türk silahlı Kuvvetleri’nin bugüne kadarki geçmişinde, durumdan görev çıkartmak gibi bir geleneği var.

Sayın Başbakan Genelkurmay bana bağlı deyince ipler sanki koptu. Bu rövanşın alınması için her gün ince ince hükümete karşı bir tavır sergileniyor. Büyükanıt Paşa sık sık siyasi iradenin karar vermesini bekliyoruz derken, taşın nereye gittiğinin herkes farkında.

Eğer ordu siyasi iradeden karar beklemek durumundaysa buna kendisinin talip olmaması lazım… Böyle bir istekte bulunmak gerçek anlamda bir çelişki. Sayın Baykal’ın bugünkü açıklamasında da “hükümet isterse asker istemese de yapmak zorundadır” gibi bir ayrıntı var.

Sonuç olarak Genelkurmay’ın halktan beklediği toplumsal refleks, iki şekilde algılandı. Bazıları bunu hükümeti hedef alan kalabalık mitingler yapılması şeklinde algılıyor, bazıları da bunun sonucunda linç sahnelerinin yaşanabileceğinden endişe ediyor.

Aynı şekildi TÜSİAD başkanı Yalçındağ’ın açıklamasına getirilen yorumlar da iki türlü. Kimileri böyle bir durumun ekonomiyi de bozacağını hesap ederek sınır ötesi harekata olumsuz baktığını söylüyor, kimileri ise ekonomi önemli değil, önce güvenlik gelir diyerek sıcak baktığını düşündürüyor.

Aslında Türkiye’yi “Batı’dan ve AB’den koparmak” isteyenlerden bahsedilmesiyle asıl kastın ne olduğu belliyse de, her şeyin açık açık söylenmesinden çekiniliyor.

Belli ki önümüzdeki günler pek çok girift olaylara gebe. Sağduyunun hakim gelmesi ve ülkemizin, milletimizin bu badireyi en az zararla atlatması dileğiyle deyip gazete manşetlerine göz atıyoruz.

VATAN MİLLET MİTİNGLERİ (Akşam). Genelkurmay gece yarısı bildirisiyle istediği halk desteğini buldu. Cumhuriyet mitingleri sonrası vatan mitingleri başlıyor. Seçim meydanları bu yaz sessiz kalabalıklarla dolacak.

PATRON MUHTIRASI (Bugün). Seçime 45 gün kala Koç ve Yalçındağ’dan sert mesajlar geldi. Siyasette akıl tutulması var. Sinsi plan ve tuzakları bozmalıyız.

TERÖRE SESSİZ YANIT (Cumhuriyet). Sivil toplum örgütleri, İspanya’daki yürüyüşlerin benzerini İstanbul’da gerçekleştirme kararı aldı.

TÜSİAD : ÖNCE GÜVENLİK (Cumhuriyet). Yalçındağ olası bir operasyonun ekonomiye etkisini düşünmenin anlamsız olduğunu söyledi.

BATIDAN KOPMA RİSKİNE DİKKAT (Milliyet). TÜSİAD başkanı Yalçındağ ve Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Koç, Türkiye’yi AB’den uzaklaştırmaya yönelik çabalara dikkat çekerek tüm kesimleri uyardılar.

PATRONLAR TEDİRGİN (Posta). Arzuhan Doğan Yalçındağ, köşk seçimiyle başlayan süreçte araba düz yolda şaştı, derken, Mustafa koç, siyaset sahnesinde bir akıl tutulmasıyla karşı karşıyayız, dedi.

TARTIŞILAN AÇIKLAMA (Radikal). Genelkurmay’ın son açıklamaları tartışılıyor. Baykal iktidar isterse TSK istemese dahi müdahale kararı alır. Erdoğan ise soruları yanıtlamadı.

SAĞDUYU UYARISI (Sabah). Mustafa Koç uyardı. Bazı partiler kimi kuruluşlar ve kesimler Türkiye’yi Batı dünyasından koparmayı siyasi alternatif gösteriyor,

SINIRÖTESİ ENDİŞESİ (Star). Arzuhan Doğan yalçındağ, siınır ötesi operasyon için ümit ediyorum Türkiye bu duruma itilmez, bu tür gelişmeler olursa ekonomi piyasalarının olumsuz etkilenmesi muhtemeldir, diye konuştu.

AĞZINA SAĞLIK PAŞAM (Takvim). TSK’nın beklentisi Türk milletinin kitlesel karşı koyma refleksidir açıklamasına vatandaşlar mitinglerle destek verecek. CHP İspanya’da ABD’de bir milyon kişi yürüdü, biz de yürüyelim, dedi.

ASKER BUNU İSTİYOR (Vatan). Genelkurmay’ın istediği teröre karşı kitlesel karşı koyma refleksinin en güzel örneğini ETA’nın her kanlı eylemi sonrası sokaklara dökülen milyonlarca İspanyol veriyor.

UMARIM TÜRKİYE KUZEY IRAK’A İTİLMEZ (Yeni Şafak). İş dünyası her şey ekonomi değil. Ancak sınır ötesi operasyon yarar getirmez görüşünde. TÜSİAD başkanı Yalçındağ ümit ederim Türkiye bu duruma itilmez dedi.

GENELKURMAY’IN TERÖRE KARŞI KİTLESEL REFLEKS ÇAĞRISI TARTIŞMAYA YOL AÇTI (Zaman). Genelkurmayın bildirisine sivil toplum kuruluşları ve siyasetçilerden farklı tepkiler geldi.

Umarım siz bir kanaate varmışsınızdır

*****

İçeride bu şekilde tartışmalar ve didişmeler sürerken Kuzey Irak’ta ne olup bittiğiyle ilgili net bilgiler de yok. AP’nin haberinin ABD ve Türkiye tarafından yalanlanmasına rağmen şöyle haberler de çıkabiliyor:

TÜRKLER HİÇ BÖYLE GELMEMİŞTİ (Güneş). Mehmetçik Kuzey Irak’ta Kandil’i bombalarken, peşmerge komutanı yaşadığı korkuyu bu sözlerle dile getirdi.

*****

Şehitlerimizin acısı kalpleri yakmaya devam ediyor.. Anaların yüreğine düşen ateşi söndürmek mümkün mü? Yeter artık, bu son olsun diyoruz ama hemen her gün maalesef hain bir pusunun yine askerlerimizi şehit ettiğine dair haberler geliyor.

Bugüne kadar kaç şehit verdiğimizi hiç merak ettiniz mi? İşte Takvim’in haberi:

BİR TUGAY GİTTİ (Takvim). Şirvan’da yitirdiğimiz 4 canla birlikte 1984’ten bu yana şehit sayımız 4 bin 568 oldu. Bu sayı Türk ordusunun bir tugayından fazla ediyor.

*****

Dil ve din farkı insan olmamızın, acı çekmemizin, ıstırap duymamızın şeklini asla değiştiremez. Bu yüzden böyle farklılıkların hayatımıza düşmanlık olarak yansımasının yanlışlığı üzerinde durmamız ve bunu iyice anlamamız gerekiyor.

ŞEHİDE KÜRTÇE AĞIT (Posta). Siirt’te PKK’nın mayınlı tuzağında şehit olan 4 askerimizden biri olan Astsubay Mustafa Kömürcü’nün Gaziantep’ te yaşayan annesi Fatma Kömürcü, evladının ardından Kürtçe ağıt yaktı. Gözü yaşlı anne Türkçe olarak da Vatan sağolsun dedi.

*****

Dün adayların eksiklerini tamamlamak için son gündü. DYP ile ANAP arasındaki birleşme umutlarının son anlarında YSK’nın kararı her şeye son noktayı koydu. Anavatan listesinden aday olanlar istifa etseler bile DP listesinde yer alamayacaktı. Birleşmenin mimarı kabul edilen Sinan Aygün de adaylıktan çekilince artık yapacak bir şey kalmadı.

YSK BOMBASI (Güneş). Erbakan ile eski DEP’lileri veto etti. Sağda birliğin önüne taş koyup Anavatan’ı seçim yarışının dışına itti.

MERKEZDE FİYASKO (Hürriyet). Merkez sağda hem birlik, hem de işbirliği girişimleri tam bir fiyaskoyla sonuçlandı. Anavatan seçimden çekildi. Demokrat Parti güç kazanmak isterken istifalarla sarsıldı.

İTTİFAK ÇÖKTÜ (Türkiye). YSK olmaz dedi, ANAP-DP birleşemedi. Sağda işbirliği çabaları sonuç vermedi. Anavatan Partisi seçimden çekildi. DP tek başına kaldı.

SAĞDA BİRLİK PARAMPARÇA (Zaman). İktidar alternatifi olarak sunulan proje, Anavatan’ın seçimlerden çekilmesi ve ismini değiştiren DYP’nin ciddi oranda kan kaybetmesiyle neticelendi.İki parti arasındaki görüşmeleri yürüten Sinan Aygün de dün adaylıktan çekildi.

*****

Sürpriz biçimde oy patlaması yaptığı söylenen ve anketlerde şans tanınan Genç Parti’ye bir darbe. Aslında Cem Uzan şu an ellerinden alınmış olan şirketlerinin faaliyetlerini, partisini tanıtırken “ben yaptım, ben getirdim, ben bilirim” şeklinde üstlenerek onlarla olan bağını ortaya koyarken, bir taraftan da kendisinin hiç bu işlerle alakası yokmuş gibi bir siyasi partinin başında Türkiye’yi yönetmeye talip olması çok ilginç bir çelişkiler yumağı ama, burası Türkiye denince her şey hoş görülüyor. İşte haber:

KONTÖR MONTÖR GÖTÜRMÜŞLER (Bugün). Uzanlar’ın Telsim kontör kartlarında hile yaparak 142 milyon YTL kazanç sağladığı ortaya çıktı. Cem Uzan ve GP’nin üst sıralarındaki bazı milletvekili adayları hakkında dava açıldı.

*****

Kaosun başlangıcı olarak cumhurbaşkanlığı seçimi sürecini düşünebiliriz. İşte bu konuyla ilgili son gelişme bildiğiniz gibi Cumhurbaşkanının halkın seçmesi yönünde bir Anayasa değişikliği teklifi hazırlanmıştı. İlki veto edilen teklif aynen mecliste tekrar kabul edilerek cumhurbaşkanına sunuldu. Şimdi imzalanmayı bekliyor:

KAOS KALEMİNİN UCUNDA (Yeni Şafak). Cumhurbaşkanını halkın seçmesine yönelik Anayasa değişikliği 9 gündür Köşk’ te bekliyor. Belirsizlik veya çözüm Sezer’in imzasına bağlı.

*****

Son haberimiz sporla ilgili. Fenerbahçe’ nin çok konuşulan yeni transferi Carlos’tan sonra yeni bir bomba transferden daha söz ediliyor. Fenerbahçe bu sefer işi sağlama almaya çalışıyor:

SON BOMBA RONALDO (Vatan). Fenerbahçe Roberto Carlos’tan sonra dünya çapında bir golcü için harekete geçti. Dört aday var, en güçlü isim Milanlı Ronaldo.

Yarın yeniden birlikte olabilmek umuduyla…


 
Toplam blog
: 859
: 979
Kayıt tarihi
: 21.06.06
 
 

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi ve İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu, ekonomik..