Kadının eski kavimler arasında konumu

Tarih öncesi zamanlarda, erkek şevki tabiisiyle bir veya birçok kadınları kaçırırdı. Zapt ettiği esirle küçük yavrularını rakiplerinden muhafaza için evin idaresini, yiyeceğin

hazırlanması, çocukların talim ve terbiyesini karısı veya karılarına terkle kendisi ava, harbe giderdi. Bazı ilkel kabileler arasında kadınlar genel idi. Erkekler

onları müdafaa için birleşirlerdi. Bu birleşmeden Matriyarkat (Matriareat) hasıl olurdu. Bununla çocuklar, gayet muktedir, annelerine bağlıydı ve soylarım onlardan alırlardı.

Pederleri muhafazasına mecburdu.

 

Bu hayat tarzı Çin'de Fuşi hükümetine kadar, Hind de Adamand adalarında, son zamanlarda Japurak Kazaklarıyla Suriye ve Califomia'da oturan Hintliler arasında görülmüştür.Bu hayat artık insanlar arasından kalkmıştır. İnsana yakın olan hayvanlarda gözlemleniyor. Materyarka birçok erkeklerin birleşiminde kabildi. Kadının kocaları bazen bir diğerinin biraderi olurdu.

 

Böyle birçok biraderlerin aynı zamanda bir kadınla evlenmesi (La Poliandrie Fraitemelle ) Amerika'da, Hindistan'da, Seylan'da görülmüştür. Henüz Tibet'te mevcuttur. Ailede ilk kız nikah hakkına sahiptir. Küçük biraderler en büyüklerinin bahtına bağlıdır.

 

Malabarda, bir kadın birçok erkeklerle evlenebilirdi. Bir çok koca ortak bir kadının geçimi için uyuşurlar, biri elbise diğeri pirinç tedarik ederdi.Bu tarz birleşmeler sık görülmez. Matiriyarka'ya benzer. Peder dikkate alınmayarak çocuklar annesinin kabilesine mensup olurlar. Her halde bu bir kadının birden çok kocasının bulunması halen Tibet'te görülmektedir. Erkeğin çok veya bir karısı bulunması en geçerli evlilik şeklidir.

 

Çok eşle evlilik ( La Poligamie ), yeryüzünün her noktasında tatbik olundu. Henüz pek çok yerde mevcuttur. Bundan bir erkeğin birden fazla kadınlarla ilişkisi anlaşılmasın.

Eğer o erkek zengin ise bir çok karısı bulunabilir. Kadınların erkeklere nispeten adetleri fazladır. Çünkü erkekler birçok tehlikeler karşısında daha fazla ölürler. Kadınların bu çokluğu tabii olarak erkeğin birden çokkadınlar alması sonucunu doğurmuştur. Böyle olmazsa kadınlar muhafazasız kalıyordu.

 

Birçok yerde en kuvvetli, genç erkek kadınların sahibi olurdu. Bedel almazsa onları başkasına vermezdi. Bunu Avustralya'da görürüz. Esir ve hizmetçiler bulunmadığı vakit kadınlar onların vazifesini görürlerdi. Çok kadın bulunduğu zaman çift sürerek hayvanları otlatarak sahiplerini zenginletirlerdi.

Fiji ( Fidji) adalarında bir reisin dört yüzden çok kadını bulunurdu. Çocuklar annelerinden soy alırlardı. Yeni dünyada da böyledir.

 

Başlangıçta Poligami İktisâdi idi. Fakat sonra bir adamın servetinin derecesini göstermeğe hizmet etti. Kadınlar açıkça alınır satılır bir mal idi ki, yüzde şu kadar faiz getirirdi. Kiraya verilir ve müsaadesiz başkasına verilen kadınlar dehşetli ceza görürdü.

 

İlkel dönemlerde evlilik bir ticaret idi. Aşkı tarif için kelime bulunamazdı. Çin ve Japonya'da ne söylenir ne de yazılırdı. Afrika kabileleri bizim bir kadınla evlendiğimizi

seyyahlardan işittikleri zaman şaşarlar ve manâsız bulurlar. İşte kadının bu esareti çok kötü sonuçlar doğuruyor.

Çünkü küçük bir fırsattan yararlanmaya çalışıyorlar. Nil-i ulya ve Madagaskar'da bu hal pek ziyade ilerlemiştir. Birinci kadın reisin müsaadesiyle büyük kadın

olur. Diğerleri Çin'deki gibi küçük kadınlardır.

 

Eski kabilelerin bazısında özetle Samva, Yenizelanda da bir kadınla evlilik (Manogamie ) görülür. Kadınların mevkii hayvanlar gibidir. Bütün hizmetleri yaparlar. Ne kadar çoğalırsa o kadar iyi yaşarlar. Sahiplerinin kabalığının sonu yoktur. Çünkü erkeğin kadın üzerine hayat ve memat hakkı vardır. (Fransa'nın meşhur yazarlarından Madam Hodroy Meno'nun Lafam isimli eserinden.)

 

Kaynak : İslamda Feminizm / Halil Hamit