Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

10 Mart '15

 
Kategori
Çocuk Psikolojisi
 

Özgüveni düşük bir çocuk yetiştirmenin 40 “yolu”

Özgüveni düşük bir çocuk yetiştirmenin 40 “yolu”
 

“Hepimiz dünyaya prens ve prensesler olarak geliriz, sonra birer kurbağaya dönüşürüz.” Carl Rogers

Özgüvensiz hissetmenin bir numaralı nedeni çocukluk döneminde ebeveynlerin farkında olmadan sergiledikleri bir takım olumsuz tutum ve davranışlardır. Çocuğunuz ileriki hayatında özgüvensiz olsun istiyorsanız aşağıdaki bazı örnek davranışları ona karşı sergilemeniz yeterli olacaktır.

1. Çocuğunuzu yaşıtlarıyla sürekli olarak karşılaştırın. “Ahmet’in karnesi seninkinden daha iyi” şeklinde cümleler kurun.

2. Çocuğunuzun her hatasını yüzüne vurun ve ona sık sık hatırlatın.

3. Hakkınızı aramayarak, insanlara "hayır" diyemeyerek çocuğunuza “örnek” teşkil edin.

4. Çocuğunuzun evden dışarı çıkmasına izin vermeyin. Yaşıtları dışarıda oyunlar oynarken o balkondan onları izlesin ya da bilgisayar oyunlarıyla vaktini geçirsin.

5. Çocuğunuza; “tosuncuk”, “armut kafa”, “kara kız” gibi onların hoşuna gitmeyecek lakaplar koyun ve onlara bu lakaplarla hitap edin.

6. Anne-baba olarak çocuğunuzun yanında sürekli kavga edin ya da tartışın.

7. Çocuğunuzu ya da ailenizi ilgilendiren bir karar almanız gerektiğinde onun fikrini hiç sormayın, fikrini belirtmek isteğinde ise “sen sus!”, “sen bilmezsin!” şeklinde cümleler kurarak onu susturun.

8. Çocuğunuzun hiç bir başarısını takdir etmeyin. Her defasında; “daha iyisini yapabilirdin” ya da “bunu herkes yapar önemli olan…” gibi cümleler kurun.

9. Çocuğunuza hiçbir sorumluluk vermeyin. Ödevlerini onun yerine siz yapın, odasını siz toplayın, banyosunu siz yaptırın…

10. Çocuğunuza sık sık “öyle yaparsan böyle olur” “onu yapmazsan şöyle olur” şeklinde nasihatlerde bulunun.

11. Çocuğunuza hiçbir özel alan tanımayın. Kapısını çalmadan odasına girin, çantasını karıştırın, mesajlarını kontrol edin.

12. Çocuğunuz sizi kızdıracak bir şey yaptığında ona hakaret edin, küfredin, gerekirse şiddete başvurun.

13. Çoğunuzu ev-okul-dershane üçgenine mahkûm edin. Müzik, resim, spor gibi herhangi bir aktivite ile ilgilenmek istediğinde derslerini gerekçe göstererek buna izin vermeyin.

14. Çocuğunuzu sizin istediğiniz ya da zamanında olmak isteyip de olmadığınız bir mesleği seçmesi için ikna etmeye çalışın. İkna olmazsa onu bu konuda zorlayın.

15. Çocuğunuz yaramazlıklar yaptığında ya da istediğiniz gibi davranmadığında sık sık onu terk etmekle ya da onu sevmemekle tehdit edin.

16. Çocuğunuza; “bu davranışın beni üzdü” şeklinde “ben dili” cümleler kurmak yerine “beni her zaman üzüyorsun.” gibi onları suçlayıcı nitelikteki “sen dili”cümleleri kurun.

17. Çocuğunuzun geçmişte sergilediği size komik gelen ama onun çok utandığı bir davranışını sık sık hatırlayarak onun yanında gülün hatta bunu çevrenizdeki kişilere de anlatın onlar da gülsünler.

18. Çocuğunuzda gördüğünüz her yanlış davranışta, sonuna “maz”, “mez” getireceğiniz cümleler kurarak onu sert bir şekilde uyarın. “oraya çıkılmaz” "o yemek öyle yenmez” gibi cümleler kurun.

19. Çocuğunuzun arkadaşlarıyla girdiği kavgalarda ya da tartışmalarda onu hep suçlu bulun. Çocuğunuzun haklı olduğunu düşündüğünüzde bile bu tavrınızdan ödün vermeyin, onun yanında olduğunuzu hissetmesin.

20. Çocuğunuzla hiçbir zaman empati kurmayın. Onun ne düşünebileceği ya da neler hissedebileceği konusunu önemsemeyin.

21. Çocuğunuzun hiçbir kişisel alanı olmasına izin vermeyin. Tüm sırlarını, arkadaşlar arasında konuştuklarını, paylaştıklarını öğrenmek konusunda ısrarcı olun.

22. Çocuğunuza kıyafet alırken ona hiç sormadan kendi beğendiklerinizi ve uygun bulduklarınızı alın. “seneye de giyer” diyerek aldığınız ama üzerinde komik duran bir kıyafetle onu okula gönderin.

23. Çocuğunuzun kapasitesinin hep üstünde bir performans bekleyin. Onun her alanda birinci olması için çabalayın.

24. Çocuğunuzdan “dediğinizi yapmasını yaptığınızı yapmamasını” bekleyin. Hatta bunu açık açık ona söyleyin.

25. Hatalı davrandığınızı düşündüğünüzde bile çocuğunuzdan özür dilemeyin

26. Çocuğunuzla değişik müsabakalar ya da yarışlar gerçekleştirin ama her defasında yenen taraf siz olun. Hatta ona fark atın.

27. Çocuğunuzun doğum günlerini unutun. Okulunda rol ve sahne aldığı hiç bir etkinliğe işlerinizin yoğunluğunu bahane ederek katılmayın. Hatta mezuniyet törenine bile bir gerekçe uydurarak gitmeyin.

28. İşten eve geldiğinizde önce yemek yiyin sonrasında tüm akşamı TV izleyerek geçirin ve en sonunda yatığınıza gidip uyuyun. Çocuğunuzla hiç bir iletişim kurmayın, gününün nasıl geçtiğini okulda neler yaptığını ona sormayın.

29. Eşinize ya da bir başkasına kızdığınızda öfkenizi çocuğunuzdan çıkartın. 

30. Çocuğunuz sizle konuşurken onunla göz teması kurmayın, onu dinliyormuş gibi yapıp başka şeylerle ilgilenin.

31. Çocuğunuz arkadaşları arasında ya da okulda herhangi bir sorun yasadığında buna hemen siz müdahale edin ve sorununu onun adına siz çözün. O bunu konuyla ilgili hiçbir şey yapmasın.

32. Çocuğunuza, sizi eğlendiren ama onu çok korkutan şakalar yapın.

33. Çocuğunuzun başarısını kendi başarınız gibi görün ve onun başarılı olması için hırs yapın.

34. Çocuğunuz için ne gibi fedakarlıklar yaptığınızı, nelere göğüs gerdiğinizi, saçınızı süpürge ettiğinizi ona her fırsatta söyleyerek size karşı borçlu hissetmesini sağlayın.

35. Düşme, ev kazaları ya da acil durumlarda soğukkanlı davrandığınızı çocuğunuz hiç görmesin. Tam tersi aşırı kaygılı ve korkmuş hareket ederek çocuğunuzun büsbütün kaygılanmasına neden olun.

36. Çocuğunuza sözler verin sonra onları tutmayın. Çocuğunuz bunu fark edip sorduğunda bir şekilde geçiştirin.

37. Kendi çocukluk döneminizdeki imkan ve imkânsızlıklarla çocuğunuzun dönemini karşılaştırın ve ona; “sana sağlanan imkanlar bana sağlanmış olsaydı şimdi nerelerde olurdum” şeklinde cümleler kurun.

38. Çocuğunuzun cinsellikle ilgili merak içeren sorularını görmezden gelin. Söz, bakış ve tepkilerinizle cinselliğin “ayıp” , “günah” ya da “cezalandırılacak” bir şey olduğunu her fırsatta ona vurgulayın.

39. Çocuğunuza onun kaldırabileceğinin çok üzerinde sorumluluklar verin. Örneğin, küçük kardeşinin bakım görevini tamamıyla ona verin, tatillerde bir işte çalışıp eve para getirmesi için onu zorlayın.

40. Şımarmaması için çocuğunuza hiç sevgi ve şefkat duygusunu hissettirmeyin, ona sarılmayın ya da onu öpmeyin. Çocuğunuzu bunları sizi yapmak istediğinizde ondan uzaklaşın.

Uzm. Psik. Dan. Ümit AKÇAKAYA

 
Toplam blog
: 89
: 3716
Kayıt tarihi
: 06.12.11
 
 

BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ,“Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık” bölümünden mezun oldum. Yüksek lisans..