Erk'liğe hayır!!

Geçen gün arkadaşlar hadi bi kardan adam yapalım dediler. Ben de tamam yapalım ama kardan adam olmasın "kardan kadın" olsun dedim. Bu söz arkadaşlar arasında gülüşmelere neden oldu.

Belki komik ya da basit bulabilirsiniz ama "kardan adam" sözünde bile erkek egemen zihniyetin etkisi olduğunu düşünüyorum. Yani günlük hayatta kullandığımız kelimeler bu kadar masum değil. Size birkaç kelime daha örnek vermek istiyorum.

Mesela "insanoğlu" kelimesi. Bu kelime tek cins adı altında tüm insanlık için kullanılan bir söz.Sanırım kimse "insan kızı" denilmesini istemez. Ama her iki cinsi de kapsayan "insan soyu" kullanılabilir.

Alın size bir kelime daha "bilim adamı". Ben şu ana kadar "bilim kadını" sözünü duymadım. Siz duydunuz mu acaba? Bunun için de çok güzel tek cinse hitap etmeyecek olan bir söz var."Bilim insanı" ne güzel değil mi? yani bu sözü duyduğum zaman aklıma sadece erkek gelmiyor, hem erkek hem de kadın geliyor... Ama "bilim adamı" dendiği zaman inanın ister istemez insanın aklına sadece erkek geliyor.

Çoğu yerde sorduğum bir soruyu burda paylaşmak istiyorum." Bir baba ile oğlu yolda araba ile ilerlerken, birden önlerine bir araba çıkıyor ve kaza yapıyorlar. Baba ile oğlu kurtarılamıyor ve morga kaldırılıyor. Bu iki cesedi incelemeye gelen bir profesör çocuğun cesedini gördüğünde çok şaşırıyor ve birden ağzından şu kelime çıkıyor, "oğlum". Peki sizce profesör bu çocuğun nesi olur?"  Ne dediniz "Annesi" mi? Umarım öyle demişsinizdir çünkü bu soruya çok az kişi "Annesi" cevabını veriyor.

Erkek egemen zihniyet insanların beynine, zihnine öyle bir yerleşmiş ki bir kadını; profesör, doçent, bilim insanı (ben artık öyle kullanıyorum) olarak görmüyor. Hep alt işlerde kasiyer, satış elemanı vs. (özellikle bu işlerde de güzel ve fiziği uygun bayanlar seçilir sırf müşteri çekmek için) olarak görüyor.

Kadını sadece mutfakta yemek yapan, çocuk doğuran eğer çalışırsa bile en alt işlerde çalışmasını uygun gören bir zihniyet, eğer bilinçaltına yerleşmiş olan bu erk'liği zihninden söküp atmazsa, zihnini bu tür kirli düşüncelerden arındırıp özgürleştirmezse, maalesef her sene artmakta olan kadınlara uygulanan fiziksel, ruhsal, cinsel her türlü şiddet devam eder.

Son olarak size iyi bir haber vermek istiyorum. Geçenlerde Radikal'in bir haberine göre bakanlık ilkokul ders kitaplarında cinsiyet ayrımcılığını ön plana çıkaran birçok cümleyi çıkarıp. Yerine eşitliği ön plana çıkaran cümleler koymuş. Bilgi Üniversitesi sosyoloji bölümü 'Ders Kitapları İnceleme Projesi'  kapsamında yapılan çalışmaya göre İlkokul birinci sınıftan sekizinci sınıfa kadar toplam 14 kitap incelenmiş. Bu iyi örneklerden bazıları şöyle;

- Anne ütü yaparken, baba evi temizliyor, erkek çocuk toz alıyor, çocukların bakımını da baba üstleniyor.

 - Bilim insanları ve sanatçılar tanıtılırken kadınlardan pek çok örnek veriliyor, meslekler anlatılırken kadın itfayeci ve doktorlara yer veriliyor.

- Evde işbölümünün eşitliğine vurgu yapılıyor: "Ev işlerini aile bireylerinden biri tek başına  yaparsa bu adil olur mu?"

Bu tür güzel gelişmelerin özellikle "Dünya Emekçi Kadınlar Günü'ne" yakın bir tarihte yapılmasını da anlamlı buluyor ve kadınlara verilecek en güzel ve en anlamlı hediye olarak görüyorum. Kadınların hak ettikleri değere kavuşuncaya dek bunun devamının olması dileğiyle.. Tüm kadınların 'Dünya emekçi kadınlar gününü' kutluyorum..