Hastane Odaları

Üstünde gün görmemiş sancılı yatakları
Hiç günaha girmemiş kahırlı yastıkları
Kaç sancının çığlığı
Birikmiş kumaşında
Kaç ölümün tanığı
Kuruyan gözyaşında

Her dertli çarşafında bir inilti bırakmış
Üstüne yaş yerine kan ile irin akmış
Kaç başın acısını
Saklamış örtüsünde
Kaç yürek sancısını
Boğmuştur ölüsünde

Otel odalarına benzemez hastaneler
Saklar yataklarında bilseniz neler neler
Gözünüzü yumsanız
Feryat eder acılar
Bir inceden baksanız
Boğar sizi sancılar

Düşün! Yatağı var ki: iki kişi yatmamış
Bak! Yastığı var ki: hiç günah bulaşmamış
Kimsenin bilmediği
Acıların tanığı
Bakanların sadece
Yalnız yatak sandığı…

Orda yol ayrımında, hayat memat durağı
Ölümün kucağında ilaç kokan yatağı
Odalar ah odalar ne acılar saklarlar….

toynak