PKK yı azmettiren beyaz yakalı katiller

Çukurca Hantepe'de 7 Şehit.

Türkiye ilan edilmemiş bir Türk - Kürt savaşı yaşıyor. Ancak bu bildiğimiz klasik savaşlara hiç benzemiyor. Dünyada da pek eşine raslanır bir savaş değil.

PKK , Terör, Terörist, Katil gibi kelimeleri kullanmak artık beyhudedir. O boyutları çoktan aşmış durumdadır. Bu çok farklı ve çok yönlü, taraflarının karmakarışık olduğu, her türlü şerefsizliğin, kalleşliğin, alçaklığın yaşandığı bir savaş. Bu insanların üzerinde oynanan, Sosyolojik ve Psikolojik çöküntüye neden olan, travma yaratan ve belki de nesiller boyu bitmeyecek bir savaş.

Düşmanını nerede arayacağını bilmediğin, parazit gibi, saç biti gibi, her yana yayılmış ; Güneydoğu da, Irak 'ta, , Şehirlerde, Mahallelerde, hatta Apartmanımızda, Gazetelerde, Televizyon kanallarında, Fabrika da, Belediye otobüsünde, Mecliste, Sivil Toplum Kuruluşlarında , Sendikalarda, Örgütlerde, Parti içlerinde, ve son zamanlarda ortaya atılan iddialar doğruya Askerin içinde de..

"Siz haklısınız" dediğimiz gün başladı. Ne silahları sustu, ne baskınları. Atılan her adım biraz daha cesaretlendirdi, verdikçe aldıklarını zannettiler, Askerlerimizi şehit ederek, 17 yaşında genç kızımızı , Kadınlarımızı öldürerek.

Onlar öldürdükçe "ama açılımın içini doldurmadınız" diyip TV lerde Gazetelerde bağırdılar Beyaz yakalı azmettiriciler, onlar bağırdıkça da PKK yeniden silahına davrandı, yine saldırdı, yine öldürdü. Ve Onlar yine açık oturumlarda , gazetelerde, meclis kürsülerinden feryat ettiler . Bu böyle sürdü gitti ve devam da edecek.

Bu sabah gömlekler ütüleniyor, gravatlar seçiliyor.. Akşama bir sürü TV kanalında Şehit kanları üzerinden PKK katillerinin "nedenlerini" sorgulayacaklar ve "NEREDE YANLIŞ YAPILIYOR" u tartışacaklar.

Bir diğeri sakallarını tarıyordur, yazdığı yazının rahatlığı ile Gerilla diyerek bahsettiği katillerden TARAF olmanın huzuru içinde.

Mecliste de durum farklı olmayacak.

Konuşacaklar yine..

Suçlayacaklar... Hem suçlu hem güçlü... bunun en güzel misali

Hem öldür, hem saldır, hem haince kalleşçe bu vatanın 19-20 yaşında gencecik askerlerini şehit et, hayallerini, sevgilerini, yaşamlarını, yaşama haklarını al ellerinden sonra da bunun adına bilmem ne sorunu de ve konuş.

Bunlardır asıl katiller..

Türkiye de herkes sistematiğini anladı. Eylem yap, konuştur, bir adım kazan, tekrar başa dön tekrar eylem yap, tekrar öldür, tekrar bütün Medya da ol, tekrar konuşulsun ve tekrar "Biz birşey yapamadık Kürt sorunu" için psikolojisine gir. ve bu tekrarlar devam etsin.

Terörden beslenmeye devam etsinler...

Kimler mi?

Her kesimden birileri var. Akademisyenler, Sosyal Bilimciler, PIAR Şirketleri, Bazı Sivil Toplum kuruluşları, sadece PKK nın varlığı ile var olan ve yok olmasıyla da yok olacak Gazeteciler, TV Yorumcuları ve hatta satışını , tirajını, var olması sadece ve sadece PKK ve TSK ya bağlı GAZETE..

Amerika da bile PKK yı övmek , öneride bulunmak , akıl vermek gibi eylemler "suç" kabul edildi. Biz Gerillaların eylemlerini , kanlı baskınlarını ve bunların nedenlerini , çuvaldızı değil Hançeri kendimize batırarak sorguluyoruz, suçluluk duygusu içinde.

Çapulcuların eylemlerine, ruh vermeye, anlamlandırmaya, siyasal ve sosyal derinlikler çıkarmaya, Manifestolar yüklemeye çalışırken , bir yandan da , iki cümleyi bir araya getirmekten aciz İmralı hükümlüsünü de Kürt Mandelası yapıyoruz.

TESEV araştırma raporu yayınlamış, "Kürt Sorununun Çözümüne Doğru Anayasal ve Yasal Öneriler" başlığı altında.

Bakın TESEV in açılımı "Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı". Rapordan bir bölüm aktarmak istiyorum. Ama ilgilenenlerin tamamını okumasını şiddetle tavsiye ediyorum.

"Anayasa’nın Başlangıç bölümü dahil olmak üzere bütününde, Türk etnik kimliğine vurgu hâkimdir. Bu vurgu, metin boyunca sıkça tekrarlanan “Türk vatanı ve milleti”, “yüce Türk devleti”, “Türk milleti”, “Türk toplumu”, “her Türk”,
“Türk vatandaşı”, “Türk dili”, “Türk kültürü”, “Türk tarihi” gibi ifadelerle kendisini göstermektedir. Bu dil, farklı etnik kökene mensup insanlardan oluşan Türkiye toplumunun çoğulcu yapısıyla bağdaşmamaktadır. Bu nedenle, hazırlanacak
yeni Anayasa’da herhangi bir etnik kimliğe bu ve benzeri göndermeler yapılmamalıdır. Gerek Anayasa’nın birçok maddesinde, gerekse çeşitli yasalarda yer alan “Türk milleti” ifadesi “Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları” ifadesiyle değiştirilmelidir."

Dikkatinizi çekmek istediğim burada Türk kelimelerinin kaldırlması gerektiği değil. Bunun Gerekçesinin ve bu Raporun Başlığının "Kürt Sorunu" olması. Yani "Kürt" sorunun çözümü için "Türk" kelimesinin kaldırılması. Kürtlerin bir Millet olarak varlığını ancak anayasadan "Türk" kelimelerini kaldırmakla çözebilirmişiz.

Bizim bir çok kendilerine "Aydın-entellektüel-Akil İnsan" yaftalarını yapıştıran insanlarımız da aynı görüşte.

Aklın , Bilimin , Zekanın çözemeyeceği hiçbir şey yoktur. Karşısında olduğumuz her şey "bir şey" yaratır ve ne kadar karşı olursak o kadar güçlendiririz.

Beyaz yakalı yandaşlar , sözüm ona Aydınlar, yazarlar, yorumcular PKK ve Kürt Meselesi konusunda Medya da ne kadar az görünürlerse, hatta hiç görünmezler ise, hem Kürt sorunun çözümü daha doğru bir zeminde ilerler , hemde PKK istediği PROPAGANDA alanını bulamamış olur.

Önerisi olan da Meclise posta ile yollasın görüşlerini...

Bakın o zaman kaç kişi işsiz kalıyor.. Sadece PKK -Terör ve Kürt Meselesi ile birlikte son bir kaç yılda tanıdığın yüzlerce isim var. İşleri sadece "ama açılımın içi dolmadı" demekten ve PKK reklamı yapmaktan başka bir şey değil.