Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

20 Nisan '11

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Toplumsal öfke

Toplumsal öfke
 

Toplum olarak hep aynı şiddet ve öfke ile donatılmış gibiyiz. Öfkemizin doğarken donanım tablomuzda standart özellik olarak yer aldığından şüphemiz yok artık. Hatta teknik özelliklerimiz incelendiğinde 0-5 saniyede öfkelenebilme özelliğine sahip tek milletiz diyebilirim. Bu öfke kime, neden ve nasıl oluyor da bu kadar şiddetli olabiliyor akıl sır erdirilemiyor. Sebepsiz değil anlaşılan bu öfke. Yılların verdiği birikim mi dersiniz, yetişme tarzından kaynaklanan arabesk kültürün bir sonucu mu dersiniz, dünya insanı olamamamızın bizde yaratmış olduğu ezikliğin bir dışa vurumu mu dersiniz bilemiyorum. Ama bir öfke toplumu olduğumuz aşikar. Üzüntümüzü öfke ile belli ediyoruz, bunun yanında sevincimizi de öfke ile belli edebilme yeteneğimiz mevcut. 

‘’Diğer ülkelerde hiç yok mu’’ der gibisiniz duyabiliyorum. Tabi ki var olmaz mı! Fakat büyük oranda bu durum onların zihinsel olarak bozukluklarından kaynaklandığını düşünüyorum. Adamların psikolojisi bozuk! Bizim milletin olayı farklı. Bizimkiler öfkeden haz alıyorlar ve gayet de psikolojileri sağlam, bilinçleri yerinde. Acıların toplumuyuz galiba. Acı, nefret ve kin bize ilham kaynağı galiba. 

Çok çabuk öfkelenebiliyoruz ve bu konuda rekor bile elde edebiliriz. Yolda yürürken omuz atana, dik dik bakana, çekemediği birine, yanında güzel bir kızla dolaşan delikanlıya, taraftarı olduğu takımın maçını izlemeye giden masum insanlara, mesleği gereği gol atmaya mecbur olan bir forvet oyuncusuna, kendisinden daha yetenekli olduğunu düşündüğü arkadaşına, parası olana, arabası güzel olana, kendisinde olmasını istediği ama sahip olmadığı şeylerin malikine hep bir kıskançlıkla beraber saldırı pozisyonunda bir milletiz. Hep zannederiz ki; biz öfkelendiğimizde kimse bizi durduramaz, her şeyi yapmaya hakkımız var ve yapabiliriz. Karşımıza ummadığımız bir duvar çıkınca, toslamanın verdiği sersemlikle olsa gerek, korku ve başarısızlıkla karışık bir çaresizlik yaşıyoruz. Bu kez de yenilmenin verdiği öfke ile hiddetleniyoruz. Sonuçta öfkeleniyoruz. Toplumsal olarak her duygumuzu öfke ile taçlandırıyoruz. Öfkeli bir gelişim yaşıyoruz; Kalkınmış ülkelere, gelişmiş ekonomilere duyduğumuz öfke ve intikam duyguları ile gelişiyoruz. Öfke ile kalkınan bir millet olarak zararla oturmayız inşallah. 

 
Toplam blog
: 4
: 427
Kayıt tarihi
: 04.03.11
 
 

1981 doğumluyum. Marmara iktisat mezunuyum. Şu anda bir kamu kuruluşunda uzman olarak çalışmaktayım...