Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

23 Mart '14

 
Kategori
TV Programları
 

Vah Turabi vah!

Vah Turabi vah!
 

Televizyon programlarının, insanın insana olan saygı(sız)lığını, reyting için kullandıklarına şaşırmaz hale geleli, çok oldu ülkece. Orası bi ayrı zaten de... Göremediğimiz: İnsanlar için aslolan, en temel vasıflardan ikisi, hoşgörüyü ve saygıyı yok saymakta olduklarının farkında bile olmadıkları yada maalesef tamamen unuttukları ..(İstisnası tabiki vardır)

Mesela son dönemde Turabi karakteri epey fenomen oldu...

Rol yapmıyor belki...Belki delikanlı, belki fazlaca adam, belki gerçekten normal biri, belki de hiçbiri..

Survivor'ı, düzenli olarak takipçisiyim ve kanaatim şudur ki: Bir insan, insan psikolojisine 'Yemeğimi ayırıyorum, malzemeleri benden alacaksınız veya vermeyeceğim kimseye malzeme, susacaksın, ağlamayacaksın, bırakın ağlasın....' diyecek kadar üstüne bu kadar kendi psikolojisini oturtamaz arkadaş!

Müzisyen sesine, ressam panaromasına, yazar kalemine, zengin birikimine güvenir vs vs ... Orada herkesle aynı şartlarda yaşıyosun, aldığın oyun sayısı belki adada ki arkadaşlarına göre fazla olabilir, aç olabilirsin, cesaret edip milyonların yapamadığını yapıp, o yarışmaya katılabilirsin fakat bir iki temel noktayı fena es geçmişsin, onuda ne güzel söylemiş M.K.Atatürk: Sporcunun zeki, çevik ve AHLAKlısını severim diye... Sende o ahlakın zerresi bile yok bence ve (izleyenlerce).

İşte dayanayıp mecburen yazmak zorunda olduğum kısımda tam anlamıyla ahlak kardeşim. Nesin ki, kimsin ki, ordaki yaşayan insanlardan ne farkın var ki, orada kamera karşısında konuşuyorsun belki ama farketmediğin şey seni bu kadar insan, aile çoluk, çocuk oturup izliyor. Tamam anladık Ahlak belki ilkelerinden biri değil de izleyene saygın da mı yok?

Özellikle geçen hafta gördüğüm bir sahneye de değinmeden geçmek istemiyorum, oyundan sonra Anıl'a bebek avutur tarzındaki hareketleri izleyenleri hiç de memnun etmemiştir sanırım. Rakibine hadi rakibi geçdik karşında ki insana yapılmaması gereken bir davranıştı.

Sen istersen o oyunu milyon kez kazan, şampiyon ol, gönüller de taht kur, 'Saygın ve Hoşgörün' yoksa baştan kaybettin arkadaşım. Mesleğin veyahut nasıl para kazandığın, beni asla ilgilendirmez.

Belki zamanla değişir, düzelir, görebilir artık her neyse... Ama şu an için bu böyle ve gidişata göre de değişmez gerçek olarak göze fena halde batmakta..

Saygı ve hoşgörü yoksa insanı insan yapan ana kolonlar da yok demektir. Kolonu olmayan insan da tıpkı kolonu olmayan bina gibi duramaz yerinde yıkılır gider, kaybolur. Kimler kaybolmadı ki kimlere çizik çekmedi ki bu halk. Televizyoncuların bunlara artık 'değer' gözüyle bakmaması umuduyla ...

Sanmıyorum ya!

Saygı ve Hoşgörürlü Günler...

Rıdvan YAĞIZ

rdoygz@gmail.com

 

 
Toplam blog
: 19
: 401
Kayıt tarihi
: 23.02.14
 
 

Yaşadıkça öğrenildiğine inanan öğrenecesi bir insandır. Kendini herhangi bir yere ait hissetmez a..