Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Aralık '07

 
Kategori
Dostluk
 

En iyi arkadaşım evleniyor!

En iyi arkadaşım evleniyor!
 

Yok, yok bildiğiniz sinema filminden bahsetmiyorum. Gerçekten en iyi arkadaşlarımdan biri evleniyor. Hem de belki de çoğunuzun tanıdığı bir arkadaşım. Aslında çaktırmadan size tüyo bile verdi yazdığı bir blogla. Siz onu yazdığı bloglardan tanıyorsunuz. Yine de şanslı sayılırsınız. Onu tanımak, uzaktan da olsa, sadece yazılarından da olsa, daima insana bir şeyler kazandırır. Çünkü O her zaman, bildiği her şeyi, hayatla ilgili tecrübelerini, yaşayarak ve yazarak, tanıdığı veya tanımadığı herkesle paylaşmayı felsefe edinmiş biridir.

Ben sizlere göre daha da şanslıyım. Çünkü, onunla bir ömrün neredeyse yarısını paylaşmış ve bundan sonraki ömrümde asla kaybetmeyi göze alamayacağım bir dostluk, arkadaşlık, kardeşlik duygularını yaşamış ve yaşatmış bir elmanın iki yarısı olduğumuzu düşünüyorum.

Evleniyor dedim ya, bu blogu yazdığım için belki de bana kızacak, derhal yayından almamı isteyecek ama, ne yapayım içimde tutamadım. O, bu konuda o kadar heyecanlı ve mutlu olmasına rağmen, hala içinde bir nazar değer düşüncesi ile mi nedir, şöyle dünya aleme haykırmaya çekiniyor nedense. Yıllardır beklediğim güzel haberi verdiği gün, gelinlikten, kına gecesinden bahsettiğimde, önce sesinde bir kızgınlık, “bu yaşta!?” gibi sıradan bir savunma, daha sonra ise hafif buruklukla “bunlar bana uğur getirmez, bu kez yapmayacağım” dedi. İşte bu, sözün bittiği andı. Hayatındaki siyahları sona erdirecek iri inci tanelerinin, ona çok daha uğurlu geleceğine inanıyorum.

O bugüne kadar, hep kendi nasıl istiyorsa öyle yaşamış, hiçbir şeyin, hiç kimsenin, kendinin ve çocuklarının saçlarının bir teline dahi zarar gelmesine engel olacak her fedakarlığı yapmış, alnının akı ile kızlarını okutup topluma yararlı insanlar haline getirmiş, bir kızını evlendirmiş, yuvasını tek başına ayakta tutmayı başarmış, güçlü kadın modellerinden en ihtişamlı olanlarından biridir. Eğer cennet anaların ayakları altındaysa, O’nun iki ayağı da cennetin en güzel noktalarına temas eden, kanatsız melektir desem abartmış olmam inanın.

Tüm bunlardan sonra, ömrünün geri kalanında, mutluluğu ve huzuru hak ettiğine inanan ve kendisi ile birlikte bu hayatı paylaşmaya layık gördüğü insan ile evleniyor artık yalnız Sindrella’mız. Çirkin Kurbağa, artık Beyaz Atlı Prens oluyor. Sindrella’mız ise, Pamuk Prenses.

Canım arkadaşım, yeni yıla, yeni umutlarla ve yeni bir hayatla başlıyor. Hayatının bu önemli döneminde kendisinin
hakettiği mutluluğu yakalamasını ve bir ömür boyu kaybetmemesini diliyorum.

Aslında yazacak çok şey var ama, bu minik masalı “onlar ermiş muradına biz çıkalım kerevetine” diyerek bitirmek istiyorum. Detayları, daha sonra kendisi mutlaka yazacaktır.

ÖNEMLİ NOT: Buradan Çirkin Kurbağa'ya da bir çift sözüm olacak, "Bak arkadaşım, Çirkin bir kurbağa iken, seni Beyaz Atlı Prens yaptık, Pamuk Prensesimize iyi bak, O'nun pamuk kalbine bir zerre hüzün düştüğünde, iki elim yakandadır haberin ola... Bu arada sana artık "Enişte" diyebilir miyim? :))...."

 
Toplam blog
: 14
: 1516
Kayıt tarihi
: 02.05.07
 
 

Otuzlu yaşlara veda etmek üzere, bir kız çocuk annesi, 22 yıllık iş hayatından sonra ev hanımlığına ..