Türkçe nereye gidiyor?

Geçenlerde bir tarih dergisinde Redhouse'un hayatıyla ilgili yazıya rastladım. Kendisi Londra'da doğmuş olup çeşitli sebeplerden dolayı İstanbul'a gelmiş. İstanbul'da kaldığı süre boyunca Türkçe, Arapça, Farsça ve Fransızca öğrenmiş. Yüksek mevkilerde çeşitli görevler almış, sözlükler yazmış ve Sir ünvanını almış. Asıl önemli olan bu zatın ingiliz subaylar için yazdığı telaffuz sözlüğüydü. Peki neden önemli işte size birkaç örnek:

Türkçe Telaffuz

Çilek Chilek

Saray Serai

Vişne Vishne

Ve bunun gibi nicesi sizede tanıdık gelmiyor mu? Şimdinin gençleri daha çok lisede okuyan kısım artık herşeyi böyle yazmıyor mu? Nasıl oldu nasıl bu hale geldi Türkçe'miz bilmiyorum ama artık önlem alınması lazım çok klişe olacak ama artık gerçekten de türkçe isimli dükkan görmek çok zorlaştı. Etrafınıza bakın video shoplar, pet shoplar gibi çok şey göreceksiniz. Kendi değerlerimize artık sahip çıkmalıyız çünkü:

Milli bilincin ayakta kalabilmesi ve uyanık bulunması için dil ve tarih uğrunda çalışmaya mecburuz.
Türk milletinin milli dili ve milli benliği bütün hayatında egemen ve esas kalacaktır. (M.K. Atatürk)