28 Ekim '12
- Kategori
- İlişkiler
Hayat işte!
Merhaba,
Bu benim ilk yazım burada.. Yazmayı seviyorum.. Kısa kısa bazen.. Bazen de içimden geldiği gibi uzun uzun.. İçimi dökme oluyor sanırım o birazda..
Hayat ne garip.. Her birimize karşı.. Bu yaşıma geldim, hala neyin doğru, neyin yanlış olduğu konusunda çelişklerim var çünkü doğrular kişiye göre değişen durumlar.. Benim doğrularım, bir başkasına yanlış gelebiliyor; onun doğrularıyla örtüşmüyor.. Alın işte siz bir çelişki, çatışma.. Huzursuz insanlar her yerde, her ortamda huzursuzdur.. Onlar için haklı veya haksız neden yoktur.. Hep haklıdırlar çünkü.. Buradan beslenirler çünkü.. Son yaşadığım olayda öyle.. Aslında yılların verdiği yorgunluk ve bıkkınlık var birazda.. Karşınızdaki öylesine uzman ki, huzursuzluk, alavera, dalevera, edepsizlik konularında, pes de etmiyor, yılmıyor da, dedim ya, bunlardan beslenip, bunlarla kimlik buluyorsa onu yenmeniz çok ama çok zor.. Uğraşır durursunuz günlerce, aylarca belki de yıllarca.. Karşılığına değmeden.. Enerjinizin çoğunu ona harcayarak.. İşte tüm bu nedenlerle siz pes ediyorsunuz, onun istediğini yapıp, LANET OLSUN! diyorsunuz. O da biliyor ki, öylesine azmetmiş ki, sonunda pes ettirecek ve zafere ulaşacak onun şevkiyle savaşında vazgeçer ve siz bırakırsınız artık; YORULMUŞ, BEZMİŞ olarak. Hayat böyle birşey midir acaba?