Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Aralık '11

 
Kategori
Magazin
 

Seda Sayan ve Nihat Doğan

Seda Sayan ve Nihat Doğan
 

RESİM INTERNETTEN ALINMIŞTIR


Geçenlerde, bir arkadaşımla konuşuyoruz. “Nihat Doğan’ın açıklamalarını duydun mu?” sorusunu sorunca, yüzüne bakmaya başladım.


“Anladım, magazin ve dizi film seyretmeyen entelektüellerdensin” dedi. Hiç alakası yoktu oysa. Neden baktığımı sormadan, direkt kendi kanaatini söyledi.


Allah aşkına, haberlerden tutun da aklınıza gelen gelmeyen, televizyona ilişkin ne kadar program varsa hepsinde Nihat Doğan’dan bahsediyor. Duymamak gibi bir şansım yok.


Duymak ister miyim? O ayrı bir konu. Bu ülkede yaşayıp, gündemi izlerken “Ay, yok hiç dizi film seyretmem” yahut, “Bırak canım, nasıl izliyorsun? Bakmaya tahammül edemiyorum” sözlerini sarf etmeyi, kendimle bağdaştıramıyorum.


İyisi, kötüsü kişinin algısına göre değişen pek çok programa boş kaldıkça gözüm takılıyor. Zaman bulsam dizi de izlerim belki. Yoğunluktan ancak kısa bölümlerin geçtiği tanıtımlarını izleyebiliyorum.


Nihat Doğan’ın yaptığı ve manasını çözmek gayretinde olmadığım açıklamalara takılmıyorum. Ünlü olmak için farklı yollar seçilebilir. O da bu yolu seçmiş, tercih onun. Kendisini görmek istediği yer nereyse orada olur. İster beğenin, ister beğenmeyin. İnkar edilmeyecek tarafı ise, Nihat Doğan’ın bu şekilde para kazandığı ve hakkında söylenenleri de pek iplemediği gerçeğidir.


Bunları neden anlatıyorum, düşüncelerimi aşağı yukarı biliyorsunuz zaten. Konuşmanın devamına geleyim. Arkadaşım, “Adam, Seda Sayan’la parladı” dedi. Ardından “Seda Sayan’la birlikte olan parlıyor.’


Tespiti doğru ve yerli yerinde, biraz düşünün. Seda Sayan’ın birlikte olduğu dönemlerde sönük kalan insanlar, Seda Sayan’dan sonra ünlenmiş ve para kazanmaya başlamış.


İster kendi yetenekleriyle olsun, ister olmasın. Ünlerinin artmasında, Seda Sayan’ın payı vardır. İnkarı, örneklersek mümkün değil sanki.


Geçen gece, Seda Sayan bir anma töreninde Erol Köse ile karşılaşmış ve bir tartışma geçmiş aralarında. Seda Sayan’ın yanındakiler Erol Köse’ye yumruk atmış. Böylece yeni bir gündemin ortasındayız.


Seda Sayan ve Nihat Doğan. Yuh, nereden geldin buraya mı dediniz?


Şöyle oldu; Nihat Doğan ki, kendisinin Seda Sayan ile birlikteliği aşikardır. Seda Sayan’da Nihat Doğan’da bunu inkar etmemiştir.


Üstelik, Nihat Doğan’ın yıldızının parlamasına büyük katkısı olmuştur Seda Sayan’ın. Gerçi, birlikte olduğu erkekleri taşımak ve değerli kılmak konusunda takdir edilecek bir tablo çizmektedir, Seda Sayan.


Kendi gölgesinde kalmalarına izin vermez, onlarında ünlerinin pekişmesine yardımcı olur. Bu da ayrı bir meziyet. Kime niyet, kime kısmet?


Erol Köse’nin yaşadığı tartaklanma durumu karşısında Nihat Doğan bir açıklama yapmış. Ben inanamadım. Bakalım siz inanacak mısınız?


Bir kişiye karşı, birkaç kişinin saldırmasını adil bulmamış beyefendi. Aba altından sopa ile Seda Sayan’a demiş ki “Şiddeti kınıyorum. Ya ben konuşursam ne olacak?”


Doğru duydunuz, ben de internetin yalancısıyım. Seda Sayan’a açık bir meydan okuma mı? Yahut bir gönderme mi? Yada, Nihat Doğan’ın söyleyecekleri Seda Sayan’ın hayatı üzerinde nasıl bir etki yapar?


Seda Sayan hakkında yapacağı açıklamalardan sonra Nihat Doğan’ın kazancı ne yönde olacak?


Nihat Doğan’ın açıkça ortaya koyduğu tavır karşısında, Seda Sayan nasıl bir cevap verecek?


Seda Sayan’ın güzel bir de huyu var. Birlikte olduğu insanlardan ayrılıyor, ama arkalarından konuşmuyor. “Ben olmasam şöyle olurdu, böyle olurdu” şeklinde bir açıklamaya denk gelmedim. Hatta, sorulunca dahi yorum yapmaktan uzak duruyor sanırım.


Ayrıldığı insanlar da onun hakkında konuşmuyor. Ama Nihat Doğan “Ya ben konuşursam” dedi. Buna ne demeli?


Ortalık toz duman. Bir hafta daha konuşacak mevzu. Bir de “Nihat Doğan’ın açıklamalarını duydun mu?” Duymayı bırak, yazdım bile.


Malzeme çok, yaz yaza bildiğin kadar. Ne zengin bir toplumuz. Kaynaklarımız sonsuz. Yaşasın zenginlik, yaşasın rezillik.


Enflasyon, işsizlik, açlık, yoksulluk, birlik, beraberlik, kadın hakları, insan hakları, hayvan hakları aman, bırakın.


Hak alanın, kılıç kuşananın. İsteyenin bir yüzü, vermeyen zenci.


O, zaten vermez. Hep ister. Bizden di, değil di. Sahi kimlerden, buldunuz mu? Kurbanlarla karşılamıştınız. Dindaş, candaş falan. Derken kazıkdaş olduk. Bin bir türlü tasarı ve hak. Bizse hep haksız.


Kimlerin haklarını yemişiz bak. Kendisi sütten çıkmış ak kaşık olamayacağına göre, ulu manitunun ve diğerlerinin haklarını sorgulamak da bizim haddimiz değil malum.


Nereden, dereden. Suyu mu kaldı sahiden. Satacaklar deselerdi, inanmazdım önceden. Susuz topraklar, kıraç bağırlar gibi açlık sefaletle yeni bir tablo sanki.


Bir anne, resimde Afrika’da. Kucağında kemikleri sayılan bebeği. Süt vermeye çabalıyor, nafile kurumuş can suyu. Gelmez olmuş açlıktan sütü.


Karıştıkça karıştı kafam. Bakın nelere sebep oldu Nihat Doğan. Her şerrin hayıra varacağı gerçeğine bir atıf olsun benden.


Yeni gündem, unutun eskilerini. Unutmasanız da yaratılır yenisi, unutursunuz.


Uyu, yavrum nen ni! Bir şeyler hatırlattı mı size bu dize?


Sağlıkla ve mutlu kalın 15/12/2011

Gülay Mustafaoğlu

 

 

 
Toplam blog
: 247
: 709
Kayıt tarihi
: 11.03.09
 
 

Buradayım işte. Yaşamın tam içinde. Her anın benim olduğunu bilerek. Yaşamın sadece "Şimdi" olduğun..