05 Mart '17
- Kategori
- Ben Bildiriyorum
İlk yazım
İlkbahar geldiğinde;
Doğal çevre yeşerir,
Güneş yüzümüzü öper,
Badem ağaçları çiçeklenir.
Ardından ilkyaz yeli eser,
Yoğunlaşan kimi özlemlerle
Yaşam, bireye mutluluk verir!
Muhsin DURUCAN
Şimdiye değin yerel ve ulusal basında yazılarım yayımlandı. Anrcak, Milliyet Blog'da yazmayı istememe karşım bugün gerçekştirme arzum yoğunlaştı! İşte böylesi bir güneşli ve güzel bir günde günde yukarıdaki şiirin dizeleri de biraz uğraş ve emek sonrasında beni yazmaya yöneltti, diyebilirim.
Ünlü roman yazarı Dh Lawrence: “Hiçbir şey için ‘bu benimdir’ deme!” diye insanları uyardığı olmuştur yıllar öncesinden...
Gerçekten de varlığımızı zenginleştiren, yaşayışımızı derinleştiren ne varsa, hepsi hepsi zamanın akıcılığı içinde çürümeye, eskimeye, yitmeye mahkûmdur.
Şu andaki durumu ne olursa olsun, üzerinde her zaman bir fanilik, geçicilik damgası taşır eşya ve insan... Buna göre; aslında hiç kimsenin “ben gencim” deme hakkı da yoktur. Bulunduğu gün içinde “ihtiyar” diye tarif ettiklerinden gençliğini biraz geç doğmuş olmasına borçludur.
Ne kadar genç olursa olsun, bir başka zamanın ihtiyarıdır her genç... Öyleyse ne gençliğinizle övününüz, ne de yaşlıyım diye üzülünüz! Sadece zamanın size ayrılan köşesinde şimdiki unvanınız budur. Gençlikse zaten geçecek, yaşlılık ise o da geçecek! Oysa söz uçar yazı kalır, örneğiyarınlara birşeyler bırakmalı...
Yazmak, boşalmak ve rahatlamak demektir. Yazmak, yarınlara kalan en güzel uğraştır.