Afyondaki cephanelik patlamasına kaza diyenler, işin uzmanı mı?

Afyondaki cephanelik patlaması daha uzun zaman gündemi meşgul edeceğe benziyor…

Halkı doyurucu açıklama yapması gereken Genelkurmay maalesef sadece taziye mesajı yayınlayarak, olayın nedenini bilmediğini açıkladı…

Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, ‘Sudan bahaneler’ uydurarak 25 tane(!) askerin öldüğünü açıkladı. Ve ekledi; bu tür kazalar Hindistan, Pakistan gibi ülkelerde de olur!

Ayrıca bu patlamanın bir kaza olduğunu, bir el bombasının yere düşmesi neticesinde patlamanın olduğunu söyleyerek, kaza(!) neticesi hayatlarını kaybedenlerin, takdiriilâhî’ye kurban gittiklerini ekledi…

AKP’li Afyon Belediye Başkanı gecenin karanlığında yaptığı açıklama ile olayın tamamen bir kaza olduğunu söyledi!

Halk bu açıklamalar karşısında ne yapacak?

Söylenenlere inanıp, sesini soluğunu çıkartmayacak değil mi?

Her nedense, halkın hiçbir kesimi bu açıklamalara inanmıyor.

Neden acaba?

Bizi yönetenler halkın güvenini kaybetmiş olabilir mi?

Su İşleri Bakanımız, “Usta” Veysel Eroğlu, Hindistan ve Pakistan’ı işaret etti!

Ancak hesaba katmadığı bir durum vardı. O da bu ülkelerin nükleer silaha sahip olmaları.

Biz nükleer bir silaha sahip olsak, o silahı koruyup, kollayabilir miyiz?

Dikkat ederseniz açıklama yapanlar, bombayı top sanacak kişiler!

Olaya hemen kaza süsü verenlerin hiç birisi bu alanda bilgi sahibi değil…

İşin uzmanları ise kaza olasılığının düşük olduğunu söylüyorlar. Ve gerekçelerini sıralıyorlar. Ortaya konulan gerekçeler gerçekten mantığa uygun.

Sonra bir de şu var; sözde sayıma katılanların 17 tanesi 3 günlük asker!

Sen yeni askere gelmiş birisini cephaneliğe nasıl sokarsın?

Olayın kaza olduğunu söyleyenler, cephaneliğin nasıl olması gerektiğini, cephanelerin nasıl sayılması gerektiğini bile bilmiyorlar. Ama halkı kandırmaya gelince, bilmedikleri konularda ahkâm kesiyorlar.

Genelkurmay Başkanlığı ‘bilinmeyen bir neden’ deyip, işin içinden sıyrıldı(!)

Genelkurmay Başkanlığına birileri sorumluluğunu hatırlatmalı.

Tıpkı 2008 yılında Güney Kıbrıs Kesiminde meydana gelen ve 13 kişinin ölümüne neden olan cephanelik patlamasından sonra istifa eden Genelkurmay Başkanı, Milli Savunma Bakanı ve Dışişleri Bakanları gibi birilerinin de sorumluluğu alması gerekmiyor mu?

Bu halk çocuklarını askere gönderirken kime güveniyor?

Bu güveni hiçe sayan Genelkurmay Başkanlığının bir bedel ödemesi gerekmiyor mu?