Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

15 Ekim '15

     
    Kategori
    Dostluk
     

    Sevgi

    Sevgi
     

    Standard

    “Sevgi, doğanın ikinci güneşidir” demişti Chapman. Gerçekten sevgi, gerçek kaynağından, korkusuzca ve dürüstce çıkmış ise önce en yakınızdan paylaşılmaya başlar, sonra yayılır.
    Bugün sevgi üzerine yazmak istedim, neden derseniz? Ülkemizde son günlerde üst üste kötü şeyler olmakta, bununla birlikte, yaşadığımız bu felaketler içinde bile, bir türlü ülke için siyasiler ve kanaat önderleri birleşme gerçekleştirememiştir. Bu siyasi liderler ve siyasiler, bu gün bir araya gelmeyecekte ne zaman bir araya gelecekler? bu ne kindarlık, bu ne sevgisizlik? İşte bunların üstüne Türkiye- İzlanda maçını 1-0 kazanmamız ile oluşan sevgi bağını görünce yazmak ihtiyacı hasıl oldu bende.
    Sizinde bildiğiniz gibi, ülkemizde en önemli konu maddeleri, terör ve siyaset. Herkes bu konulara kilitlenmiş vaziyette ve bu konular üzerinden birbirini kırmakta ve incitmekte, oysa ki; siyasiler olsun, olaylar olsun, hatta bu dünya dahi gelip geçici, işte bu nokta sevgi dilini konuşarak bütünleşdiğimizde ne terör bize dayanabilir, ne kin, ne de öfke. “Sevgi öyle bir dildir ki, körde okuyabilir, sağır da duyabilir” dememişlermi? Kin, cimrilik ve nefret ise kimsenin hoşlanacağı davranışlar değildir. Beraberinde bu saydıklarım sadece yalnızlık ve felaket getirir ,oysa sevgi öyle mi? Sevgi ve bilgi’nin bir özelliği vardır ki, paha biçilemez. Evet ne kadar verirseniz verin, hep sizde kalacaktır. Mal, mülk gibi değildir, verdikçe azalmaz. Ne güzel değil mi? Bir kişiyi sevmek demek, yargılamamak, tenkit etmemek, kınamamaktır.Bu güzel haslet,aynı zamanda Allahın ve Resulünün’de sevdiği haslettir. Peygamberimizin bir hadisi vardır “Kim dünyada bir Müslüman kardeşinin ayıbını örterse Allah’ta o kimsenin dünya ve ahirette ayıplarını örter.” Buradan hareketle, sevgisiz zeka, bizi küstah yaptığı gibi, Sevgisiz siyaset de, bizi bencil yapar.
    Aslında biliyormusunuz; sevgisiz hayat, anlamsızdır, boştur. Sevgiyi ruhunun derinliklerine hapsedip yaşayanlara… vah size diyorum. Gelip geçici bir dünyada birbirimizi kınıyor, hor görüyor ve üzüyoruz, değer mi? İster siyasi lider olsun, ister ülke lideri, ister sivil bir vatandaş, sevmeyen insan zalim bir zorbadır. Önce kendine, sonra etrafına acımasız ve gaddar bir yaratık olur çıkar. Bu nokta da içinde zerre kadar insanlık sevgisi olan, yüreği merhamet dolu insanlar şunu demeli; “Hayırlısi ise, Allah nasip ederse bütün iyi niyet ve çabalarımı memleketime, ülkeme harcamak istiyorum,” bunu demeli. Sevgisizlikten, sevgi dilini konuşmamaktan,öyle bir duruma geldik ki, diplomamız bol ama sağduyusu az insanlar olduk, teknoloji ile, bilim ile belki havayı temizledik ama ruhlarımızı kirlettik, atomu parçaladık, ancak önyargılarımızı bir türlü yıkamadık. Hep suçlu aradık, elimizde yaftalar, yapıştırmak için adeta insan arar olduk, yeri geldi haddimizi aşıp, o kadar ileri gittik ki; kaderi suçlar olduk. Aslında kader adildir, zulmetmez, biz kendimize,nefsimize zulmettik. Hata ve kusurlarımıza, kılıf aradık ve devamlı kadere veya birilerine suç attık. Bizim sadece bugünlerde değil, her zaman ihtiyacımız olan bir tek şey var, O da sevgidir.

     
    Toplam blog
    : 1
    : 76
    Kayıt tarihi
    : 15.10.15
     
     

    Samsun'un Çarşamba ilçesinde  doğudum. İlk, orta ve lise tahsilimi Çarşambada, üniversiteyi  ise ..