Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

11 Aralık '12

     
    Kategori
    Eğitim
     

    "Her Çocuk okumaya hazır" ya siz!

    "Her Çocuk okumaya hazır" ya siz!
     

    Geleceğin okuyan, üreten bireyleri kütüphanelerde yetişiyor...


    Uluslararası ve ulusal alanda hizmet veren kurum, kuruluş ve sivil toplum örgütlerince belirlenen konu ve temalar, toplumun dikkatini çekmek, kamuoyu oluşturmak ve bilgi alışverişini sağlamak amacıyla yıl içerisinde belirlenen gün ve haftalar içinde işlenmektedir. Kasım ayının ikinci pazartesi ile başlayan hafta tüm dünyada “Dünya Çocuk Kitapları Haftası” olarak kutlanmaktadır. Çocuk kitapları haftasını kutlama fikri, 1917 yılında Amerikalı kütüphane yöneticileri tarafından, kitap haftası kutlama önerisi ile doğmuştur. Amerikalı İzcilerin önderliğinde de 1919 yılında kutlanmaya başlamıştır. Ülkemizde ise “Dünya Çocuk Kitapları Haftası” 1947 yılından beri kutlanmaktadır.

    Konfüçyüs, “Tanrım, bana kitap dolu bir evle çiçek dolu bir bahçe ver” diye yakarırken islamiyetin doğuşunda vahy olan (Vahiy ile inen) ilk ayet OKU! olmuştur. Eskiden “Para” zenginliğiyle öğünen toplumlar, bugün yazılan, sahip olunan, okunan ve okutulan kitap sayısı ile güçlü olmaktadır. Uygarlık ve kültür düzeyinin temel taşlarından olan bilgi öğesi, insanlığın başlangıcından bu yana toplumların ekonomik ve kültürel gelişmelerinde daima en büyük güç olmuştur.

    Okumak; İnsanı geliştiren ona yeni dünyalar kazandıran, bilgi, görgü ve bakış açısını geliştiren en önemli etkinliklerden biridir. Uygar toplumlar, okuma oranının yüksek olduğu toplumlardır. Bu nedenle okumayı alışkanlık haline getirmek çok büyük önem taşımaktadır.

    Okumanın önemi, beraberinde kitabın önemini de ortaya koymaktadır. Kitaplar bize değişik yaşamlar sunan, kültürümüzü zenginleştiren bilgimizi arttıran en iyi dostlarımızdır.[1]

    Türk Kütüphaneciler Derneği İstanbul Şubesi“Her Çocuk Okumaya Hazır” slogan’ı ile Dünya Çocuk Kitapları Haftasını bu yıl kutluyor. Kutlama organizasyonunun, Çocukların çocuk kitaplarına merak ve ilgisini uyandırarak geleceğin “iyi okur”u, “yazar”ı, “düşünür”ü, “bilim insanı”, “sanatçısı” olmalarına yol açması; Kitap okumaya, yazı yazmaya, yaratıcı ve eleştirel düşünmeye teşvik edici etkinlikler gerçekleştirerek çocukların entelektüel gelişimine katkıda bulunması; Çocuk Kütüphanelerinin koleksiyonunun tanıtılması ve kütüphanelerin bulundukları bölgedeki çocukların uğrak yerlerinden biri haline gelmesine destek olunması gibi kazanımlara katkı sağlaması en büyük dileğidir.

    Yapılan anket çalışmalarında kültür, kitap, okuma ve kütüphane kullanma alışkanlığı ülkemizde yaşayan bireylerin ihtiyaçları listesinde hiçbir zaman ilk on sırasında yer almamaktadır. Tabii bireylerin bu tür alışkanlıkları olmayınca siyasi kuruluş temsilcileri ve liderlerinin de kültür, kitap ve kütüphane’ye olan yatırımları çok düşük düzeyde veya hiç gerçekleşmemektedir. Aslında çocuklara ve gençlere yapılacak yatırımların daha sonra oy kullanma çağına geldiğinde kendilerine oy olarak geleceği gerçeğini gözden kaçırmaktadırlar. Bu gerçeği gören siyasi liderler bu alanlara gerekli yatırımları gerçekleştirebilmektedir.  

    Çocuklarımıza okuma ve kitap sevgisinin önce aile’de sonra da okul öncesi eğitim çağında kazandırılması gerekmektedir. Aslında her aile her gece 30 dakikasını çocukları ile birlikte kitap veya gazete okuyarak geçirmeyi alışkanlık haline getirse, inanın ülkemizdeki kitap ve gazete okuyan kişi sayısında artışlar gerçekleşeceği muhakkaktır. Ben evde gazete veya kitap okumaya başladığımda çocuğumun da eline kitabını alarak yanıma geldiğini çok yaşamışımdır. Eğer ben  bilgisayar veya televizyon başına geçiyor isem, çocuğumun da, bilgisayar veya televizyon başında olduğunu gözlemlemişimdir. Demek ki, çocuğumuzun başarılı bir okuyucu, öğrenci olmasını istiyor isek önce kendimizin iyi bir okuyucu olması gerekmektedir. Onun için önce eğitimin ailede başladığı gerçeğini hiçbir zaman unutmamalıyız. İkinci ve en önemlisi de okul öncesi eğitim kurumlarında verilecek olan kitap sevgisidir. Bu sevgiyi bu çağda alan bir çocuğun geleceğin en iyi okuyucusu olacağı muhakkaktır. Tabi çok okuyan bir toplumun iyi düzenlenmiş ve kentinin dört bir köşesinde hizmet veren kütüphanelere sahip olması gerekmektedir. Okuyucu aradığı her türlü kitap ve yazara kütüphaneler aracılığı ile ulaşabilmelidir. Edirnemiz maalesef kütüphane açısından zengin değildir. Özellikle Karaağaç, Kıyık, Yıldırım, Yeniimaret, Saraçhane ve Kaleiçi gibi semtlerimizde ikamet eden çocuk ve gençlerimizin bir kütüphanesi veya okuma salonu bulunmamaktadır. Eskiden gezici kütüphane aracı ile bu hizmetlerin eksikliği giderilmeye çalışılıyordu. Ancak 2009 yılından bugüne Gezici Kütüphane hizmetleri de ne yazık ki ilimizde yerine getirilememektedir. Ama hiçbir muhtar veya mahalle yaşayan birey bu konu ile ilgili ihtiyacı dile getirmemektedir. Çünkü yazımızın başında dediğimiz gibi kitap, okumak ve kütüphane, bireylerin ihtiyaçları sıralamasında alt sıralarda yer almaktadır. Ama çocuğumuz okul çağına geldiğinde ders çalışmadığı, notlarının düşük olduğu, sınıfındaki arkadaşları arasında veya iş yaşamına girme ve kendini geliştirmede başarılı olamadığı zaman da çocuğumuza kızmakta, onu eleştirmekten, yerden yere vurmaktan da geri kalmamaktayız.

    Okuyan, üreten, araştıran ve araştırdığından yeni bilgiler üreten bir toplum yaratmak istiyor isek, çocuklarımıza okuma ve kitap sevgisini doğumundan itibaren kazandırmamız gerekmektedir. Aslında “Her Çocuk Okumaya Hazır”. Peki, anne, babalar ve eğitimciler ya siz! Hazır mısınız?



    [1] Harut, Semra (2004) Belirli Günler ve Haftalar.-Ankara: Gün Yayıncılık.

     
    Toplam blog
    : 1
    : 210
    Kayıt tarihi
    : 13.11.12
     
     

    1960 tarihinde Edirne”de doğdu. 1982 yılında Edirne İl Halk Kütüphanesi'nde memuriyet hayatına ba..