Ömür boyu mutlu bir yaşantının sırrı: Doğru meslek seçimi

Kimimiz için hiç de önemli değildir seçtiğimiz meslek… Bu koşturmaca, umursamadan gidilen okul dershane maratonunun ardından sadece ‘bir yere yerleşebilmek’ amacıyla yapılan tercihlerden ibarettir.

Kimimiz içinse hayatımızda belki de alıp alabileceğimiz en kritik kararlardan biridir ‘Ben ne olacağım?’ sorusunun cevabı. Bu sorunun cevabı için harcanan onca alın teri…

Ancak her iki durumda da en önemli etken aslında sınavdan alacağımız puanın düşük veya yüksek olması değil, bizim neyi istediğimiz, ne olmak istediğimiz, kendimizi bir ömür boyu nerede görmek isteyeceğimizdir. Bu tercihi yaparken kişiliğimiz, yatkınlıklarımız, yeteneklerimiz ve ilgi alanlarımızı mutlaka dikkate almalıyız. Örneğin öğretmen olmak isteyen bir kişinin sabırlı olması, eşitlikçi bir yapıya sahip olması, özverili olması vs. gerekmektedir. Bu özelliklerden noksan bir kişinin ilgili bölümü bitirdikten sonra öğretmenlik mesleğinde ne kadar başarılı olabileceği ise tartışılabilecek bir konudur. Bu durum diğer meslekler içinde geçerlidir.

Bu süreçte belki de en dikkat edilmesi gereken nokta, hedef belirlendikten sonra pes etmeden yılmadan kararlılıkla o bölümü istemeye devam etmektir. Şayet hayalini kurulan bölüm farklıyken bir anda kendimizi sırf yerleşebilmek ümidiyle hiç aklımızın ucundan bile geçmeyen bir bölümde bulmak travmatik bir yaşantıya neden olabilecektir.

Bir ömür boyu hiç istemediğiniz bir meslekte çalıştığınızı düşünün.

...

Bu durum sizi  ne kadar mutlu edebilir bir de bu açıdan yaklaşın. İdeallerinizi belirlerken bunları elde etmenin sizlere uzun vadede sağlayacağı yaşam doyumunu düşünün. 

Tabi ki burada ailelere de fazlasıyla görev düşmekte… Çocuklarınızın hayatında ki bu kritik dönemde onlara her koşulda destek çıktığınızı yanlarında olduğunuzu göstermeniz gerekmektedir. 

Psk.Seda Alas